Ahmet Dönmez’in haberi
Bakanlar Kurulu toplantısının ardından açıklama yapan Arınç, "CMK 250, 251 ve 252. maddelerini değiştiren, sınırlandıran, bunların faaliyet alanına giren bir düzenleme şu anda taslak olarak da tasarı olarak da mevcut değil." dedi.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, özel yetkili mahkemelerin yetkilerini düzenleyen Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) 250. maddenin değiştirileceğine yönelik tartışmalara son noktayı koydu. Dün 7 buçuk saat süren Bakanlar Kurulu toplantısının ardından açıklama yapan Bülent Arınç, 250. madde ile ilgili bir çalışmanın taslak olarak da tasarı olarak da şu anda mevcut bulunmadığını belirtti. Arınç, Bakanlar Kurulu’nda 4. yargı paketinin ele alındığını ve bu paketin içinde söz konusu düzenlemenin hiçbir şekilde yer almadığını aktardı. Gazetecilerin, "Peki bu paketin dışında özel yetkili mahkemelerle ilgili herhangi bir değişiklik düşünülüyor mu?” sorusuna da şöyle karşılık verdi: "Hiç konuşmadık. Zaten medyada, basında görüşlerini ifade edenler kendi kişisel düşüncelerini ifade ediyorlar. Birinci, ikinci üçüncü yargı paketlerinde, Bakanlar Kurulu’ndan tasarı olarak giderken bahsedilen konu, üç paketin içinde de yoktu. Ancak sanıyorum Adalet Komisyonu’ndaki bazı görüşmeler sırasında ve bazı siyasetçilerin dile getirdiği bir konu olarak üzerinde tartışılmaya başlandı. Bunun üzerine Sayın Başbakan’ımızın da bazı bakan arkadaşlarımızın da kişisel görüşlerini ifade ettiklerini biliyoruz. Ama 250, 251 ve 252. maddelerle ilgili olarak bunları değiştiren, bunları sınırlandıran, bunların faaliyet alanlarına giren bir düzenleme şu anda taslak olarak da, tasarı olarak da mevcut değil.”
Kabine üyeleri arasında, özel yetkili mahkemelerle ilgili düzenleme konusunda farklı görüşlerin öne çıktığı öğrenildi. Aynı şekilde AK Parti içerisinde de değişikliğe karşı çıkan isimlerin bulunduğu biliniyor. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, daha önce söz konusu değişiklikle ilgili, ‘Devam eden davaları kesinlikle etkilemeyecek bir formül’ için talimat verdiği ancak bunun üzerinde henüz net bir mutabakat sağlanamadığı bilgisine ulaşıldı. Hukuken böyle bir düzenlemenin çok zor olduğu, bununla ilgili farklı alternatifler üzerinde de durulduğu ifade ediliyor.
Merak edilen bir diğer düzenleme de 3. yargı paketinde, gizlice kaydedilmiş ses kayıtlarının yayınlanmasına 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası öngören çalışmaydı. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın "Benim bilgim yok." dediği konu, dün Bülent Arınç’a da soruldu. Başbakan Yardımcısı, şunları söyledi: "Bugün görüşülmedi ama konuyu ben yakından biliyorum. Burada iki farklı düzenleme vardır. Bir; kişilik haklarının ihlali, gizliliğin ihlali konusunda Ceza Kanunu maddelerinin cezalarının artırılması. Yine adli görevi etkilemeye teşebbüs ve soruşturmanın gizliliğinin ihlali gibi suçlarda da cezaların indirime tabi tutulması. Seçim ilan edildiği için mart ayından sonra onu Meclis’te görüşmek mümkün olmamıştı. Şimdi, 3. yargı paketinde bazı suçların cezalarını indiren ve suçun unsurlarını daha da netleştiren bir madde var. Bazı maddelerde de özel hayatın gizliliğini ihlal etme konusundaki maddelerde cezayı ağırlaştırma var. Bu yeni bir olay değil. Bu, ‘basına sansür’ olarak nasıl algılanır onu da bilmiyorum. Çünkü herkesin özel hayatı çok önemlidir, kutsaldır ve bütün kanunlarda da özel hayatın gizliliğinin korunması amaçlanmıştır ama henüz bildiğiniz gibi Genel Kurul’da görüşülüp yasalaşmadı. Sadece komisyondan geçtiğini veya geçmek üzere olduğunu biliyorum çünkü çok maddeli bir kanun tasarısıydı."
İKİNCİ AÇILIM PAKETİ SÖZ KONUSU DEĞİL
Bülent Arınç, son dönemde yeni bir demokratik açılım sürecinin başlatılacağı yönündeki beklentileri de değerlendirdi. Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’ın "Anadille ilgili çalışmalarımızı Başbakan açıklayacak. Kuzey Irak’ta silahların teslimi için görüşmeler yapılıyor." sözleri, ‘yeni açılım paketi’ olarak değerlendirilmişti. Bir soru üzerine böyle bir paketin gündemde olmadığını kaydeden Arınç, "İkinci açılım diye bir paket söz konusu değil. Bu bir süreçtir. Süreç hiç kesintiye uğramadan devam ediyor. Bugünkü Bakanlar Kurulu gündeminde ‘ikinci açılım paketi’ diye hiçbir şey söz konusu olmadı ve buna yönelik bir görüş alınmadı." şeklinde konuştu.
Dünkü toplantıda ayrıca, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, şehit, gazi ve terör mağdurlarına ilişkin yasanın değiştirilmesine yönelik bir sunum yaptı. Çalışma, şehit aileleri, gaziler ve terör mağdurlarının maddi ve sosyal haklarında iyileştirme öngörüyor. Hükümet Sözcüsü Arınç, 1 Temmuz’a kadar yasalaşmasını öngördükleri düzenleme ile şehit yakınlarına kira yardımı ve faizsiz konut kredisi verilmesinin hedeflendiğini belirtti.
Zaman