Phuge’nin kolları, parmakları ve boynu ağır altın takılarla dolu. Phuge bütün bu takıların üzerine bir de, 3 kilo 300 gram ağırlığında, 250 bin dolarlık altın gömlek giyiyor.
Phuge, "Bazen neden bu kadar çok altın taktığımı soruyorlar. Ama bu benim rüyamdı. İnsanların farklı farklı amaçları olur. Bazıları gider bir Audi ya da Mercedes alır. Ben altını tercih ettim" diyor.
Korumayla dolaşıyor
Phuge’nin büyük otomobilleri de var. Hem de beş tane. Pratik nedenlerle, gömleğini sadece özel davetlerde giyiyor ve farklı tepkilerle karşılaşıyor. Bazıları çok etkileniyor, bazılarıysa bu gösteriş düşkünlüğünden hoşnutsuzluğunu gizlemiyor. Phuge, gömleğine zarar gelmemesi hep bir korumayla dolaşıyor.
Gömleğini giydiğinde iyi hissettiğini söyleyen Phuge’ye göre gömlek başarılarının bir simgesi.
"Üniversitedeyken, altın takınız varsa zengin bir aileden geliyorsunuz demekti. Bu nedenle 20 yaşından beri altın mücevher takmaya başladım. O zaman 10 ya da 15 gramlık mücevherler takıyordum" diyor.
Aslında Phuge varlıklı bir aileden gelmiyor. Servetini emlak işinden kazanmış, sonra da faizle borç vermeye başlamış.
Şirketi kar ettiğinde, her altı ya da sekiz ayda bir altın takı alıyor. Bir sonraki hedefiyse, tamamen altından yapılmış bir cep telefonu ve bir çift ayakkabı. Phuge bu kadar çok altınla kadınları etkilemeye çalıştığı iddiasını da reddediyor ve mutlu bir evlilik sürdürdüğü eşinin de 500 kilo altını olduğunu söylüyor.
BBC Türkçe