Pine Bausch, Oldukça Radikal Bir Kaşif

Filmler
Büyük Alman yönetmen Wim Wenders, Almanların gururu dans koreografı Pina Bausch üzerine dans ve belgesel filmiyle yine müziğe dönmüş oluyor. Yol filmlerinin yönetmeni Wenders, daha önce 1998 yapımı be...
EMOJİLE

Büyük Alman yönetmen Wim Wenders, Almanların gururu dans koreografı Pina Bausch üzerine dans ve belgesel filmiyle yine müziğe dönmüş oluyor. Yol filmlerinin yönetmeni Wenders, daha önce 1998 yapımı belgeseli Buena Vista Social Club’ta, Kübalı büyük müzisyenlerin peşine takılmıştı. Bu defa dansçı Pina Bausch’un peşine üç boyutlu takılıyor Wenders. Pina da, Wenders gibi Kuzey Ren-Vestfalya eyaletinden. Pina, Solingenli. Wenders, Düsseldorflu. Pina, ‘Tanztheater’ denilen ‘dans tiyatrosu’nun günümüzdeki önemli dansçılarındandı. Dışavurumcu dans eğitimi alan Pina, 1972 yılında doğduğu Düsseldorf’a yakın Wuppertal’da dans tiyatrosu kurdu, eğitim verdi. 1940’da doğan Pina, 30 Haziran 2009’da öldü. Wenders, işte bu büyük dans ustasının dışavurumcu koreografisinin arasında kamerasıyla dolaşarak, bu radikal kaşife bir saygı sunuşu gönderiyor.
 
Dansla varolmak

“Dans yapmazsak kayboluruz” diyen Pina’yı, Wuppertal’daki okulunda yetişmiş ve topluluğun dansçıları anlatıyor. Her biri ondan, sadece dansa dair değil, hayata dair de birçok şey öğrenmiş. Yönetmen, dansçıların ona dair anlattıklarını iç sesleriyle yansıtıyor ve ardından anlatıcı o dansçı kendi gösterisini yapıyor. Belgeselin girişindeki kadın ve erkeklerin dansı, dışavurumcu ve simgelerle yüklü estetik bir gösteriydi. Pina’nın hayatında önemli yer tutan ‘Cafe Müller’ sahnesi de yeniden canlandırılıyor. Görmeden hissederek dans etmek, belki de heyecanı ilk defasında alınacak bir deneyim. Gözleri kapalı kadın dansçının sandalyelere çarpmaması için erkek dansçının çabaları da bu oyuna dahil. İster eşyalarla dolu bir mekân olsun, isterse soyut mekân, bu danslarda dramatik taraflar fark ediliyor. Wenders, sadece sahnelerde değil, şehre de dansı taşıyor belgeselinde. Belki de hiç unutamayacağınız anlar olabilecek bu üç boyutlu belgeselden. Ormandaki dans çok çarpıcıydı. Kadın dansçı yüzüstü yere düşerken, erkek dansçının son anda onu tutması gerçekten gerilimli ve heyecanlıydı. Kameraman Helene Louvart’ın çerçeveleri muhteşem ve kendinizi o sahnenin içindeymiş gibi hissediyorsunuz. En unutulmaz anlardan birisiyse, Wuppertal şehrinin üzerinde sanki bir kuş gibi uçan tramvaylı sahnelerdi. Bu filmi perdede kendinize armağan edin. Yönetmen, Pina Bausch’un belgesel görüntülerini de saygıyla kullanmış filminde. Regina Advento, Malou Airaudo, Ruth Amarante, Reiner Behr, Andrey Berezin, Damiano Ottavio Bigi, Barbara Kaufmann, Nayoung Kim, Daphnis Kokkinos, Mu-Yi Kuo, Szu-Wei Wu, Tomoko Yamashita, Sergey Zhukov ve birçok dansçı bu belgesele danslarıyla konuk oluyor. [Taraf]