İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür Müdürlüğü ile Türkiye Yazarlar Birliği İstanbul Şubesi’nin işbirliği ile gerçekleştirilen 5. “Edebiyat Mevsimi” programında konuşan Prof. Dr. Ümit Meriç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın çok ciddi bir Cemil Meriç okuru olduğunu belirterek şöyle konuştu:
“Az evvel Erbakan’ın, milletvekili adayı olarak benim adımın verildiğini, beni tanımadığını, ‘Cemil Meriç’in kızı’ denince Cemil Meriç’i de tanımadığını ben de yeni öğrenmiş bulunuyorum; ama Erbakan’ın tanımadığı Cemil Meriç’i, bugünkü Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan, çok sever, çok sayar ve çok iyi bilir. Bu siyasî konuşmayı yaparken, Cemil Meriç’in geniş kitlelere mal olmasında Tayyip Beyin hissesinin de çok fazla olduğunu ifade ederek sözüme devam etmek istiyorum. Çünkü Belediye Başkanlığı döneminde Cemil Meriç’le ilgili en geniş kapsamlı çalışmayı Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi’nde 2 gün devam eden Cemil Meriç Günleri’ni düzenleyerek Tayyip Bey gerçekleştirmiştir.”
(Necmeddin Erbakan’ın Cemil Meriç’i tanımadığı iddiasını, Prof. Dr. Ümit Meriç’in konuşma yaptığı oturumdan bir önceki oturumda konuşan Memduh Cumhur, Cemil Meriç’e dair hatıralarını anlatırken dile getirmişti. Gazeteci Ekrem Kızıltaş ise Ümit Meriç’in konuşmasından sonra “Erbakan Hoca tanır mıydı tanımaz mıydı bilmem; ama şunu biliyorum: Talebeleri ve en azından Erbakan Hocanın o dönemde yanında ve yöresinde olanların tamamı, Cemil Meriç kitaplarını koltuklarının altından eksik etmeyen insanlardı” dedi.)
Cemil Meriç’in eserlerinin Arapça’ya çevrilerek onun bütün İslâm dünyasına taşınması gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Ümit Meriç, şunları söyledi:
“Türkiye’nin geleceği üzerinde düşünürken, mutlaka Türkiye’nin genç kadrolarının, etrafında birleştiği isimler üzerinde durmak lâzım gelecektir. Cemil Meriç de onlardan biri, belki de birincisidir. Tekrar ediyorum; Cemil Meriç henüz tüketilmemiştir ama Cemil Meriç’in Türkiye için tüketilmemiş oluşunun bence İslâm dünyası ile de bir bağını kurmak lâzım. Cemil Meriç’i sadece Türkiyeli bir aydın olarak bırakmamak lâzım. Cemil Meriç’i İslâm dünyasına taşımak gerekiyor. Bundan 20 sene sonra, 40 sene sonra, 50 sene sonra eğer Türkiye, hâlâ maddî ve manevî kalkınmasını sürdüren bir lider ülke olacak ise, hâlâ kendi bölgesinde nüfuz sahibi bir lider konumunda olacak ise, bu konuda Cemil Meriç ve Erol Güngör gibi düşünürlerin mutlaka İslâm dünyasına, Arapça’ya kazandırılması sonucunda gerçekleşeceğine inanıyorum.”