Karar Gazetesi yazarı Etyen Mahçupyan, bugünkü “Gülen’in dış güce hiç ihtiyacı olmadı” başlıklı yazısında Gülen Cemaati’nin Türkiye’de nasıl örgütlendiğini ele alırken, dışarıya değil de kendimize bakmamız gerektiğini söyledi.
İşte Etyen Mahçupyan’ın yazısından bir bölüm:
Gülen cemaatinin zaman içinde ‘Gülen örgütüne’ dönüşüp her türlü aracı kullanarak devlet kurumlarını içerden fethetme girişiminde ulaştığı başarı birçoğumuzun idrakini zorluyor. Üzerlerine gelen tehdidi anladıkları noktada ‘Gülen terör örgütüne’ geçiş yapmaları ise genelde bir dış güce bağlanıyor. Bu açıklama biçimi aslında utancımızı gizlemek için ürettiğimiz psikolojik bir korunma. Bu tür eylemlerde doğrudan veya dolaylı dış güçler tabii ki olabilir. Ama konu Gülen örgütü olduğunda, darbe girişimi için bir dış gücün varlığı ne gerekli ne de yeterli… Muhtemelen daha gerçekçi tahmin Gülencilerin bunu kendilerinin tasarladığı ve dış ülkelerdeki belirli politik gruplara ‘satmak’ üzere ilk temasları da yapmış olduğudur.
Olayı anlamak için dışarıya değil içeriye, kendimize bakmamız lazım. Düşünün ki bu örgütlenme hiçbir dış destek almadan ama herkesi uygun konjonktürde ve uygun söylemle kullanmayı becerebilmiş, asker, polis, istihbarat, eğitim, sağlık ve ileri teknoloji alanında kendi gücüyle neredeyse bütün kritik kurumlara hakim duruma gelmişti. Bu olağanüstü başarının gerisinde çok önemli bir zihniyet, sosyoloji ve psikoloji yatıyor… Katı hücresel hiyerarşiye biat duygusuyla bağlanılması, bütün hayatını belirleyip düzenleyen ve çıkışı neredeyse olanaksız kılan bir cemaatsel ağla kuşatılmış olunması ve başarıya olan gerçeküstü inanç… Her üç noktayı besleyen ve birleştiren ise muhakkak ki Gülen’in mehdi olduğu ve ilahi ‘seçilmişliği’ konusunda hiçbir kuşkunun duyulmaması.
***
Böyle bir anlam dünyasında yaşıyorsanız her girişiminizin başarılı olmasını beklersiniz. Çünkü ‘seçilmiş’ kişinin en doğru zamanda ve en doğru biçimde hayata geçirdiği bir eylemin içindesinizdir… İlahi güçlerin sizin yanınızda olduğunu ‘bilirsiniz’. Gülen cemaatinin zihinsel yapısını bilmeyen birçokları darbe ile ilgili rasyonel analizler yaparken risklere işaret ederek, Gülencilerin nasıl olup da böyle bir girişimde bulunduğunu sorgulad