Dünyada ilk araba vapurunu Osmanlı kullanmış

Turizm&Seyahat
Dünyada ilk araba vapuru 1872 yılında İstanbul’da Üsküdar-Kabataş arasında faaliyete geçirilmiş. Şirket-i Hayriye’nin Genel Müdürü olan Giritli Hüseyin Haki Bey tarafından tasarlanan ̶...
EMOJİLE

Dünyada ilk araba vapuru 1872 yılında İstanbul’da Üsküdar-Kabataş arasında faaliyete geçirilmiş. Şirket-i Hayriye’nin Genel Müdürü olan Giritli Hüseyin Haki Bey tarafından tasarlanan “Suhulet” isimli araba vapuru, İngiltere’de üretilmiş.

Yedikıta Tarih ve Kültür Dergisi temmuz sayısında İstanbul Şehir İçi Ulaşım Tarihçisi İbrahim Akın Kurtoğlu ile yapılan röportajı “Toplu Ulaşım Maceramız Nasıl Başladı”  başlığıyla yayınladı. Ahmet Apaydın ve Tunahan Kanıcı tarafından yapılan röportajda İstanbul ulaşımına dair dikkat çekici bilgilere yer veriliyor.

Yazıda; İstanbul’da gerçekleştirilen ulaşım projelerinin yanı sıra ulaşım hikâyeleri ve araçları konusunda ilklere de yer veriliyor. İşte İstanbul ulaşımında ilkler ve ilginç bilgiler:

İlk Araba Vapurumuz “Suhulet”

Dünyada ilk araba vapuru İstanbul’da kullanılmış. Şirket-i Hayriye’nin Genel Müdürü olan Giritli Hüseyin Haki Bey sürekli yenilikler ve hizmet kalitesini artırma peşinde koşmuş. Vapurun Prototipini bizzat kendisi çizmiş ve İngiltere’de bir tersaneye sipariş etmiş. Bunun özelliği iki tarafından yolcu alabilmesi. Bir taraftan araç girebilecek, diğer taraftan çıkabilecek şekilde simetrik, iki tarafında kapakları olan bir özel bir sistem. İlk araba vapurumuz kolaylık manasına gelen Suhulet’tir. 1872 yılında Üsküdar – Kabataş arasında devreye girmiş. 

İlk Toplu Taşıma “Omnibüs”le Sağlanmış

Osmanlı devrinde ilk toplu taşıma 1870 yılında Üsküdar’da ve Nefs-i İstanbul dedikleri Suriçi’nde kullanılmaya başlanmış. Omnibüs adı verilen büyük faytonlarla toplu taşımacılık yapılmış. Herkese hizmet veren Omnibüsler daha çok bugünkü dolmuşları andırıyor.

Omnibüslerin ihtiyacı tam karşılamaması nedeniyle 1871 yılında atlı tramvaylar devreye sokulmuş. Devlet tarafından hızla yaygınlaştırılan atlı tramvaylar ilk defa Azapkapı -Karaköy – Beşiktaş arasında hizmet vermiş. İlk yılda 53 bin hâsılat elde edilmiş.

Halkın yoğun ilgi göstermesiyle hat sayısı artırılmış. Zamanla Ortaköy’e kadar uzatılan hatta 430 at ve 45 tramvayla arabası ile toplu ulaşım hizmeti verilmiş. Zeminin düzlüğü nedeniyle konforlu seyahatlerin yapıldığı hatta iki katlı tramvaylar getirilmiş. “Imperial” adı verilen tramvayın üst katında erkekler, alt katında kadınlar seyahat etmişler.

Atlı Tramvayların Sonunu Balkan Savaşları Getirmiş

1912 yılında çıkan Balkan Savaşı sebebiyle atlı tramvay hizmeti veren “Dersaadet Tramvay Şirketi”nin bütün atları 30 bin altın karşılığında devlet tarafından satın alınmış. Atlar savaşta ordu hizmetinde kullanılmış. Elinde hiç at kalmayan şirket, otomatik olarak devre dışı kalmış. Aradan fazla bir zaman geçmeden 1913-14’te aynı hat üzerinden ilk defa elektrikli tramvay devreye sokulmuş.

1970’te Kendi Otobüsümüzü Yapmışız

Türk usta ve mühendislerimiz de toplu ulaşıma katkı sunmak için çaba göstermişler. İlk defa “R1” adını verdikleri römork otobüsü yapmışlar. Ardından da “Tosun” ismini verdikleri troleybüsü imal ederek toplu ulaşıma kazandırmışlar.

Otobüs üretiminde asıl atılım, ambargonun olduğu ekonominin güç dönemlerinde, 1970-73 yıllarında yapılmış. Kadıköy – Uzunçayır’da kurulan “Bussing” fabrikasında 178 tane otobüs üretilmiş. Otobüsün en ilginç özelliği kamyon şasesi üzerine imal edilmiş olmasıdır.

İlk Taksimetre 1927 Yılında Takılmış

İstanbul’a ilk otomobil 1908 yılında Züheyrzade Ahmet Paşa tarafından getirilmiş. Yaklaşık iki sene içinde artan otomobillerle taksi kavramı ortaya çıkmış ve özel taksilerle taşımacılık yapılarak gittikçe yayılmış. Bir düzen altına alınmak istenen taksilere 1927 yılında taksimetre takılmış. 1928 yılında sayıları bine ulaşan taksilerin ücreti çok olunca herkes binemez olmuş ve taksiler zarar etmeye başlamış. Bu konuya çare arayan taksi şoförleri “madem tek kişi binemiyor, aynı yönde giden 4 kişiyi birden alalım ” diyerek “dolmadan gitmez” kuralı ile dolmuş sistemini hayata geçirmişler. İlk taksi güzergâhında 1931 yılında Karaköy-Beyoğlu arasında 10’ar kuruş karşılığında yolcu taşınmış. Sayıları kısa zamanda artış göstermiş. 1932 yılında hatlar ve otomobiller artırılmış. Dolmuşlar zamanla İstanbul’da en çok kullanılan araçlar olmuşlar.

“Kaptıkaçtılar” Üsküdar – Beykoz Hattında

İstanbul’da ilk defa 1947’nin ilkbaharında “Üsküdar- Beykoz” arasında kaptıkaçtılar, günümüz adıyla minibüsler işlemeye başlamış. Tarifesiz ve ruhsatsız olarak otobüslerin gitmediği semtlere yolcu taşıyan kaptıkaçtılar zamanla “Aksaray – Rami”, Taksim – Sarıyer”, Yedikuke – Bakırköy”, Topkapı Sirkeci” gibi semtlere hizmet ağını genişletmişler.

Ellili yıllardan sonra nüfusun artışıyla birlikte ulaşım pastasından büyük pasta almaya başlayan 9 kişilik kaptıkaçtılar 1958 yılında belediye tarafından resmiyet kazandırılmış.