Dünyanın önemli mabetlerinin müze statüsünde profesyonelce turizme açıldığı günümüzde 400 yıldır İstanbul’un siluetini şekillendiren Sultanahmet Camisi de yeniden düzenlenecek.
Cami, yılda 4-5 milyonu bulan ziyaretçilere daha iyi hizmet vermek için modern bir müzede olması gereken donanıma kavuşturulacak.
AA muhabirinin aldığı bilgiye göre İstanbul Müftülüğü, Diyanet İşleri Başkanlığı, İstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğü, Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) ve Turist Rehberleri Birliği (TUREB) ile birlikte yılda 4-5 milyon turistin ücretsiz ziyaret ettiği, her gün büyük bir izdihamın ve sorunların yaşandığı Sultanahmet Camisi’ne belli bir düzen getirebilmek amacıyla ortak bir proje hazırladı.
Proje hakkında bilgi veren İstanbul Müftü Yardımcısı Sabri Demir, camilerin turistlere aslına uygun bir şekilde tanıtılması ve doğru bilgilendirilmesi amacıyla standart bir uygulamanın başlatılmasına ihtiyaç duyulduğunu belirtti.
Dünya çapında turistik bir değer taşıyan Sultanahmet Camisi’ni günde ortalama 15-20 bin turistin ziyaret ettiğini, İstanbul’a gelen turistlerin yüzde 65-70’inin Ayasofya ve Topkapı Sarayı müzelerini, yüzde 95’inin ise Sultanahmet Camisi’ni gezdiğini anlattı.
Sultanahmet Camisi’nin aynı zamanda protokol camisi olduğunu ve kente gelen yabancı konukların da camiyi görmeden kentten ayrılmadığını kaydeden Demir, ziyaretçilere en iyi hizmeti verebilmek için çalışmalar yürüttüklerini söyledi.
Avrupa’da birçok mabede giriş ücretli olurken Sultanahmet Camisi’ne girişte ücret alınmadığını anımsatan Demir, camiye ücretsiz girilmesi, caminin her gün uzun süre açık bulunması ve kolay ulaşılabilirliği gibi nedenlerle ziyaretçi sayısının da her geçen gün arttığını kaydetti.
Demir, Ayasofya ve Topkapı Sarayı müzeleri yılda 2’şer milyon ziyaretçi çekerken, Sultanahmet Camisi’ni yılda 4-5 milyon turistin ziyaret ettiğini ifade ederek, bu yoğunluğun camiyi hem mimari, hem fiziki, hem de manevi açıdan olumsuz etkilediğini belirtti.
”DÜNYA ÇAPINDA BİR ÖRNEK OLACAK”
Hayatlarında belkide ilk defa bir İslam mabedine girecek turistlerin ne yapacaklarını bilemediğini, girişte halen sürdürülen tesettür uygulamasının bile ne anlama geldiğini fark edemeden sadece geleneksel bir kıyafet zorunluluğu olduğunu zannederek, bilinçsizce ziyareti gerçekleştirdiklerini kaydeden Demir, projenin turistlere en iyi hizmetin verilebilmesi için hazırlandığını bildirdi.
Demir, yapılacak iyileştirmelerle bir İslam mabedinin nasıl gezileceği konusunda dünya çapında örnek bir uygulamanın ortaya çıkmasının hedeflendiğini belirtti.
Cami ziyaretlerinde giyilecek kıyafetin İslam dini ve cami adabına uygun olmasının önemine işaret eden Demir, ziyarete gelen ve kıyafeti uygun olmayan turistlere başörtüsü ve elbise verildiğini, bunun da hijyenik olmadığını anlatan Demir, turistlere, Türk kültürünü yansıtan, üzerinde Sultanahmet Camisi’nin motifi bulunan tek kullanımlık tek veya iki parçadan oluşan, belki de kapüşonlu kıyafet vereceklerini belirtti.
