Neredeyse 130 yıl yayımlanmadan kalan Sir Arthur Conan Doyle’un ilk romanı, bu sonbaharda ilk kez basılacak.
İskoş yazar, The Narrative of John Smith adlı romanı 23 yaşındayken, yani ilk Sherlock Holmes hikâyesi A Studty in Scarlet’i yayımlamadan birkaç yıl önce yazdı.
Roman, gut hastalığı yüzünden odasına hapsolan, emekli bir binbaşıdan papaza, ziyaretçileriyle yaptığı konuşmalar aracılığıyla din, savaş ve edebiyat konularındaki düşüncelerini açıklayan 50 yaşındaki bir adamın hikâyesini anlatıyor.
Roman postada kaybolmuş
150 sayfalık kitabı kasım ayında yayımlayacak olan British Library Modern Edebiyat El Yazmaları’nın yöneticisi Rachel Foss, “Sherlock Holmes’ün yaratısıcından el yazmaları konusunda biraz olsun gizem bekleyebilirsiniz” dedi. “Doyle, kitabı 1883-1884 yılları arasında, kendini sağlıkçı ve yazar olarak kanıtlamaya çalıştığı zaman kaleme almış. Yayınevine gönderdiği kitap, postada kayboluyor, bu yüzden de aklında kalanları çalışıp tekrar yazmaya karar veriyor” diyen Foss, ellerindeki eserin aklından tekrar yazdığı roman olduğunu ve altı bölümde kesildiğini söyledi.
Kitabın konu ve karakter bağlamında zayıf olduğunu söyleyen Foss, romanın, gelecek olan Sherlock Holmes hikâyelerine bazı ipuçları sağladığını belirtti: “John Smith’in kâhyası Bayan Rundle örneğin, Sherlock Holmes’un evsahibesi ağzı kalabalık Bayan Hudson’ın bir prototipi olarak görülebilir.”
“Roman, gerçekten Conan Doyle’un bir yazar olarak gelişiminin ilk aşamalarına, çaylaklık dönemine dair büyüleyici bakışlar” sunuyor diyen Foss, eserin Doyle’un kısa öyküden romana yaptığı ilk geçişi de yansıttığını ifade etti: “Bu, onun hakkında öğreneceğimiz bazı şeyler olduğunun da göstergesi…”
İngiliz edebiyatı meraklılarını heyecanlandıracak
Kitabın bulunmasıyla ilgili konuşan Stephen Fry ise, “Conan Doyle’un bitmek tükenmek bilmeyen enerjisi, hevesi ve geniş kapsamlı düşüncelerini gözler önüne seren romanın, özgün, güçlü ve unutulmaz nesrinden bahsetmeye gerek duymuyorum, yayımlanması gerçekten memnuniyet verici” dedi.
Conan Doyle’un bilgi birikiminin ve merakının genişliğinin ve derinliğinin çoğu zaman gözardı edildiğini dile getiren Fry, “O, uyuşturucu kaçakçıları, Ku Klux Klan, mafya, Mormonlar, Amerikan çeteleri ve başkaca birçok konuda daha geniş çaplı okumalar yapılması gerektiğini söyleyen ilk popüler yazardı” dedi.
Stephene Fry, “Biri, sanıyorum Janeite Lord David Cecil’di, bir zamanlar Jane Austen, çamaşır listesi ya da sütçüye bıraktığı notlara hevesli her okuyucunun atlayacağı türden bir yazar demişti. Conan Doyle, tam bu kategoride değerlendirilemeyebilir, fakat Sherlock Holmes’un yaratıcısının yayımlanmayan bu kitabının keşfedilmesi, şüphesiz ki İngiliz edebiyatını seven herkesin kalbinde bir heyecan yaratacak” şeklinde konuştu.
TELEGRAPH