"Tiyatro Kedi", 5 Haziran’da Caddebostan Kültür Merkezi’nde, 6 Haziran’da da Dormen Tiyatrosu’nda "Figaro’nun Düğünü" adlı oyunu sahneleyecek.
Beaumarchais tarafından yazılan ve ilk kez 1784 yılında Paris’teki Odeon Tiyatrosu’nda perdesini açan "Figaro’nun Düğünü" adlı oyunu, Hakan Altıner sahneye koydu. Oyunda, "Tiyatro Kedi"ye konuk olan "Tiyatro Kare"nin sahibi Nedim Saban "Kont" rolünü üstlenirken Füsun Önal 12 yıl sonra "Kontes" rolüyle tiyatro sahnesine döndü.
"Figaro"yu Atılgan Gümüş’ün, "Suzanne"yi Yeşim Alıç’ın, "Cherubin"i Ergün Demir’in, "Fanchette"yi Eda Gülten’in, "Basilio"yu Erez Ergin Köse’nin, "Marceline"yi Sanem İşler’in canlandırdığı komedide, Tarık Papuccuoğlu ve Mehmet Ulay da doktor ve hakimi oynuyor.
Dekor ve kostüm tasarımını Türkan Kafadar’ın, yapımcılığını ise İpek Kadılar Altıner üstlendiği oyunun konusu ise şöyle:
"Nüfuzlu, aristokrat kont Almaviva’nın şatosunda uşak Figaro ile hizmetçi Suzanne evlenme hazırlıkları içerisindedir. Kont Almaviva eski bir hak olan ‘Beylik Hakkı’nı kullanarak Figaro’dan önce Suzanne’la beraber olmak niyetindedir ama bu niyetini saklar. Hatta bu haktan vazgeçtiğini ilan eder, ama Suzanne ile birlikte olabilmek için de türlü dolaplar çevirmekten geri kalmaz.
Durumu fark eden ve kontun sınıfsal üstünlüğünden çekinmeyen Figaro, Kontes, Suzanne ve Cherubin ile işbirliği yaparak kontu niyetinden vazgeçirmek için kolları sıvar. Hem kontun ilgisini karısına çekebilmek hem de Suzanne’dan vazgeçmesini sağlamak için bir dizi entrika da onlar hazırlar. Ancak kontun da arkası boş değildir. Doktor ve hakimin yanı sıra Marceline de Figaro’ya karşı birleşmiştir.
Aşk, ihanet, şüphe ve kavuşmalarla sırlar, palavralar ve güç oyunları ile çılgın bir komediye dönüşen bu savaş sırasında Figaro ve Suzanne mutlu sona ulaşmak her yolu deneyecektir."
Oyun ilk kez 5 Haziran Cuma günü Caddebostan Kültür Merkezi’nde sahnelenecek. Oyun 6 Haziran Cumartesi ise Dormen Tiyatrosu’nda izlenebilecek.
"Figaro’nun Düğünü", 200 yılı aşkın bir süredir onlarca ülkede, milyonlarca seyirciye ulaştı. Çok gürültü koparan oyun, yazıldığı dönemde pek çok kez yasaklandı.
Napolyon’un, "Eserin içinde Fransız Devrimi’nin toplarını duymak mümkün" dediği oyunda aristokrasi eleştirisi, mizahın içerisinde oldukça net bir şekilde görünüyor.