Artık Cem Yılmaz’ın Peşini Bırakmam!

Filmler
‘Şahane Misafir’ filminde ünlü komedyen Cem Yılmaz’a hayalet rolünü oynatan yönetmen Ferzan Özpetek: Cem, bence her türlü rolü oynayabilecek bir oyuncu… Onunla birlikte düşündü...
EMOJİLE

‘Şahane Misafir’ filminde ünlü komedyen Cem Yılmaz’a hayalet rolünü oynatan yönetmen Ferzan Özpetek: Cem, bence her türlü rolü oynayabilecek bir oyuncu… Onunla birlikte düşündüğüm bir sürü proje var. Biz adamın peşini öyle kolay kolay bırakmayız!

Gelecek hafta gösterime girecek olan ‘Şahane Misafir’ (Magnifica Presenza); hayaletleri anlattığı konusuyla, Ferzan Özpetek’ten klasik bir dram bekleyenleri bir hayli şaşırttı. Özpetek, filmini ve filmde bir hayaleti oynattığı Cem Yılmaz’ı, Sinema dergisinden Müjde Işıl’a anlattı…

‘Şahane Misafir’ uzun zamandır aklınızda olan bir hikaye miydi?

20 yıl önce bir arkadaşım, Roma’da bir ev tuttu. Evi, 2. Dünya Savaşı sırasında çok bombardıman görmüş bir apartmandaydı. Bir gün bana "Evde, siyah elbiseler giymiş bir kadının bana baktığını gördüm" dedi. "Halüsinasyon görmüşsün" falan derken aradan zaman geçti. Bu kez de bana, 1940’lara ait eski kıyafetler giyen bir çocuk gördüğünü söyledi. Bir yıl sonra o evden ayrıldı. Mahalledeki yaşlı kadınlardan biri arkadaşıma, 2. Dünya Savaşı’nda bombardıman sırasında o binadan bir anneyle kızının atladığını söylemiş. İki yıl önce Türkiye’de çekmek istediğim bir film vardı. Onun üzerinde çalışırken bir yandan da bu hikayeyi ilerletiyordum. Türkiye’deki film projesi olmayınca, ‘Şahane Misafir’ üzerinde çalışmaya başladık.

‘Şahane Misafir’i nasıl tanımlarsınız? Hayalet komedisi mi, yoksa korku/ dram mı?

Öncelikle ben ‘hayalet’ kelimesini sevmiyorum; ‘varlık’ diyorum ve bu benim daha çok hoşuma gidiyor. ‘Şahane Misafir’; komedi ile dramın birbirine karıştığı bir film… İlk başta insan korkuyor, sonra komik durumlar, ardından dramatik şeyler oluyor ve sonra hepsi birbirine karışıyor. Hepsinin bir arada olduğu bir hikaye…Zaten ‘Şahane Misafir’i komedi filmi olarak da tanıtmadık. Ama seyirci çok gülüyor. Benim hiç gülmediğim şeylere gülüyorlar. Bu kadar güleceklerini tahmin etmiyordum açıkçası.

SETTE HERKES CEM’E BAYILDI

Cem Yılmaz filme nasıl dahil oldu?

Uzun zamandır beraber çalışmak istiyorduk. Başta rolü, çok önemli bir rol değildi ama çekim sırasında büyüdü. Adamın tuhaf bir çekiciliği var. Doğru dürüst konuşamadıkları halde sette herkes ona bayılıyordu.

Yılmaz nasıl bir karakteri canlandırdı?

1930’larda Türkiye’den Almanya’ya gitmiş iyi bir ailenin oğlu… İsmi; ‘Yusuf Antep’. İtalyan bir kızla evlenip tiyatro yapmaya başlamış. İçinde olduğu tiyatro grubu; hem tiyatro hem de yeraltı çalışması yapıyor.

Cem Yılmaz gibi bir komedyenin varlığı, sözünü ettiğiniz o komedi algısını güçlendirmiş olamaz mı?
Cem’in bir önceki filmi ‘Av Mevsimi’ komedi değildi. ‘Şahane Misafir’in de altında çok dramatik bir zemin var. Cem, bence her türlü rolü oynayabilecek bir oyuncu.

Hikaye saf dram olsaydı da yine Cem Yılmaz’ı mı düşünürdünüz?

Tabii düşünürdüm. Zaten Cem ile birlikte düşündüğüm bir sürü proje var. Biz peşini bırakmayız adamın öyle kolay kolay…

SEZEN GERÇEK BİR DOSTUM

Sezen Aksu film için bir şarkı yaptı. Hayatınızda ve filmografinizde Aksu’nun varlığını nasıl tarif edersiniz?

Sezen Aksu, benim için filmin İtalyanca ismi gibi bir şey, yani hayatımdaki ‘muhteşem varlık’… Mükemmel bir insan ve gerçek bir dost. Film için çok çalıştı.

İLK KEZ BU KADAR İYİ ELEŞTİRİLER ALDIM! ?

Filme ilişkin İtalya’daki yorumlar nasıl?

İlk defa bu kadar iyi eleştiriler aldım. Bu da biraz korkutuyor beni… (Gülüşmeler) Sağ ve sol; hepsi beğendi. Bir gazete bizim için; ‘Mükemmel olmayan ama insanı heyecan içinde bırakan ve İtalya’yı geçmişiyle, tarihiyle yüz yüze getiren bir film’ dedi. Bir de ‘Keşke Özpetek, Türkiye ile ilgili de böyle bir şey yapabilse’ diye eklemişler. Bana taş atıyor… (Gülüşmeler) "
 
HÂLÂ FAŞİZM VAR"

Filmde politik dokundurmalar da var yani…

Var. Filmdeki ‘varlık’lar; 40’lardaki faşizm ile bugünü karıştırıyorlar. "Hitler ve Naziler’e ne oldu?" diye soruyorlar. "Naziler ve Hitler de öldü, komünizm de" diye cevap veriyor çocuk. "İtalyanlar özgür mü, rahat mı?" sorusuna "Şöyle böyle!" cevabı geliyor. "O zaman hâlâ faşizm var" diyorlar.
Bunu Türkiye’ye uyarlamak, ilginç sonuçlar doğurabilir…( Gülüşmeler)
Hep beraber gitmek zorunda kalabiliriz…
 
EN OLGUN FİLMİM OLDUĞU SÖYLENİYOR

Filmografinizde ‘Şahane Misafir’ nerede duruyor?

İzleyenlerin fikrini söyleyebilirim; en olgun filmim olduğunu söylüyorlar.

Siz de öyle hissediyor musunuz?

Ben böyle bir şey hissetmiyorum ama estetik olarak haklı olabilirler. Ben sadece mutluyum. Çok zor bir konuyu başarmış olmanın rahatlığı var üzerimde. Çünkü komik bulunabilecek ya da alaycı yaklaşımlara neden olabilecek bir konuydu bu… Hayaletli bir öykünün inandırıcı olması sinemada zor.

Hürriyet