Fatma Tunç Yaşar’ın Adab-ı muaşeret: Osmanlı’dan Cumhuriyet’e medenileşme serüveni, Emel Özkan: Ar perdesi, Osman Bülent Manav’ın Lañgoz, Ravza Sude’ninDijital dünyada Adab-ı muaşeret karmaşası yazıları geçmişten günümüze özel hayatla kamusal hayatın nasıl değiştiğini anlatıyor.
Zehra Yaren, Ayşenur Kurtoğlu ile röportajında zarafet ve edep arasında örtüşme ve farka dair konuştu: Günümüz görgüsü, gözün sınırları ve saygı mesafesi
İslam’da her şeyin edep üzerine olduğunu; Savaş Ş. Barkçin: Edep Ya Hu, Münire Daniş: Adabıyla ibadet, Sema Babuşçu: Sema adabı ve Mevlevi ayinleri yazılarıyla anlatıyor.
Günlük hayattaki davranışları farklı yaş ve meslek gruplarından çok sayıda insanla konuştuk. Bu görüşleri sizler için derledik. Türk tipi akademisyen kabalığı, Türk tipi kabalık ve nezaket, kadınlar erkeklerin davranışlarını kaba buluyor, erkekler kadınların kıyafetlerinden rahatsız oluyor ve plazada tuvalet adabı.
Ali Ayçil, 15 Temmuz ve sonrası halkın nasıl şiddetten uzak, memlekete zarar vermeden yürüdüğünü kaleme alıyor: Şehrin kalbini kırmadan yürümek…
Mustafa Özel: Su, ateş ve kapitalizm
Ayşe Kaya: Hayatını sünnete adayan filozof: Babanzade Ahmet Naim
Abdullah Harmancı: Ritim Bozukluğu’nu yazıyor.
Aybala Hilal Yüksel: “İdeal kadın” ideolojisi
Ayşe Sevim: Babamla babaannem arasında gezinen rüya
Betül Şatır: Metin Karabulut: “Biz hep ayakuçlarımıza baktık”
Özgen felek: İlleri var bizim ile benzemez yazılarıyla adab-ı muaşeret konusuna farklı konu, zaman ve mekânlardan baktılar.
Ayrıca…
Taner Afşar: Kayseri’de bağ geleneği: bir varmış bir yokmuş
Ercan yılmaz: İncire yemin
Hüma Çağlar: Yeteneklerime aldanma, mahzunluk saklı bakışlarımda
Nihayet Dergisi Eylül sayısı ile bayilerde sizleri bekliyor.
Ayrıntılı bilgi ve iletişim için:
Tel: 02125443333/4251