Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim, 2018 FIFA Dünya Kupası Avrupa Elemeleri I Grubu’nda yarın oynayacakları Ukrayna maçında, yaptıkları hazırlıkları sahaya aktarabilmeleri halinde avantajlı bir şekilde yollarına devam edeceklerini söyledi.
Bu maçlar için teknik ve taktik olarak iyi hazırlandıklarını belirten Terim, “Hazırlıklarımızı sahaya aktarabilirsek, avantajlı bir şekilde yolumuza devam etmeyi planlıyoruz. Yarın Konya’da maça gelecek seyirciler ve televizyon başında destekleyecekler de iyi dileklerini ve dualarını milli takımımızdan esirgemezlerse mutlu oluruz.” dedi.
“Gönül ister ki maçları, takımımızı veya rakiplerin analizini yapalım bu basın toplantısında ama biliyorum ki gündeminizde başka şeyler var” diyen Terim, şöyle devam etti:
“Öncelikle medyayı ve kamuoyu gündemini yakından takip eden biri olarak bir konuya açıklık getirmeliyim. Türkiye Futbol Direktörlüğü kavramının ve görev tanımının ne olduğuna ilişkin bir kafa karışıklığı var. Türk futbolunun gelecek tasarımında, ilgili kurum ve kuruluşlarla da istişare ederek, plan, program ve proje oluşturmakla, bunların hayata geçerek kısa, orta ve uzun vadeli sonuçlar alınmasını sağlamayı hedefleyen bir yapı Türkiye Futbol Direktörü. Doğrudan TFF’ye bağlı, dolaylı olarak akademi, iş dünyası, sivil toplum kuruluşlarıyla dirsek teması olan bir oluşum. Altyapısından, milli maçlarına, ülke ve bölge örgütlenmesinden, modern futbol anlayışının yerleşmesine kadar geniş bir yelpazede bir iş. Fazla detayını burada vermeyeyim ama bir nebze daha net anlaşılması için önümüzdeki maçlar sonrası hazırlattığım, Türkiye Futbol Direktörlüğü faaliyet raporunu TFF sitesi üzerinden paylaşarak, bazı soru işaretlerini gidermek adına talimat verdim. Yani sizin maçtan maça gördüğünüz benim ve ekibimizin akademik çalışmalarına, tüm proje ve uygulamalarına oradan ulaşabileceksiniz.”
“Herkes patlamamı bekliyor”
Terim, herkesin, milli maç öncesi yaşanan, servis edilen, yazılan, söylenen durumlardan dolayı kendisinin patlamasının beklendiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:
“Beklentileri karşılamayacağım, planların bir parçası ve aleti olmayacağım. Görevimin ve pozisyonumun sorumluluğu içinde davranmaya ve ihtiyacımız olan sağduyu ve sakinliğe özen göstereceğim. Hepiniz biliyor ve görüyorsunuz; son günlerde çıkan milli takım kadrosuna aldığım veya almadığım oyuncularla ilgili kabul edilemez yazı ve yorumlardan, şahsımla ve oyuncularımla ilgili haksızca, karalayıcı ifadelerden ve servislerden gerçekten derin üzüntü duyduğumu ifade etmeliyim. Oradan buradan duydum diyerek ortaya atılan çirkin iddia ve ithamların her biriyle tek tek mücadele edeceğimden kimsenin şüphesi olmasın. Kadroya aldığım veya almadığım oyuncular bu ülkenin evlatlarıdır. Yaşananlar ne olursa olsun kimseye haksızlık yapılmasına seyirci kalmam, gönlüm de razı gelmez.”
“Herkesi sağduyuya davet ediyorum”
Bu sürecin sadece kişisel olmadığını, bir teknik adam kararı ve oyuncu tepkisine indirgemekten daha öte olduğunu aktaran Terim, şunları söyledi:
“Türk futbolunun geleceği için herkesi aklıselime, sağduyuya, bir olmaya ve birlikte olmaya davet ediyorum. Yarın maçtan önce oyuncularımız ihtiyacımız olan bu duyguyu gösterecek bir şekilde sahaya çıkacaklar ve maçtan önce gerek statta olanlar gerekse televizyon başında olanlara bu duyguyu hissettirmeye çalışacaklar. Oyuncularımın da karşılaşma sırasında terinin son damlasına kadar emek verdiklerini herkese göstereceklerini şimdiden ifade etmek istiyorum.”
“Caner Erkin’e gerekçesini anlattım”
Bir gazetecinin “Ömer Toprak tercihinizden dolayı şaşıranlar oldu. Hasan Ali Kaldırım’ın kadrodan çıkmasından dolayı Caner Erkin’in milli takıma alınması var. Bununla ilgili yorumlar yapıldı. Bu iki oyuncunun milli takıma gelişleriyle ilgili ne söylemek istersiniz?” sorusuna Terim, şu cevabı verdi:
“Ömer Toprak, açıkçası yaşanan bir olaydan sonra almadık. Sonrasında orada sakatlıkları oldu. Bulunmadı. Bugün de burada. Yarın yine olmayabilir. Burada hiç kimseyle şahsi bir işimin olması mümkün değil. Bu prim meselesi değil dedim. Getirdiniz önüme koydunuz. Ne primler geldi, ne primler gitti. Ömer’i o gün düşünmedik. Bugün düşündük. Caner Erkin’e gerekçesini karşılıklı konuşarak anlatım. Üçüncü tercih, dördüncü tercih belki Hasan Ali iyi olsaydı, yine almazdım ama bu benim tasarrufum. Milli takım hocası bunun hesabını kimseye vermez. Caner’in bir de sağlık meselesi var. Bizim için önce sporcunun ve insanın sağlığıdır. Caner bugün ilk defa antrenmana çıktı. Milli takıma girişler, çıkışlar olabilir. Ömer, Gökhan ve Hakan, iyi arkadaş oldular, biz dışarıda kaldık.”