İşçiydi, Önce ”Mucit” Ardından ”Patron” Oldu

Dünya Ekonomisi
Kocaeli’de işçi olarak çalıştığı tesiste bir mühendisin kimyasal maddeye maruz kalarak ölmesinden etkilenen ilkokul mezunu Mevlüt Saraç, yanmayan ve kimyasal maddelerden koruyan kumaş üretince i...
EMOJİLE

Kocaeli’de işçi olarak çalıştığı tesiste bir mühendisin kimyasal maddeye maruz kalarak ölmesinden etkilenen ilkokul mezunu Mevlüt Saraç, yanmayan ve kimyasal maddelerden koruyan kumaş üretince işinden ayrılarak kurduğu atölyede hem 50 kişiyi istihdam etti, hem de ürünlerini 6 ülkeye satmaya başladı.

Saraç Yağmurluk Firmasının sahibi Saraç, AA muhabirine, 1975 yılında Körfez’deki bir petro-kimya firmasında işçi olarak çalışmaya başladığını ve 12 yıl boyunca buradaki işine devam ettiğini söyledi.
 
İşçi olarak çalıştığı dönemde üzerinde koruyucu elbise olmasına rağmen bir mühendis arkadaşının kimyasal maddelerden etkilenerek yaşamını yitirdiğini dile getiren Saraç, olayın kendisini çok olumsuz etkilediğini kaydetti.
 
Kazanın ardından ”kimyasallardan koruyabilecek daha nitelikli giysiler yapılamaz mı?” diye düşünmeye başladığını anlatan Saraç, ”Daha sonra koruyucu elbiselerin yapısıyla ilgili araştırmalar yapmaya başladım. Laboratuvarlarda kimyasal reaktörlerin yapısını inceleyerek bir çok bilgi öğrendim. Çalışma saatleri dışında firmanın laboratuvarlarına giderek çalışmalar hakkında uzmanlardan bilgiler aldım” diye konuştu.
 
O dönem firmada işçilerin kimyasallardan korunması amacıyla giydiği koruyucu elbiselerin Amerika’dan ithal edildiğine dikkati çeken Saraç, yaptığı çalışmalar sonucu bu kıyafetlerin çalışanları pek fazla koruyamadığını gördüğünü bildirdi.
 
”Bu kıyafetler bizim de ölmemize neden olacağını anladığım için koruyucu kumaşı üretmeye karar verdim” diyen Saraç, şöyle devam etti:
 
”Kendi emsallerimden kaç tane laboratuvarcı varsa onlarla samimiyetimden dolayı orada araştırma geliştirme yapıyordum. Bunu yapmam suçtu ve bu sebeple bir çok da ihtar aldım. Aldığım maaşı bu çalışmalarda harcadığım için eşimle sorun yaşadık, ayrılma noktasına geldik. Ben laboratuvarlarda araştırma geliştirme yaparak elde ettiğim bilgiler doğrultusunda kimyasallara ve basınca dayanıklı kumaşı kendi evimde kurduğum atölyede yüzde 100 yerli olarak imal ettim. Daha sonra bu kumaşları kıyafet olarak diktim ve illegal olarak kıyafeti bağlı bulunduğum birimde kullanmaya başladım. ABD’den gelen kıyafetler 3 ayda ıskartaya çıkarken, ben yaptığım kıyafeti 12 ay kullandım ve başarılı olduğunu gördüm. Kendi evimin bir bölümünde üretime başladım. Bu arada aldığım siparişler sayesinde işlerimi büyüttüm ve şu anda yaklaşık bin metrekare kapalı alanda üretim yapıyorum. Daha sonra ürettiğim ürünler için ISO 9001-2000, şimdi ise ISO 9001-2008 belgelerini aldım. Aynı zamanda Türk Patent Enstitüsü’nden patentimi aldım.”
 
50 kişiye iş veriyor

1987 yılında çalıştığı firmadan ayrılarak küçük bir atölye kurup seri üretime başladığını vurgulayan Saraç, zamanla ürünlerine talebin artması nedeniyle iş yerini büyüttüğünü ve çalışan sayısını arttırdığını söyledi.
 
”Şu anda imalathanemde 50 kişiyi istihdam ediyorum” diyen Saraç, daha sonra ürünlerini ihracatçı firmalar aracılığıyla Yunanistan, Gürcistan, Irak, İran, Almanya ve Gürcistan’a ihraç etmeye başladığını anlattı.
 
Dünyada birçok ülkeye şu anda numune gönderdiklerini kaydeden Saraç, ”Bir zamanlar işçi olarak çalıştığım kimyasal madde üretimi yapan firmaya ürün satıyorum. Ayrıca birçok büyük tesis benden kimyasal maddelere karşı koruyan giysileri alıyor” diye konuştu.
 
İş dünyasına patron olarak girdikten sonra kendisini geliştirmeye de çalıştığını anlatan Saraç, ”40 yaşından sonra araba kullanmayı, 50 yaşından sonra da kendimi tanıtacak kadar İngilizce konuşmayı öğrendim. Katıldığım fuarlarda önemli tecrübeler edindim. Bu tecrübeler sayesinde ufkumun açıldığını hissediyorum. Girişimciliğim sayesinde gitmeyi hayal edemediğim ülkelere gittim. İş tecrübelerim oldu” şeklinde konuştu.
 
Önce reddedildi, sonra davet edildi

Devletin şu anda girişimcilere çok ciddi destekler sağladığına dikkati çeken Saraç, sözlerini şöyle sürdürdü:
 
”Benim dönemimde devlet şimdiki gibi destekler verseydi ben şimdi uzaya mekik çıkarırdım. Parası önemli değil verdiği destek çok önemli. Bugün başarılı olan herkese destek veriyorlar. Ben çalıştığım firmadan istifa ettiğim zaman teknik konfeksiyon sanayisi üzerine işletme açacağım, dedim. Kocaeli Sanayi Odası’na gittiğim zaman buraya üye olamayacağımı söylediler ve beni Kocaeli Ticaret Odası’na gönderdiler. Daha sonra işletmemde ilerledikten sonra Kocaeli Sanayi Odası bana mektup göndererek beni zorunlu üye yaptı. Şimdilerde ise Kocaeli Sanayi Odası’nı temsilen yurtdışı gezilerine gidiyoruz. Ülkemizde bu tür gelişmelerin olması bizi sevindiriyor.”
 
Genç nesillerin devletin verdiği desteklerle ticaret yapmaları gerektiğini dile getiren Saraç, sözlerini şöyle tamamladı:
 
”Çalıştığım firmada laboratuvarda yaptığım incelemeler nedeniyle ihtarlar aldım, günlüğüm kesildi ancak yılmadım önce icadımı yaptım ardından işimin patronu oldum. Gençler de ticaret yapmaktan zevk almaya başladıkları zaman kendilerini bu davranıştan alıkoyamayacaklardır. Ben eskiden babamın köyüne gidemiyordum, şu anda bir bakıyorum ABD’den davetiye gelmiş, Çin’den davetiye gelmiş… Bunların hepsi yaptığım ticaret ve girişimcilik ruhum sayesinde oldu. Girişimciliğim sayesinde bir çok insana ekmek kapısı olan bir işletmem var. Gençlere de girişimci olmalarını tavsiye ediyorum.”

Zaman

  • Universitas terbaik Tapanuli
  • tutorial dan tips zeverix.com
  • https://insidesumatera.com/
  • https://prediksi-gopay178.com/
  • https://margasari.desa.id/
  • https://sendangkulon.desa.id/