Tinerci Gençlere Yeni Hayat

Doğal Yaşam
Özellikle de büyük şehirlerin, İstanbul’un gerçeklerinden biri tinerci çocuklar. Ve nihayet hem tinerci çocuklar hem de metropol sakinleri için çözüm üretilmeye başlandı. İstanbul Emniyet Müdürü...
EMOJİLE

Özellikle de büyük şehirlerin, İstanbul’un gerçeklerinden biri tinerci çocuklar. Ve nihayet hem tinerci çocuklar hem de metropol sakinleri için çözüm üretilmeye başlandı. İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın, 2009 Haziranı’nda İstanbul Emniyet Müdürü olduğunda, kendisini bekleyen sorunlardan biri de sayıları ve suçları artan sokak çocuklarıydı. Önce Çocuk Şube Müdürlüğü’nde çalışan polis memurlarının bir kısmını eledi, 470 personeli 895’e, 50 ekip otosunu 120’ye çıkardı. Sokakta yaşayan madde bağımlısı çocukların iyileştirilip devlet güvencesinde yeni bir hayata başlamaları, bir işte çalışmaları için “Koordinasyon Projesi” hazırladı. İstanbul’un 39 ilçesinde 716 tiner ve bali bağımlısı çocukla barındıkları metruk yerleri tespit ettirdi. Kişisel ve ailevi özelliklerinden bilgi bankası oluşturdu. Ve şu günlerde İstanbul Emniyeti, proje kapsamındaki 8 kurumla birlikte sokak çocuklarını kurtarmak için hummalı mesai yapıyor.

Her taşın altını kaldırıp bizim çocuklardan biri daha var mı, diye bakıyoruz

Sokak çocukları, sanıldığı gibi annesiz-babasız değiller. Sokağa çıkma nedenleri, mutsuzluk. Sokakta kalmaya başlayınca ya kendisine zarar veriyor ya da başkalarına. Sokaklarda tek başına hayatta kalamayacakları için tinerci çocuklar gruplar halinde yaşıyor. Bir kısmı kesici alet taşıyor. İstanbul Çocuk Şube Müdürlüğü, metruk binaları ve hurda araçları tespit etti. Metruk bina ya da araç sahiplerinin belli bir süre içinde giriş çıkışları kapatmasını ya da tamamen yıkmasını sağladı. Bu işlemi yapmayan mülk sahiplerine para cezası uyguladı. Kayda alınan bu yerler, ekipler tarafından kontrol altında tutuluyor. Çünkü sokağa itilen çocuk, kalmaya uygun yer bulduğunda sokaktan alınması zorlaşıyor, suç işleme olasılığı artıyor. Çocuk Şubesi Adli ve Suç Önleme Büro Amiri Başkomiser Osman Tınmazol, “Çocuklar sokakta kaldıkları sürece temiz kalmaları mümkün değil. Ya mağdur olacaklar ya mağdur edecekler. Başka alternatifleri yok” diyor. Sokak çocuklarının genellikle parçalanmış ailelerden geldiğini ya da yeterince sevgi görmediğini söylüyor. Tınmazol’a göre sokak çocukları sanıldığı gibi kimsesiz, ailesiz değil. Sokağı seçmelerinin başlıca nedeni, ilgisizlik. Hep sokakta, metruk yerlerde barınmıyorlar. Arada evine dönüp kışı geçirenler de var. Bir sokak çocuğu mağdur ya da sanık olarak Çocuk Polisi’ne geldiğinde, ailesi araştırılıyor. Aile eğer ayni ve nakdi yardımla çocuğuna karşı üzerine düşeni yapabilecek durumdaysa, İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğü ve Valilik kanalıyla destekleniyor. Çocuğun fiziksel gelişimi olumlu olsa da ruhsal gelişimindeki olumsuzluk devam ediyorsa, çocuk sokaklara dönüyorsa, psikolog raporu ve mahkeme kararıyla Sosyal Hizmetler’e teslim ediliyor. Mağdur veya sanık olarak Çocuk Polisi’ne gelen her çocuğun ailesine “İyi Niyet Mektubu” veriliyor. Mektupta, çocuğun suçtan uzaklaşması için istanbul Emniyeti olarak her konuda yanlarında olduğunu vurgulanıyor. Tınmazol, “Amaç, hakikaten sokağa inmek. Her taşın altını kaldırıp bizim çocuklardan biri daha var mı, diye araştırıyoruz” diyor.

