İstanbul’da evlerinden ayrılan ve 7 gün sonra İzmir’de bulunan 13 yaşındaki Büşra Ertav ve 14 yaşındaki Cansu Bal’ın emo denilen ’duygusal çocuklar’ akımını takip ettikleri ortaya çıktı.
Büşra ile Cansu, İstanbul Bağcılar’da evlerinden ’Dolaşmaya gidiyoruz’diye çıktıktan sonra kayıplara karışınca büyük bir endişeye kapılan aileleri polise başvurmuştu. Tam bir hafta boyunca polisi ve Türkiye’yi ayağa kaldıran küçük kızlar, 7 gün sonra İzmir’de bulundu. Ailelerine teslim edildiklerinde verdikleri cevap, “Çok sıkılmıştık, bir delilik yaptık” oldu. Sadece yaptıkları ’delilik’le değil farklı kıyafetleri, kendilerine özgü tarzlarıyla da dikkatleri üzerine toplayan Büşra ile Cansu’nun ’emo’adı verilen bir akımı benimsedikleri ortaya çıktı. Peki bu akım hakkında uzmanlar ne diyor?
ERGENLİK ÇAĞININ FARKLILIK ARAYIŞI
Hacettepe Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Sait Uluç: “Emo denilen gruplar daha çok duygusal gruplar. Ergenlik döneminde çocukların, gençlerin bir kimliğe ihtiyaçları oluyor. Civciv yumurtadan çıkar kabuğunu beğenmez gibi bir durum var ortada. Ancak ergenlik bitince emo’dan uzaklaşılıyor. Emo akımındaki gençler tek bir üniforma giymiş gibiler. Sıra dışı olmaya çalışıyorlar. Saçlarıyla, giyinişleriyle bunu ifade ediyorlar.”
AİLELER ANLAYIŞLI OLMALI
Sakarya Üniversitesi’nden Sosyolog Yard. Doç. Dr. Cüneyt Birkök: “Tüm toplumlarda ergenlik çağındaki çocuklar kimlik arayışlarına girer. Yeni şeyler üretmeye çalışırlar. Önemli olan toplumun bu tür durumları kontrol altında tutabilmesi. Gençlerin bu tür akımlara tehlikeli boyutlara varmadıkça ilgi duymaları kötü değildir. Sonuçta bu bir arayış ve aile de, eğitim merkezleri de bu çocuklara yardım etmeli. Aileler anlayışlı olmalı, fazla baskı yapmamalı.”