Her konu dinin konusudur

Kitap
Abdullah Güner’in röportajı İstanbul Müftülüğü’nün, din görevlilerine ve halka faydalı olmak amacıyla 2006 yılında yayın hayatına başlayan ‘Din ve Hayat’ dergisi yarı akademik ...
EMOJİLE

Abdullah Güner’in röportajı

İstanbul Müftülüğü’nün, din görevlilerine ve halka faydalı olmak amacıyla 2006 yılında yayın hayatına başlayan ‘Din ve Hayat’ dergisi yarı akademik içeriğiyle ve hemen her kesimden insanın faydalanabileceği çeşitlilikte yazılarıyla dikkat çekiyor. 17. sayısına ulaşan derginin yayın kurulunda ise imam, müezzin, vaize ve Kur’an kursu öğreticileri bulunuyor.

İstanbul Müftü Yardımcısı, Din ve Hayat Dergisi Yayın Koordinatörü Kadriye Avcı Erdemli’yle “Din ve Hayat Dergisi” hakkında konuştuk.

"HAYATTA OLAN HER ŞEY DİNİ İLGİLENDİRİYOR"

5 yıldır ‘Din ve Hayat’ın iç içe olduğu bir dergi çıkartıyorsunuz. Derginizde ciddi konular ve makaleler yayınlanıyor. Dergiyle ilgili çalışmalarınızdan bahseder misiniz? Din ve Hayat dergisini nasıl yayına hazırlıyorsunuz?

Aslında sizin de belirttiğiniz gibi din, hayatın her alanında var. Din, hayattır aslında! Onun için dergimizin ismi “Din ve Hayat” olsun dedik. Dolayısıyla hayatta olan her şey dini ilgilendiriyor. Yani hayatta var olan her şey doğrudan veya dolaylı dinin içindedir veya din o hayatın içindedir. İkisi birbirine girmiş vaziyettedir. Bunu ayırmak da zordur. Konularımızı güncel konulardan seçiyoruz. Önceliği hangisine verelim diye düşündüğümüzde gündeme yönelik konular mevzubahis oluyor. Mesela son sayımız spor sayısı. Ona öncelik verdik; çünkü İstanbul bu yıl spor başkenti. Bu tür şeyleri düşünerek öncelik gösteriyoruz.

OKUYUCULARIN AŞKLA OKUYACAKLARI KONULAR OLSUN İSTİYORUZ

Din ve Hayat dergisi yarı akademik bir dergi. Ve özellikle imam, müezzin, vaize, Kur’an kursu öğreticilerine hitap eden bir dergi gibi algılansa da tam olarak öyle bir dergiyi de çağrıştırmıyor. Hemen her kesimden insanın da faydalanabileceği çeşitlilikte yayın yapıyorsunuz. Burada dergiyi oluştururken neyi merkeze alıyor, önemsiyorsunuz?

Siz de takdir edersiniz ki biz bir dini kurumuz. Ve bizim çalıştığımız arkadaşlarımızın hepsi de hoca. Ben müftü yardımcısıyım, genel yayın yönetmenimiz müftü, editörümüz vaiz, yayın kurulumuz vaiz, imam, Kur’an kursu hocası, müezzin. Tamamen hocalardan oluşuyor.

İstanbul çok zengin bir metropol. Gerçekten külfeti kadar imkanları da olan bir şehir. Dolayısıyla İstanbul’da kendisini yetiştirmiş çok yönlü din görevlileri mevcut. Aslında İstanbul’un bu dini zenginliğini bizler dergi sayesinde halkımıza ulaştırmak istedik. Aynı zamanda bu kültürel zenginliği de din görevlilerimizle buluşturmak istedik. Bu konuda bir elçi ve aracı olmak istedik. Bu dergiyi biz çıkarıyoruz ama yazarlarımızın hepsi de din görevlilerinden oluşmuyor. Bu manada hayatın içinden olan herkesten yazı alabiliyoruz. Konumuz sanatsa, sanatçılarla söyleşi yapıyoruz ve onlardan yazı kabul edebiliyoruz. Burada da yazılar bazen akademik oluyor, bazen de güncel oluyor. Her seviyede okuyucuyla buluşacak yazılar olabiliyor. Yazıların illa da akademik olması şartını aramıyoruz. Biz okuyucuların aşkla okuyacakları konular olsun istiyoruz. Bazen de insanların kafasındaki sorulara cevap olsun diyoruz. Çünkü soru işareti olan konular oluyor. İnsanlar onun cevabını bu dergide bulsun istiyoruz. Seçtiğimiz konuyla ilgili o konuda ne kadar görüş varsa yer veriyoruz. Bu da bizi zengin kılıyor.

"DERGİCİLİKTE DİNİ ANLATMANIN BİR ŞEKLİDİR"

Din ve Hayat dergisi toplumdan kendini soyutlamadan onun ihtiyaçlarına cevap veren meseleleri de ele almaya çalışıyor. Dini anlatmak; sadece namaz kıldırmak, vaaz etmek, fetva vermek şeklinde olmuyor… Bu bağlamda insanların yaşamında dinin hayat bulmasına katkı sağlamak için, okuyarak, yazarak, düşünerek nasıl bir yol açtığınızı düşünüyorsunuz?