Teslim etmemizde sorun yok rehabilitasyonda eksik var

SITKI AKGÜL (Çocuk Şubesi’nden sorumlu İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı)

Çocukların sokaktan alınıp götürülmesinde bir sıkıntı yok. Resmi-sivil çalışan ekiplerimiz, sokaktaki çocukları alıyor. İlk Adım İstasyonu adlı mekanlara teslim ediyor. Çocuk tedavi olması için ikna ediliyor. Kendisine sahip çıkılacağı, tedavi sonrası eğitim, sağlık, barınma ihtiyacının sağlanacağı anlatılıyor. Bundan sonra çocuğun rehabilite merkezlerinde ikinci, üçüncü, dördüncü adımların atılması gerekiyor. Ta ki çocuk, normal bir insan olarak topluma, sosyal hayata kavuşabilsin, entegre olabilsin. İmkan ve kabiliyetleri doğrultusunda bu çocukların rehabilite edilmesi gerekiyor. Çocuk Koruma Kanunu, sağlık kuruluşlarının çocuklara da uygun yapılanmasını emrediyor. Bu kurumlar, istenilen sayı ve kapasitede değil. Devlet bu eksikliği giderecek, böyle kalmayacak. Bizim açmazımız bu noktada. Polisin alıp devlet kurumlara teslim etmesinde bir sorun yok. Sokaktan ne kadar çocuk alırsanız alın, bıraktığınız yerde rehabilite edecek yeterli mekan yoksa, bu çocuklar aldığınız yerlere kısa sürede geri dönüyorlar. Kamuoyu da bu çocuklarla ilgili hiçbir şey yapılmadığını düşünüyor haklı olarak.

Bugüne kadar yapılmamış bir çalışma

Başkomiser Osman Tınmazol (Çocuk Şb. Müd. Adli ve Suç Önleme Büro Amiri)

Hüseyin Çapkın’la birlikte Çocuk Polisi’ne daha çok önem verildi. Çocuklara zarar verecek ortamların sağlıklı şekle gelmesi için genel çözümler üretmeye, suçu oluşmadan önlemeye yönelik çalışmalara başlandı. Çocuk Şube Müdürlüğü, çocukları sokağa iten nedenlere ulaşmayı ve sokaktaki madde bağımlısı çocukların gerçek sayılarını öğrenmeyi hedefliyor. “Koordinasyon Projesi” adındaki çalışmayla, mendil satan, dilenen, tiner-bali kullananan çocuklara yönelik, bugüne kadar yapılmamış bir çalışma başladı. İstanbul Çocuk Şube Müdürlüğü ile 39 ilçe Emniyeti’nin çocuk bürolarında işlem gören mağdur, sanık ya da şüpheli olarak, madde bağımlısı, tümü erkek olan, 12-18 yaşları arasında 716 çocuk tespit edildi. Her birinin kimlik, aile, okul durumu, aldığı sosyal yardımlar, yapılan tedavi bilgilerinin yer aldığı formlar dolduruldu. Hazırlanan bu bilgi bankasıyla Emniyet’in zaman kaybının önlenmesi ve bilgi toplama sürecinin tekrarlanmaması sağlanacak. Çocuklarla ilgili çalışan kurumlar aynı çatı altında toplandı. Emniyet’e gelen çocukların kurumlar arasında dolaşmaları yerine ortak bilgi bankasından ilgili kurumların vakit kaybetmeden işlem yapması sağlanacak. Hedef, çocuğu en az zararla normal hayata adapte etmek. İstanbul Valiliği’nin başkanlık ettiği projede Çocuk Şube Müdürlüğü, Cumhuriyet Başsavcılığı, Büyükşehir Belediyesi, İstanbul Üniversitesi, İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Gençlik Spor İl Müdürlüğü, İl Sağlık Müdürlüğü, İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğü, İş Kurumu Müdürlüğü koordineli olarak çalışacak. Çocuk uyuşturucu madde kullanıyorsa İl Sağlık Müdürlüğü aracılığıyla tedavi ediliyor. Uygunsa Tuzla’daki Büyükşehir Belediyesi’ne ait İSMEM’de, 12 iş kolundan birinde kursa katılıyor. Sertifika aldıktan sonra İş Kur, çocuğa asgari ücretle iş buluyor

En büyük sıkıntı tedavi

Başkomiser Tınmazol’a göre en büyük sıkıntı, tinerci çocuğun tedavi edilmesinde. Tinerci çocuk “tedavi olmak istemiyorum” dese de mahkeme yoluyla tedavisine karar veriliyor. Ancak tedavi edilecek yer sıkıntısı yaşanıyor. Tedavi de olsa, çocuk sokağa döndüğünde yeniden tiner ya da baliye başlaması kaçınılmaz olabilir.

