Dünyaca ünlü ressam Van Gogh’un kulağını, bir tartışma sırasında arkadaşı Fransız ressam Gauguin’ın kılıçla kestiği öne sürüldü.
Hollandalı ressam Van Gogh’un, 1888’de ressam Paul Gauguin ile arkadaşlığının bozulması üzerine sol kulağının bir kısmını kestiği, giderek kötüleşen ruhsal hastalığı sonucunda kendini göğsünden vurarak yaşamına son verdiği sanılıyordu. Yeni araştırmaya göre, resssam arkadaşının hapse girmesini istemeyen Van Gogh, böyle bir hikaye uydurdu.
Alman sanat tarihçileri, ünlü ressamın kulağını, arkadaşı Fransız ressam Gauguin’ın kılıçla kestiği ortaya çıkardı. İki ünlü ressamın ‘sessizlik yemini’ ederek bu olayı sır gibi sakladıklarını iddia eden Alman tarihçiler, bunun nedeninin, Gauguin’in cezai takibata maruz kalmaması ve Vang Gogh’ın umutsuzca bağlandığı kişiyle arkadaşlığını sürdürmek istemesi diye belirtiyorlar.
ANLATILAN HİKAYE
“Gauguin ve Van Gogh, Kasım ayı boyunca beraber resim gezilerine çıkarken değişik resim teknikleri ve anlayışları üzerine uzun süre tartıştı. İki ressamın da dengesiz duygusal yapısı sayesinde, resim tartışmaları giderek kızışmaya başladı, bozulan havalar ve dar alanda beraber yaşamak ise durumu daha kötü hale getirdi. Ruhsal sağlığı bozulmaya başlayan Van Gogh, Gauguin’in kendisini terk edeceğinden korkmaya başladı. Bu gergin durum, 23 Aralık 1888 gecesi bir krizle sonuçlandı. Bir kavga sonucu hışımla evden çıkan Gauguin’i bir süre takip eden Van Gogh, daha sonra eve döndü ve kendi sol kulağının alt kısmını kesip kopardı. Kopardığı parçayı bir bez ya da kâğıt parçasına sarıp yerel bir genelevde çalışan Rachel adlı fahişeye verdi. Geneleve çağrılan polisler, baygın halde buldukları Van Gogh’u hastaneye kaldırdılar. Olayı ertesi sabah öğrenen Gauguin, Theo’ya haber verdikten sonra Arles’dan ayrıldı ve bir daha Van Gogh’la görüşmedi. Van Gogh ise kan kaybı ve ruhsal bunalım sebebiyle birkaç hafta hastanede kaldı.”