Dini anlatmak sadece vaaz etmek ve hutbeden müteşekkil değil. Bunlar dini anlatmanın bir şeklidir. Ama bazen bir yazı veya iki mısralık bir şiir öyle etkili olur ki, benim bir saat dil dökmem yerine o iki mısralık şiir her şeyi karşılar. Bu daha da etkili olabilir. İlahiler (Tasavvuf Musikisi) bana göre öyledir. Bizim saatlerce vermek istediğimiz aşk -Allah aşkı- bazen küçük bir ilahi, bir dörtlükle çok daha ziyadesiyle verebilir. Biliyoruz ki bu hayatta olan her şey Allah’tandır. Yeryüzünde ne varsa Allah’tandır. Ve hepsi bize Allah’ı çağrıştırır. Dolayısıyla onları dinin içinde ifade etmek veya din için değerlendirmek Allah’a yönlendirmeye bir vesiledir. İnsanlara Allah’ı hatırlatmaya çalışmak da bizim görevlerimiz arasındadır. Dergi belki böyle bir vesiledir.

Dergiyle biz, vaaz ve hutbeyle ulaşamadığımız bazı insanlara ulaştığımızı düşünüyoruz. Mesela ‘spor’ sayımızla sporseverlere ulaşıyoruz. Ve bu arada sporseverlerin hayatına din girmiş oluyor bir şekilde. Yine biz ‘aile’ sayısı çıkardık. Bütün aileye ulaşmış olduk. Aile kavramını savunan ve inanan herkesin hayatına bir şekilde dini ulaştırmış olduk. ‘Sanat’ sayısı çıkardık, sanatseverlerin hayatına bir şekilde dini ulaştırmış olduğumuzu düşünüyorum. Yine, ‘şiddet’ sayısı çıkardık ve dinin şiddete nasıl baktığını, nasıl karşı olduğunu anlattık. Şiddetle dinin asla yan yana olamayacağını, şiddete karşı olanların yanında olduğumuzu böylece bir dergiyle ilettik. Belki bunu bir hutbede de söyleyebilirdik ama vaaz dinlemeye gelmeyen, camiye bile hiç gitmeyen insanlar var. Ve o vaazda belki bir cümle olarak geçen konu, dergide bir makaleye dönüşüyor.

Biz burada o camiye gitmeyen kişinin din hakkında bazı olumsuz düşüncelere sahip olduğunu da görüyoruz. Onun için bu dergi ulaşılabilir bir kaynak vazifesi de görüyor. Mesela dünyevileşme sayısında “dünya bu kadar kötüyse Allah bizi niye yarattı?” sorusunun peşinde, bunları da ele alan yazılar yazıyoruz. Bunları her kesimden okuyucuya ulaştırıyoruz. İş adamlarına, üniversitelere, kütüphanelere, basına ve ilgisi olduğunu düşündüğümüz herkese ulaştırıyoruz. Ve onların hayatına biz bu şekilde dergiyle ulaşmaya çalışıyoruz. Yani bizim okurlarımız sadece din görevlilerimiz değil. Din görevlilerimizin hayatına sanatı dahil ediyoruz bu dergiyle. Belki bizler normalde bunun bir boyutunu anlatıyoruz ama dergide bunu her boyutuyla ele almaya çalışıyoruz. Bu yazıyı dergi sayesinde de herkese ulaştırıyoruz. Bu benim din hizmeti anlayışımın bir gereği. Bizim anlayışımızda sadece dini anlatmak vaaz, hutbe değildir. Onlar dini anlatmaktır ama dergicilikte o yollardan birisidir. Sanatta böyledir.

Sporla ilgili sayımızda göreceksiniz, ata sporumuzun temelinde ahilik vardır. Yani kardeşlik, dostluk ve o kadar güzel İslami şeyler var ki… Dünya sporunda da bunu görüyorsunuz zaten. Dünya sporu da dinden müstağni değil. Bunu herkese ulaştırmaya çalışıyoruz. Böylece hizmet ettiğimizi düşünüyoruz.

"HER YERDE OLABİLECEK BİR DERGİ"

Derginiz dört ayda bir yayınlanıyor ve ücretsiz olarak dağıtılıyor. Müftülüklerde ve büyük kütüphanelerde bulunabiliyor sadece. Bunun dışında derginize nereden ulaşabiliriz, nereden bulabiliriz?

Müftülükte ve büyük kütüphanelerde oluyor, üniversitelere, belediyelerin kütüphanelerine ulaştırıyoruz, Valilik vs. ile basına ulaştırıyoruz. Müftülüklerdeki her personele gönderiyoruz. Ayrıca o ilçede vermek istedikleri nereler varsa, diyelim ki A ilçesinde kültür merkezleri, belediyeler, kaymakamlık, okullar, milli eğitim gibi yerlere gönderiyoruz. Biz resmi bir kurum olduğumuz için bu dergi her yerde olabilecek bir dergi. Onun haricinde her ilçeye bu şekilde gönderiyoruz.

Din ve Hayat dergisi kaç bin adet basılıyor?

Talebe göre değişiyor bu. Bazı sayılarımızı çok basıyoruz, bazılarını daha az basıyoruz ama 15 bin gibi diyebiliriz. Ve hepsini dağıtıyoruz. Tek dezavantajı bu oluyor, düzenli kişileri abone edemiyoruz.

Dışarıdan birileri istediği zaman bu dergiyi, onlara göndermekte sorun mu yaşıyorsunuz?

Gönderiyoruz ama bu sayı çok fazla olunca bazen ne olur diye düşünmüyor değiliz doğrusu. Eğer istenmiyorsa da, şu anda haberleri olmadığı içindir diye düşünüyorum. Çünkü dergimizden haberi olan herkes düzenli istiyor ve ona gönderiyoruz. Sonraki süreç içerisinde belki yine göndeririz ama desteğe ihtiyacımız olabilir.

Dergiye ulaşmak isteyenler…

Müftülükten temin edebilirler, bizden temin edebilirler.

Yarın: "Din Hizmetine Kadın Eli Değsin!"

On5yirmi5.com