Doç. Dr. Savaşçı, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının tüm dünya üzerinde etkisini sürdürdüğünü hatırlatarak, plaj ve havuz kenarı gibi kişilerin kullandığı ortak alanlarda sosyal mesafe kuralının ihlal edilmemesi gerektiğini bildirdi.
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Öğretim Üyesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ümit Savaşçı, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının tüm dünya üzerinde etkisini sürdürdüğünü hatırlatarak, plaj ve havuz kenarı gibi kişilerin kullandığı ortak alanlarda sosyal mesafe kuralının ihlal edilmemesi gerektiğini bildirdi.
Doç. Dr. Ümit Savaşçı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, SARS ve MERS-CoV olarak bilinen virüs ailesinin yeni üyesi olan yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) dünyayı bu kadar çok korkutmasının sebebinin yayılma gücünün yüksekliği olduğunu söyledi.
Haziran ayında iller arası seyahat kısıtlamalarının kalkacak olması nedeniyle birçok kişinin salgın psikolojisinin olumsuz etkilerinden kurtulmak için tatil planları yapmaya başladığını aktaran Savaşçı, tatilde dikkat edilmesi gereken hususlara ilişkin şu bilgileri verdi:
“Sıcak yaz günlerinin vazgeçilmezi olan havuzlardaki yoğunluk ise bu eğlenceyi can sıkıcı bir hale getirebilir. Ortaklaşa kullanılan havuzlarda temizlik ve dezenfeksiyonun yeterince yapılmamasının oluşturduğu risklere karşı dikkat edilmesi gerekir. Halka açık yüzme havuzlarında sağlık esasları ve şartlar sağlanması gerekiyor. Su sirkülasyonu fazla olan, hijyen için periyodik kimyasal ve fiziksel temizlik işlemlerinin ihmal edilmediği havuzlar tercih edilmeli. Havuzlarda klor seviyesinin uygunluğu ve filtreleme sistemi bulunması da oldukça önemlidir. Yapılan araştırmalara göre, deniz suyundaki tuzun yoğunluğunun virüsün yaşamasına elverişli bir ortam sunmazken, havuzlarda da başta klor olmak üzere kullanılan dezenfektan özelliğine sahip maddeler virüsü etkisiz hale getiriyor. Yine de koronavirüs salgınının tüm dünya üzerinde etkisini sürdürdüğü şu günlerde plaj ve havuz kenarı gibi kişilerin kullandığı ortak alanlarda sosyal mesafe kuralının asla ihlal edilmemesi gerekir.”
Doç. Dr. Savaşçı, bilim insanlarının koronavirüsün parçacıklarının suyu kirletebileceğini ancak deniz ve okyanus gibi su alanlarında bu miktarın önemsenmeyecek kadar düşük olduğunu ifade ettiğini aktardı.
Koronavirüsün su yoluyla bulaşabileceğine dair bir işaret bulunamadığını dile getiren Savaşçı, ancak ishal olan veya solunum yolları rahatsızlıkları geçirenlere, diğer kişileri tehlikeye atmamaları için havuz veya denize girmemesi konusunda uyarıda bulunulduğunu hatırlattı.
Bu uyarılara dikkat
Doç. Dr. Ümit Savaşçı, özellikle 2 yaş altındakiler olmak üzere tüm çocukların, gebe kadınların, organ nakli yapılmış olanların, kemoterapi veya radyoterapi alan kanser hastalarının, şeker ve böbrek hastalarının havuzdan en kolay mikrop kapıp, hastalanabilecek riskli kişiler olduğuna işaret etti.
Havuz enfeksiyonlarından korunmak için uyarılara dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Savaşçı, şu tavsiyelerde bulundu:
“Havuz yerine mümkünse deniz tercih edilmelidir. Havuza gidilecekse, mümkün olduğunca büyük ve su sirkülasyonunun fazla olduğu havuzlar tercih edilmelidir. Havuzda gözle görülür bir kirlilik, suyunda bir bulanıklık varsa o havuza girilmemelidir. Evcil hayvanlarla insanların birlikte havuza girilmesi engellenmelidir. Özellikle çocuklar ve hamileler, havuza girmeden önce ve çıktıktan sonra duş almalıdır. Havuza girerken deniz gözlüğü kullanılmalıdır. Mümkün olduğunca havuz suyu yutulmamaya çalışılmalıdır. Şezlongların temiz olduğundan emin olunmalı, üzerine temiz havlu serilmelidir. Havlu, terlik gibi eşyaları ortak kullanmaktan kaçınılmalıdır. Havuz kenarında ortak havlu kullanılmamalıdır. Son olarak sadece kendi sağlığınızı değil başkalarının da sağlığını düşünüyorsanız, herhangi bir bulaşıcı hastalığınız varsa bu hastalığınız tedavi olana kadar kesinlikle havuza girmeyin.”