Anadolu yakasında Fenerbahçe Parkı’ndan başlayıp, Moda sahil yolundan Bağlarbaşı, Beykoz, Üsküdar ve Kuzguncuk’a, Avrupa yakasında Tarihi Yarımada, Beşiktaş, Kuruçeşme, Yeniköy ve Rumeli Hisarı’na doğru uzanan hatta açan erguvanlar, baharın geldiğini müjdeliyor.
Erguvan İstanbul Derneği Başkanı Hüseyin Emiroğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bir tabiat mirası olan erguvanın, Osmanlı’dan önce de Boğaziçi’nde var olan doğal bir araç türü olduğunu anlattı.
Bazı Osmanlı padişahlarının fermanlar çıkararak, zaman zaman eksilen ağaçlar yerine yeni erguvanlar dikilmesini emrettiğini kaydeden Emiroğlu, erguvanların şair ve yazarlara da ilham kaynağı olduğunu söyledi.
Boğaz’ın Anadolu ve Avrupa kıyılarında ressamın fırça darbeleri gibi erguvan ağaçlarının görülebildiğini ifade eden Emiroğlu, baharın müjdecisi ve İstanbul’un rengi erguvan ağaçlarının, pembe çiçek açan zarif dallarıyla kente renk getirdiğini dile getirdi.
“Erguvanları korumak gerekiyor”
İstanbul’daki bazı erguvan ağaçlarının hastalanarak kuruduğuna dikkati çeken Emiroğlu, şu bilgileri verdi:
“Bir ağacın yetişmesi 25-30 sene alıyor. Bu fidanlar, büyüyünceye kadar zaman geçecek. Varolan ağaç mevcudumuzu korumamız lazım. İnşaat sırasında veya yol açarken, ağaçları çok zalimce yok ediyoruz. Yeni ağaçlar dikiliyor ama mevcut, 50 senede yetişmiş ağaçları koruyamazsanız, o ağaçları uygun bir şekilde söküp taşımazsanız, o zaman yeni ağaç dikmenizin anlamı yok. İstanbul’da binlerce erguvan ağacı var. İstanbul’un yaşlı erguvan ağaçlarını korumak gerekiyor. Bazı yaşlı erguvan ağaçları, İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından restore edildi ve bakımı yapıldı. Erguvan, tarihi ve turistik kültürel mirasımız. Erguvan ağaçları, İstanbul’un tabiat mirası olarak koruma altına alınmalı.”