Futbolda kriz veryansınları en çok İngiltere’den yükseliyor. Futbolun olduğu gibi, “futbol sektörü”nün de beşiği olan İngiltere’nin krizden nezle olması kaçınılmazdı. Çünkü “finansal enstrümanlarla” en çok İngiliz kulüpleri haşir neşir oluyor.
Örneğin Newcastle United’ın sahibi Mike Ashley, kriz yüzünden hedge fonlarda 213 milyon euro kaybetti. Zaten kulübün ana sponsoru Northen Rock’a da devlet el koymuştu. 2003’te İngiliz futboluna “sorgusuz sualsiz” bir şekilde paraları saça saça giren Roman Abromoviç ise şimdi “ufaktan ufaktan” kaçmanın yollarını arıyor. Kulübe cebinden 783 milyon euro harcayan Abromoviç’in takımı Chelsea’nin 400 milyon euroluk bir borç kamburu var. Yıllar sonra şampiyonluğa yaklaşan Liverpool’un borcu da 716 milyon eurolarda seyrediyor.
Araplar hızır gibi
İngiliz kulüplerin toplam borcu ise 4.2 milyar euro. Fakat beri yanda Arap şeyhlerinin aldığı Manchester City, bu “kıtlık kıyamette” rakipleriyle dalga geçercesine Kaka için Milan’a 110 milyon euro bonservis bedeli teklif edebildi.
Avrupa’nın önde gelen futbol kulüplerinin en büyük gelir kalemi forma sponsorları.
Formalar kulüplere iki türlü para kazandırıyor. Birincisi formayı üreten firmadan alınan ücret. İkincisi de formaya alınan reklam geliri. Ancak forma tercihinden para kazanmak daha çok güçlü kulüpler için söz konusu.
Forma reklamından en çok para kazanan ve 315 milyon euroluk geliriyle dünyanın en zengin ikinci takımı durumunda bulunan Manchester United, krizle boğuşan AIG’nin anlaşmayı uzatmak istememesi üzerine yeni sponsor arayışına girdi. Perşembe günü İngiliz The Sun gazetesi, M.United’ın Saudi Telecom ile 133 milyon euro karşılığında 5 yıllığına anlaştığını yazdı. Yıllık 26.6 milyon euroya gelen anlaşma AIG ile 2010’da bitecek olan anlaşmaya göre daha iyi. Zira AIG anlaşmasından M.United yıllık 21 milyon euro kazanıyordu.
M.United kibiri bırakmıyor
Söz konusu anlaşma resmiyet kazanırsa halihazırdaki en iyi forma sponsorluk anlaşması olacak. M.United’ın yeni anlaşması, son zamanlarda sürekli kötü haberlerin geldiği İngiliz futbol sektörünü de ferahlatacak. “Asil İngilizler”, sponsorluk için bir zamanlar esaretleri altına aldıkları Hintlilerin de kapısını çaldı ama kibiri elden bırakmadan. M.United Ticari Direktörü Richard Arnold’un Hintli Sahara Group’a gönderdiği mektupta kullandığı üsluba bakar mısınız:
“M.United’ın forma sponsorluğu az bulunan ve yüksek profilli bir fırsattır”.
Forma göğüs reklamında en iyi anlaşmalardan birini de Alman Schalke 04 yaptı. Schalke 04, Rus devi Gazprom’dan yıllık 22.7 milyon euro kazanıyor. Kriz öncesine denk gelen sözleşme Almanların şansı oldu. Yıllık 25 milyon euroluk kontratı olan Real Madrid’in anlaşması 2010’da sona eriyor. Chelsea, Arsenal, Roma, New Castle United da 2010’da sözleşmeleri biten diğer kulüpler. Forma göğüs reklamlarında yapılacak yeni kontratların yekünü, futbol sektörünün global krizden nasıl etkilendiğini açıkça ortaya koyacak.
Brezilyalı yıldız Kaka’nın M.City’nin astronomik teklifini reddedip, “forma aşkı”ndan ötürü Milan’da kaldığını açıklamasıyla futbol dünyasında “forma mı, para mı” tartışmaları yeniden başladı. Tablolarda formanın bir kulübe kazandırdığı paralara bakınca, yapılan tartışmanın günümüz futbolunda pek de manidar olmadığı ortaya çıkıyor. “Forma aşkı mı, para mı” tartışmasını “aileden zengin Kaka”dan ziyade, “son dakika imzası”yla Trabzonspor kampından Beşiktaş kampına geçen Yusuf Şimşek üzerinden yürütmek daha manalı olsa gerek.
Cimbom ve Kartal rahat Fener yenisine bakacak
Türkiye futbolunun dinamoları; Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş’ın kontratlarında yazılı rakamlar Avrupalı muadilleri kadar büyük değil ama “memleket futbol ortamı” açısından da “kaymak tabaka”ya terfi ettirecek cinsten. Galatasaray, forma reklamı için Türk Telekom ile 5 yılı opsiyonlu olmak üzere 15 yıllık bir anlaşmayı bağıtlayarak kendini sağlama aldı. Beşiktaş da kriz ortamında en azından 2005’teki rakamı koruyarak Cola Turka ile 2012’ye kadar anlaştı. Fenerbahçe’nin ise Avea ile olan anlaşması bu yılın haziran ayında bitiyor.
Sarı-lacivertlilerin iki ezeli rakibinin kontratlarının altında bir imza atması “piyasalarda kıyamet kopsa” dahi mümkün olmayacağına göre, “üç büyükler”in kriz ortamında en önemli sabit gelirlerinden birinden mahrum kalmayacakları görülüyor. Üç büyüklerin bu ortamda söyleyeceği şey şudur: “Darısı yayın ihalesinin başına”
Forma göğüs reklamından kim ne kadar kazanıyor |