Kıyafet ve başörtüsünün cami girişinde turistlere bir paket halinde maliyetine satılmasını öngördüklerini kaydeden Demir, ziyaretçi yoğunluğu da düşünülerek bu paketin ”kıyafetmatik”, ”başörtüsümatik”lerden satılacağını aktardı.
Demir, ”Böylece düşük bir maliyete kıyafeti alan turist, bunu yanında hatıra olarak da götürebilecek” dedi.
Müftü Yardımcısı Sabri Demir, proje ile turistlerin camiye giriş ve çıkış yaptıkları bölümlerin yeniden düzenleneceğini, kendilerine ayrılan bölümden cami avlusuna giriş yapan turistlerin gezi ve bilgilendirme ofisine geleceğini anlatarak, caminin giriş mekanına konulacak bilgi ekranlarında ve hazırlanacak el broşürlerinde ziyaretçilere cami ve ziyaret adabı, camilerin temel özellikleri, örtünmenin dini gerekliliği ve İslamiyet konularında bilgi sunulacağını belirtti.
”AYAK KOKUSUNA SON”
Sultanahmet Camisi’nin turistlerin ziyaret ettiği bölümünde yoğun bir koku oluştuğunu, bunun da tüm gün kenti gezen ve camiyi ziyarete gelen turistlerin ayak kokusundan kaynaklandığını tespit ettiklerini anlatan Demir, bunun için de ”otomotik galoş” makinelerinin devreye sokulacağını kaydetti.
Demir, ziyaretçilerin, ”otomatik galoş” makinesinden galoş giymeden camiye giremeyeceğini bildirdi.
”ELEKTRONİK REHBER”
Sabri Demir, camide gürültü kirliliğini önlemek, ziyaretçilere Sultanahmet Camisi ve İslam dini hakkında kendi dillerinde doğru bilgiler aktarabilmek için ”elektronik sesli rehber” sisteminin devreye sokulacağını belirterek, şu bilgileri verdi:
”Rehberlerin çoğu cami ve İslam dini hakkında doğru bilgiler verirken, bazılarının ise turistlere ziyaretle alakası olmayan konular hakkında bilgi verdiklerine şahit oluyoruz. Osmanlı’da harem hayatına ilişkin bilgi veren rehber bile gördüm. Bu da camide hoş olmayan görüntülere neden oluyor, 40-50 kişi birden kahkaha atabiliyor. Bu durumdan camide ibadetini yerine getirenler rahatsız oluyor. Bize bu konuda çok sayıda şikayet geliyor. Biz de hem turistlerin ziyaret etmesi, hem de isteyenlerin ibaretlerini yerine getirmesi için önlemleri almak durumundayız. Bunun için de elektronik sesli rehber sistemini devreye sokacağız. Bu cihazlarda kullanılacak anlatımlar da uzman kişilerce hazırlanacak. Bireysel ziyaretçiler ile ayrı ayrı meşgul olmak mümkün olmadığından, elektronik cihazlar kullanılarak bu ihtiyaca cevap verilecek. Böylece sözlü anlatımlarda cami içinde oluşan gürültü en aza indirilmiş olacak ve ibadet yapanlar rahatsız edilmeyecek.”
TURİSTLER CUMA HUTBESİNİ DİNLEYEBİLECEK
Demir, turistlerin ibadet saatlerinde camiye alınmadığını, ancak ibadet ritüellerini görmek isteyen turistler de olduğunu belirterek, özellikle cuma namazı sırasında 100 kişilik bir turist ekibini camiye alarak, namazı izlemelerini ve kendi dillerinden simültane çeviriyle hutbeyi dinlemelerini sağlayacaklarını bildirdi.
Bu işleri ihaleyle özel bir şirkete vereceklerini, çalışmaların yakın zamanda tamamlanacağını kaydeden Sabri Demir, proje kapsamında Sultanahmet Camisi’nin pilot cami olduğunu, proje başarılı olursa diğer camilere de yaygınlaştırılacağını söyledi.
ahaber.com