15 yaşındaki Zubeyr bin Avvam erken dönemde Müslüman oldu. Zübeyr İslam’a koşan Darul-Erkamdaki ilk yedi Müslümandan biriydi.
Dünyadayken cennetle müjdelenen 10 sahabiden de biriydi.
Zübeyr kavmi arasında şerefli biri olmasına rağmen Kureyş’in işkence ve eziyetinden nasibini aldı. Ona işkenceyi yapan da amcasıydı.
Zübeyr, Habeşistan’a birinci ve ikinci hicreti yaptıktan sonra Resullulah (sav)’le birlikte yaşamak için döner. Hiçbir savaştan geri kalmaz.
Zübeyr savaşlarda büyük başarılar göstermiş ama vücudunda kılıç darbesi olmayan yer kalmamıştı.
Yermük savaşında Zübeyr tek başına bir orduydu. Başında bulunduğu savaşta Müslüman askerlerin, dağları andıran Rum ordusu karşısında geri çekildiğini görünce “Allahu Ekber” diye bağırdı. Kılıcıyla vuruşarak, yürüyen dağları tek başına yarıp geçti. Sonra alev alev parlayan kılıcıyla, düşüp kalkmadan dehşet veren o safların arasından tekrar geriye döndü.
Efendimiz (sav)’ın verdiği görevleri hakkıyla yerine getiren Zübeyr bin Avvam “Huneyn” savaşında da büyük başarı gösterdi.
Resullulah onu çok seviyordu.
“Cemel Vakası”nda savaşa katılmama kararı alan Zübeyr bin Avvam’ı Amr bin Cermuz adındaki biri onu namaz kılarken haince öldürdü.