Tinerci çocuklarla karşılaşırsanız…

* Sokak çocuğuyla karşılaştığınızda ondan korkmak, iğrenmek yerine, Çocuk Şubesi’ne haber vermek en doğrusu.
* Tinerci çocuk o an size zarar vermeyebilir. Ama yarın aç kaldığında, madde bulamadığında hırçınlaşacak. Bağımlı olduğu için tiner-bali bulamadığında agresifleşiyor. Bir an önce elde etmek istiyor. Saldırganlığı en üst seviyeye geliyor.
* Bu sırada sizi görmüşse, sizin aracılığınızla maddeye ulaşacağına inanmışsa, itiraz etmenizin hiçbir anlamı yok. İki-üç tinerci bir aradaysa tartışmayın. Ama mutlaka Çocuk Şubesi’ni (Tel: 216) 495 55 00- 56 00) ya da 155’i aramayı ihmal etmeyin.
* Bulup kullandığında da saldırganlaşıyor. Tiner-bali, aşırı güven duygusu veriyor, adrenalini yükseliyor. Tiner zihnini açıp saldırganlaştırıyor. Bali, sakinleştirici olsa da kendisini ve yaşadıklarını farklı algılıyor.

Evli ve çocuklu olma şartı

İstanbul’un her ilçesinde Çocuk Şube ve Çocuk Büro personelinden; iki ya da üç polisten oluşan 123 ekip, 24 saat sokaklarda. İstanbul’da görev yapan 895 çocuk polisi var. Hüseyin Çapkın’dan önce 470 çocuk polisi vardı ve araç sayısı da 50 civarındaydı. Polis ve araç artırmasının yanı sıra mevcut Çocuk Polisi personeli gözden geçirildi. Yetersiz görülenler, başka birimlerde çalışanlarla değiştirildi. Çocuk Şubesi’nde çalışanların evli ve çocuklu olması öncelikli tercih. 15 günÜ kapsayan temel eğitim kursu, hizmetiçi eğitimle personelin pedagojik formasyonları artırılıyor.

EN ÇOK TİNERCİ KADIKÖY’DE

* Kadıköy 97
* Bağcılar 56
* Bakırköy 56
* Şişli 55
* Ataşehir 44
* Zeytinburnu 39
* Kağıthane 38
* Üsküdar 29
* Maltepe 28
* Beşiktaş 26
* Ümraniye 25
* Beyoğlu 24
* Fatih 23
* Gaziosmanpaşa23
* Kartal 25
* Küçükçekmece 24
* Esenler 22
* Sancaktepe 19
* Eyüp 14
* Bayrampaşa 12
* Pendik 9
* Sultanbeyli 5
* Sultangazi 4
* Avcılar 3
* Tuzla 2
* Beylikdüzü 2
* Arnavutköy 1

TOPLAM: 716 (Adı geçmeyen ilçelerde bulunmuyor.)

Madde bağımlısı 716 çocuğun durumu

* 115’i beş kardeş, 54’ü yedi, 29’u dokuz, biri de 24 kardeş.
* 654’ünün anne babası birlikte, 25’inin boşanmış. 12’sinin annesi, 25’inin babası ölmüş.
* 497’sinin annesi, 363’ünün babası ilkokul mezunu.
* 629’unun annesi, 389’unun babası; 476’sının hem annesi hem babası çalışmıyor.
* 12-15 yaşlarındaki 154, 15-18 yaşlarındaki 562 çocuk tiner kullanıyor.
* 196’sı Doğu Anadolu, 129’u Karadeniz, 117’si Güneydoğu kökenli.

UMUT ÇOCUKLARI DERNEĞİ’NDE YENİ HAYAT

Bu beş arkadaş tinerden kurtulup yeni bir hayata başladı. Ama İstanbul sokaklarında 716 çocuk daha var.

İbrahim Şancı (26) (Adidas montlu!!!!!)
Ardahanlı. 6 kardeş. Annesini 7 yaşında kaybetti. Babası alkolik. İlkokuldan sonra, ağabeyi ve kardeşiyle birlikte sokak çocuğu oldu. Ağabeyi sokakta öldürüldü. 14 yıl tiner kullandı. İlkokul mezunu. İki ay sonra İŞKUR’un bilgisayar kursuna başlayacak.
Erol Kavak (18) (Paki tipli!!!!!!!)
Lise mezunu. Yetiştirme yurtlarında kaldı. Anne baba vefat etmiş. 8 yıl sokaklarda kaldı. İŞKUR’un elektrikçilik kursuna devam ediyor. Gaziantepli.
Umut Ceylan (22) (Yeşilli-kasketli!!!!!!)
Orta 1’den terk. 14 yıldır sokaklardaydı. Annesi sağ. Elektrikçilik kursuna gidiyor. Trabzonlu.
(Sarı montlu)
Yusuf Güler (30) (Şişman-beyaz montlu!!!!!!)
20 yıldır sokaklardaydı. İlkokul mezunu. Babası vefat etmiş. Elektrikçilik kursu öğrencisi. Sivaslı.
Onur Gürdeğil (28)
19 yıldır sokaklardaydı. Adanalı. Annesi sağ. İlkokul 4’üncü sınıftan terk. Elektrikçi olacak.