Bilim insanları uzun süreli gözlem ve araştırmalar sonucunda küresel ısınma nedeniyle çiçeklerin düşünülenden sekiz kata kadar daha hızlı açtığını açıkladı. Hava sıcaklığındaki her bir derecelik artışın bitkilerin yapraklanmasını ve çiçek açmasını 5 ila 6 gün öne çekeceğini düşünüyorlar.
Son yirmi yıldır bilim insanları küresel ısınmanın bitkilerin yapraklanma ve çiçek açma hızına yapacağı etki üzerinde çalışıyordu. Araştırmacılar bitkilerin laboratuvar ortamındaki yapay ışığa da gerçek ısı artışına verecekleri tepkinin aynısını vereceklerini düşünüyordu. Ancak bu varsayım Dr. Elizabeth Wolkovich’in yaptığı son çalışmaya kadar sınanmamıştı.
Dr. Elizabeth Wolkovich ve çalışma arkadaşları, küresel ısınmanın bitkiler üzerindeki etkisini incelemek için dört kıtada 1634 bitki türünü gözlemledi. Elde ettiği sonuçlar oldukça şaşırtıcıydı. Araştırmacı: ”Yapılan deneylerin gerçek hayatta geçerliliği olmadığını ortaya çıkardık. Deneylerde küresel ısınmanın çiçek açma ve yapraklanma hızını çok da etkilemediği görülüyordu. Fakat gerçek bundan çok farklı” dedi.
Şimdiye kadar laboratuvar deneyleri her artan ısı derecesiyle birlikte çiçek açma hızın dört kat arttığını gösteriyordu. Doğada yapılan incelemeler ise hız artışının sekiz kat olduğunu ortaya çıkardı
Tutarlı veriler
Bitkilerin çiçek açma ve yapraklanma hızı ve tarihleri, çok uzun süredir kaydediliyor. İngiltere’de Kraliyet Meteoroloji Enstitüsü bitkileri 1875 yılından beri gözlemliyor ve kayıt tutuyor. Ayrıca biyologlar ve hobi olarak bitkilerle ilgilenen bir çok meraklı da çiçek açma tarihlerini kayda geçiriyor.
Dr. Elizabeth Wolkovich’in dünyanın dört bir yanından topladığı son 30 yıla ait bu tip veriler araştırma sonuçlarını doğruluyor. Wolkovich ”Bütün veriler hava sıcaklığı bir derece arttığında çiçeklerin 5, 6 gün daha erken açtığını ortaya koyuyor” dedi. Araştırmacı doğayı laboratuvar ortamında taklit etmenin oldukça zor olduğunu söylüyor ve bu konudaki araştırmalarda yapılan hatayı bu duruma bağlıyor. Doğada ısı artışı ile birlikte bulut yoğunluğu da değişiyor. Ancak bu etkiyi laboratuvarda yaratmak henüz mümkün değil.
Dr. Elizabeth Wolkovich’e göre doğayı laboratuvar ortamında taklit etmek hiç bir zaman mümkün olmayabilir. Fakat bilim insanı, gelecekte daha fazla kaynakla, deneylerinde çok daha başarılı olabilecekleri görüşünde. Ayrıca baharın erken gelişinin dünyanın su kaynaklarına zarar verebileceğini düşünüyorlar.
Başka bilim insanları da şaşkın
Bern Üniversitesi Oeschger İklim Değişim Merkezi’nden Dr. This Rutishauser bu çalışma nedeniyle bilim insanlarının küresel ısınmanın etkileri hakkında yeni bir değerlendirme yapması gerekeceğini düşünüyor. Rutishauser ”Sonuç olarak küresel ısınmanın bitkilere olan etkisi sanılandan daha büyük. Bu bilgiye dayanarak gelecekte yiyecek üretiminin küresel ısınmadan nasıl etkileneceğine dair hesapların gözden geçirilmesi gerekecek” diyor. Dr. Wolkovich bu yeni bilgi ışığında küresel ısınmanın dünyada su problemine de neden olabileceğinin görüldüğünü söylüyor. Wolkovich ”Eğer tüm bitkiler erken olgunlaşmaya başlarsa daha çok suya ihtiyaçları olacak, bu da uzun vadede dünya su rezervlerini etkileyecek” diyor.
Dr. Elizabeth Wolkovich herkesi bu konuda bilinçli olmaya ve bitkiler ile ilgili data toplamada bilim insanlarına yardım etmeye çağırıyor. Özellikle ulaşılması zor alanlarda yerel halkın çevrelerindeki bitkilerin hareketlerini kayda geçirmesi oldukça önemli. Bu tarz sivil toplum projeleri şu sıralar ABD, İngiltere, İsveç, İsviçre ve Hollanda’da gerçekleştiriliyor.
BBC Türkçe