Diyarbakır’ın Kulp ilçesine bağlı Uzunova köyünde yaklaşık 5 yıl önce çobanlık yaparken yerde gördüğü mayını demir parçası zannederek oynayan Öner’in hayatı bir anda altüst oldu.
Patlayan mayın, Öner’in sol kolunun ve sağ elinin 3 parmağının kesilmesine, sol gözünün kör olmasına, sağ gözünün de çok yetersiz görmesine neden oldu. Öner, hastanede uzun bir tedavinin ardından bir yıl okula ara vermek zorunda kaldı.
Daha sonra ailesiyle taşındıkları Diyarbakır’da Görme Engelliler İlköğretim Okulu’nu bitiren Öner, Şehitlik Lisesi’nde okuduğu sırada Diyarbakır Engelliler Spor Kulübü sayesinde sporla tanıştı.
İLK YARIŞMASINDA DERECEYE GİRDİ
Nesim Öner, ilgi duyduğu sporun atletizm dalında antrenörü Mahmut Avcı ile 1 aylık çalışma sonucunda ilk kez girdiği, Denizli’de Türkiye Görme Engelliler Federasyonunca organize edilen Atletizm Türkiye Şampiyonası’nda üçüncü oldu.
Diyarbakır Engelliler Spor Kulübü Başkanı Emin Baran, 2005 yılında arkadaşlarıyla Diyarbakır’da görme engelliler potansiyeli olduğunu görünce kulübü kurduklarını söyledi.
Kulüpte 6 branşta görme engellilerin spor yaptığını, görme engelli sporcular yetiştirdiklerini bildiren Baran, Türkiye genelinde turnuvalara katıldıklarını ve birçok derecede başarılı olan sporcuların kulüplerinde yer aldığını ifade etti.
Sloganlarının ”Herkes için spor” olduğunu belirten Baran, şöyle konuştu:
”Nesim Öner’i ilk etapta rehabilitasyon amacıyla kulübe aldık. Ondan başarı beklemiyorduk. Öncelikle Nesim için başarıyı ikinci plana atmıştık. Onun spor yapmasını istedik. Çünkü Nesim mayın patlaması sonucu ağır bir dönemden geçmişti. Bu nedenle öncelikle hayata tutunması gerekiyordu. Ancak Nesim bize azmin elinden hiçbir şeyin kurtulamayacağını gösterdi. O diğer sporcuları geçerek ilk başarısını aldı. İlk defa katılmasına rağmen Denizli’de 39 sporcu arasında üçüncü oldu. Bunu da 1 aylık çalışma sonucunda başardı.”
Baran, engellilerin hayata bir şekilde tutunmak zorunda olduğunu, bunlara destek verilmesi gerektiğini, bunun da sporla sağlanacağını vurguladı.
”Nesim spora başladıktan sonra hayata olan hevesi arttı, başarı isteği yükseldi” diyen Baran, bütün engellileri spor yapmaya çağırdı.
”SPOR SAYESİNDE HAYATA BAĞLANDIM”
Köyde 5 yıl önce okuldan kalan zamanlarında çobanlık yaptığını belirten Öner, çobanlık yaparken yerde gördüğü demir parçasıyla oynadığını, bunun aslında mayın olduğunu bilmediğini söyledi.
Bir süre oynadıktan sonra taşla vurduğu mayının patlaması sonucu hayatının en kötü günlerini yaşadığını ifade eden Öner, mayının 3 ay hastanede tedavi görmesine, 1 yıl okula ara vermesine neden olduğunu bildirdi.
Kulübe gittikten sonra sporla engellerin aşılabildiğini öğrendiğini söyleyen Öner, şöyle konuştu:
”Şehitlik Lisesi 2. sınıf öğrencisiyim. 1 aylık çalışma sonucunda girdiğim yarışmada dereceye aldım. Spor sayesinde hayata bağlandım. Ailem, kulüp ve hocalarımın desteğiyle hayata sarıldım. Amacım Türkiye milli takımına girerek güzel dereceler almak. Sporla ülkemizi en iyi şekilde temsil etmek istiyorum.”
Görme engelliler antrenörü Mahmut Avcı ise Öner ile yarışmaya haftanın 6 günü çalışarak hazırlandıklarını, düzenli çalışma sonucunda yarışmada Öner’in iyi bir derece aldığını belirtti.
Bundan sonra Öner’den daha güzel başarılar beklediklerini kaydeden Avcı, Öner ile amaçlarının önce Türkiye şampiyonluğu, daha sonra yurt dışında derece almak olduğunu söyledi.