Farklı sanat dallarında eser veren sanatçıların karma sergisi, İstanbul’da ziyarete açıldı.
Beyazıt’taki Best Western Plus The President Hotel’de açılan sergide, Ayşe Birsen İlter, Gülay Aytan ve Saim Altuncu’nun resim, Canan Harmancı Demirel ve Serap Derinkök’ün minyatür, Emel Gemici’nin çini, Eda Şahan’ın tezhip, Hikmet Barutçugil’in ebru, Orçun İlter ve Zehra Çobanlı’nın seramik eserleri sanatseverlerin beğenisine sunuldu.
Suluboya resimleriyle sergiye katılan ressam Gülay Aytan, 20 yıldan beri resim yaptığını belirterek, daha çok İstanbul üzerine eserler verdiğini, duygularını İstanbul’un kalabalık caddelerini, teknelerini ve insanlarını resme dökerek ifade ettiğini dile getirdi.
Ressam Aytan, eserlerinde kendi iç dünyasını yansıttığını bu nedenle sanatseverlerin eserlerinde mutlulukla hüznü bir arada gördüğünü söyledi.
Realist bir ressam olduğunu ifade eden Aytan, resme o andaki duyguyu yansıtmanın önemli olduğunu ve resim yapmaktan çok mutluluk duyduğunu vurguladı.
Aytan, sanat hayatı boyunca 20’den fazla sergi açtığını kaydederek, Türkiye’de sanat eğitimi yeterli olmadığı için özellikle resim sanatının geniş kitleler tarafından beklenen ilgiyi görmediğini savundu.
“İnsanların sanata bakış açısı ve verdikleri değer az” diyen Aytan, şöyle devam etti:
“Sanat, hayatın bir parçası olarak çok düşünülmüyor. Bir sergi gezmek, o kadar alım gücü gerektiren bir iş değildir. Sanata teşvik olmalı, eğitim olmalı. Bu, çok küçük yaştan başlamalı ve eğitimi en başta aile vermeli. Bir çocuğa üç yaşındayken müzeleri gezdirmek lazım. Hem okul hem devlet eğitime önem vermeli. Müzelerin halk günleri olmalı. Avrupa ülkelerinde ilkokul çağındaki çocuklar, öğretmenleriyle sürekli müzeleri gezer. Bizde de bunlar oluyor ama daha çok olmalı. Ben anneyim, iki çocuğum var ve bunun eksikliğini hissediyorum.”
17 Aralık’a kadar açık kalacak sergide sanatçılar, ziyaretçilere atölye çalışmalarını da sergileyecek.