Kemal Öztürk’ün Yenişafak gazetesindeki yazısı…
7 ülke, (bu arada Maldivler’e ne oluyorsa, o da var içlerinde) havadan, karadan, denizden ablukaya aldılar Katar’ı. Düşünsenize ülkeye giden hiçbir kara yolu kalmadı. Çam fıstığı gibi körfezin ortasında dik duran Katar yarımadası, ne yapacağını şaşırmış durumda. İran ekmek, domates göndereceğim denizden demiş.
KATAR’DA REJİM YA DA HARİTA MI DEĞİŞECEK?
İki gündür diyalog çağrıları yapıyor Katar: ‘Ya, beni yanlış anladınız, bir durun ben diyaloğa hazırım’ diyor ama komşuları ve on bin km ötedeki Maldivler, bir türlü yumuşama emaresi göstermiyor.
Bu yüzden diyorum, buna ‘çökertme hareketi’ denir. Katar vatandaşları ülkeyi terk etsin diyorlar, banka işlemlerini durdurdular, bir bardak su bile gidemez karadan. Sorun çözmek isteyen böyle davranmaz.
Bu denli sert, bu denli ani ve 7 ülkenin katıldığı bir operasyon, öyle Katar’dan Hamas’ın birkaç elamanını çıkartmak için yapılmaz. Dağılmış İhvan hareketinin üç beş sürgündeki lideri için de olmaz.
Resmen ülkede ya rejim ya da haritayı değiştirme hareketidir bu.
Peki neden?
KLASİK GERÇEKÇELER DOĞRU MU?
Herkesin söylediği iki, üç neden var.
1. Katar İhvan liderlerini barındırıyordu. Tüm çağrılara rağmen bu örgütün sürgündeki liderlerini korumaya ve desteklemeye devam etti. Buna da Mısır ve Suud çok kızdı.
2. Yine Katar, Hamas’ın sürgündeki liderlerini barındırıyordu. Gazze’ye de destek veriyordu. İsrail’in çok kızması gerekirken, nedense Mısır ve Suud bunu da sorun yaptı. Katar yine dinlemedi.
3. Trump’la birlikte İran’ı yeniden düşman ülke ilan eden ABD, İran’a karşı topyekûn bir kuşatma çağrısı yaptı Araplara. Hatta yüzüklerin efendisindeki büyülü topa bezer, ışık saçan bir küreye el basıp, yemin bile ettiler. Suud ve Mısır, Katar’a sen de bu küreye el bas dedi ama Katar bunu da reddetti. Bu sefer de ABD çok kızdı herhalde.
Bu mu yani çökertme hareketinin nedeni?
Dün akşam gündemi çok iyi takip eden kadim dostum Fehmi Kılıçkaya şöyle dedi: Tüm bu gerekçeler beni ikna etmiyor. Bu operasyonun nedenleri bunlar olamaz sadece. Daha büyük bir şey olması lazım ama nedir bilemiyorum.
Balkonda çayımızı yudumlarken, bu tespit benim de kafamdaki soru işaretlerini arttırdı.
KÜÇÜK İNGİLTERE OLMANIN FATURASI AĞIR OLDU
Katar’a çok defa gittim. Sonuncusu Suriye’deki meşhur işkence fotoğraflarını teslim almak içindi. Orada tüm operasyonu İngilizlerin yönettiğini gördüğümde şaşırmadım. Katar 1850-1971 yılları arasında İngiliz himayesinde yaşamıştı.
Ancak o zaman şu soruyu sordum: Neden dünyadaki tüm örgütlerin, karanlık organizasyonların muhakkak Katar ile bir kontağı var? Hizbullah, İhvan, IŞİD, El Kaide, El Şebap, Haşdi Şabi gibi örgütlerle muhakkak dirsek teması kurmuştur Katar. Ben bunu hep çok cesur buldum ama çok da kafamda oturtamadım. Bu kadar küçük bir devlet, bu cesareti nereden alıyor?
Dikkat edin bu saydığım örgütlerin tümünün İngilizlerle de dirsek teması vardır. Katar küçük bir İngiltere gibi hareket eder zaten. Derinden, sorun çözücü, herkesle konuşabilen, hızlı ve operasyonel. Bu yüzden tüm örgütlerle bir şekilde diyalog halinde. İngiltere, dolaylı olarak da ABD bu özelliğini destekliyor ve kullanıyordu Katar’ın. Cesaret buradan yani.
Ancak bu sefer bu özelliği başına bela oldu. Terör örgütlerini destekliyor diye çöktüler tepesine küçücük ülkenin. Aynı örgütlerin Londra’da ofisleri var ama İngilizlere ses çıkaran olamaz.
İngilizler, neden böyle İsviçre çakısı gibi bir ülkeyi kaybetmeyi göze aldı? Birleşik Arap Emirlikleri bu rolü daha büyük iştahla ve koşulsuz itaatle yapmaya aday olduğu için olabilir mi?
Zira Katar boyuna posuna bakmadan kendi inisiyatifliyle işler yapmaya kalkıyor artık. Mesela 15 Temmuz darbesinde diğer tüm ülkelerin tersine, Erdoğan’a destek verdi.
BAŞKA ZAMAN NEDEN BİR ARAYA GELMEDİLER?
Düşünsenize. Gazze’de abluka oldu. Kudüs her gün parça parça İsrail tarafından işgal ediliyor. Mısır’da darbe oldu. Suriye’de 700 bin insan öldü. 7 milyon Müslüman mülteci sokaklara düştü. Afrika’da Müslüman ülkelerde açlıktan çocuklar ölüyor. İran 5 başkenti olan bir Pers imparatorluğuna dönüştü. Lübnan İsrail tarafından yerle bir edildi. Afganistan, Irak Amerika tarafından işgal edildi. Suriye Rusya’nın işgaline uğradı. Türkiye’de darbe oldu…
Tüm bu olaylar olurken, iki ülke bile bir ara gelip bir şey yapamazken, birden Katar’a karşı 7 ülke birleşti ve tepesine çöktüler.
Ne oluyor? Dünya yıkılsa bir araya gelmeyecek ülkeler, kılını kıpırdatmayacak emirlikler, şeyhler nasıl da Katar için bir günde organize oldu? Hani bu Araplar çok tembel ve uyuşuktu?
Arap dünyasında 1967 savaşından sonra ilk defa bu denli büyük bir ittifak, böyle bir operasyon yapıyor. 50 yıldır görülmemiş bir şey yani.
Peki bunun sebebini yukarıda sıraladığım üç meseleye mi bağlayacağız? İhvan ve Hamas liderleri ülkeden çıksın, İran’la ilişkilerini kessin (ki ilişkisi de çok zayıftı) demek için mi yaptılar bunu?
Bence ve dostum Fehmi’ye göre asıl mesele bu olamaz.
‘Peki nedir?’
Daha büyük bir şey ama nedir onu tam bulabilmiş değiliz.
İran, Türkiye, Mısır, Suud, yani İslam dünyasının dört büyük devleti fıstık büyüklüğündeki Katar topraklarında…