Usta hattatın modern hatları önce küçültülüyor, daha sonra incecik altın plakalar üzerine işleniyor. Molu Mücevher’in sahibi İlhan Molu, hattatların ve mücevhercilerin koleksiyona büyük ilgi gösterdiğini söylüyor.
Kapıdan içeri adımınızı atar atmaz Kazasker Mustafa İzzet Efendi’nin hilyesiyle karşılaşıyorsunuz. Salona girdiğinizdeyse dört bir yanınızı değerli hattatların eserleri sarıyor.
Bir yanınızda Mehmet Özçay, Davut Bektaş diğer yanınızda Cevat Huran, Arda Çakmak gibi genç hattatların birbirinden güzel tabloları… Yaklaşık 15 eser. Ancak burası bir müze değil, Molu Mücevher’in sahibi İlhan Molu’nun evi.
Onun hatta merakı henüz çok küçük yaşlarda, ilkokul yıllarında başlamış. Daha da ilginci ona bu sevgiyi aşılayan o yıllarda 8-9 yaşlarındaki kardeşi Mehmet Molu. Malum o yıllar kimselerin hat, resim gibi sanatlara ilgi duyduğu dönemler değil. Bu duruma ve küçük yaşına rağmen Mehmet Molu’nun hat sanatına, antika objelere, müzelere ve sergilere büyük ölçüdeki merakı zamanla İlhan Bey’e de aşılanmış. Birlikte bir yandan eski hattatların eserlerini toplamaya, bir yandan da yaşayan hattatlar içinde önemli üstatlarla tanışmaya gayret ederek onlara hat sipariş etmeye başlamışlar. Tanışıp dost oldukları hattatlardan biri de Ali Toy. Şimdi onunla özel bir koleksiyona imza atıyorlar. Bu koleksiyon çerçevesinde Toy’un eserlerinin boyutları küçültülerek hat sanatı mücevherlere taşınıyor.
Ali Toy’u tanıyanlar eserlerini de bilir. Genellikle talik, rika ve divani hat çalışmaları yapıyor. Ancak onu diğer hattatlardan ayıran en önemli özelliği bu sanata yeni bir bakış açısı getirmesi. Eserlerine baktığınızda ilk başta ne yazdığını anlayamıyorsunuz. Geometrik desenlermiş gibi algılanıyor. Ancak dikkatli bakıldığında Allah ve Muhammed lafzı, besmele, tekbir gibi kelimeler seçilebiliyor.
Satmak için değil sergilemek için ürettik
İşte bu eserler şimdi altın plakalar üzerine pırlantalarla işli. Koleksiyon için yaklaşık 8 aydır çalışılıyor. Bu süre içinde 7 mücevher yapılmış. İlhan Bey, "Biz bunları satmak için yapmadık. Küçük bir koleksiyon olsun, mağazamızda sergileyelim düşüncesiyle yola çıktık. Ama hattatlar, koleksiyoncular ve yurtdışındaki mücevherciler tarafından o kadar çok beğenildi ki, ikisini kıramadığım müşterilerime sattık. Bir tanesini de müzayedeye çıkardık. Diğerlerini satmayı düşünmüyorum. Ancak isteyenlere özel çalışmalar yapacağız. Her çalışmadan yalnızca bir tane olacak." diyor. Çalışmalar yalnızca kolye ve broş gibi takılarla sınırlı kalmayacak. Yine Ali Toy’un bazı yazıları masa üzerinde, vitrinlerde kullanmak ya da sergilerde teşhir edilmek üzere plaket haline getirilecek.
Mücevherlerin her birinin yapımı yaklaşık bir ay sürüyor. Öncelikle hattat Ali Toy, mücevhere dönüşebilecek bir eser çiziyor. Daha sonra bu eseri küçültüyor. Son olarak Molu Mücevher’in ustaları tarafından hatlar incecik altın plakalara işleniyor. Ancak İlhan Bey, bu plakaların yapımının çok zor olduğunu söylüyor. "Eserler ilk bakışta son derece sade ve basit görünüyorlar. Düz bir plaka üzerine taşlar monte edilmiş gibi. Ama yapımı çok zor. İki kat ince altın plaka kullanılıyor. Ateşe girdiğinde hemen eğilip bükülüyorlar. Plakalardaki deformasyonu önlemek için çok sayıda deneme yaptık. Yani hazırlık safhası yapım aşamasından çok daha uzun sürdü." diyor.
Hattın aritmetik dengesinin bozulmaması için üretim sırasında milimetrik hassasiyet gerekiyor. Buna rağmen hiçbir teknolojik destek kullanılmıyor. Cila işlemi bile elde yapılıyor. Mücevherlerin fiyatları ise 30 bin TL’den başlıyor.
Zaman