Giresun Üniversitesi (GRÜ) Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nezihi Küçükarslan, sıvı alımı konusunda toplumda çay alışkanlığının söz konusu olduğunu söyledi.
Küçükarslan, toplumda yemeklerden sonra çay ve kahve ikram edilmesi geleneği olduğuna dikkati çekerek, “Yemekten sonra alınan sıcak sıvı kan dolaşımını bozuyor, kan dolaşımının bozulması ve yavaşlamasıyla kan göllenmesi meydana geliyor, buna bağılı olarak da sindirimin hareketi bozuluyor” dedi.
Kan dolaşımının bozulmasıyla yer çekiminin ağırlığı karşısında şişme meydana geldiğini ve gaz üretiminin arttığını ifade eden Küçükarslan, şöyle devam etti:
“Kabızlık değil de sindirimde bozulma tarzında bir durum meydana geliyor. Gaz oluşumu dolayısıyla sindirim daha da zorlaşmakta, kişinin uyumaya yönelmesi, inme dediğimiz felç geçirme hadiselerinin daha fazla görüldüğü bilimsel olarak kanıtlanmış durumda. Yemeklerden sonraki ikramlarda sıvı içecekler elbette ki çok önemli. Çayın yemekten sonraki bir saatlik periyodun ardından ikram edilmesinin, bünye açısından daha sağlıklı bir dönem olduğunu düşünüyorum.”
“Yemekten sonra tüketilen sıcak içecekler sindirimi rahatlatmıyor”
Küçükarslan, yemekten sonra tüketilen sıcak içeceklerin sindirimi artırdığının ve rahatlattığının söylendiğini ifade ederek, “Halbuki yemekten sonraki periyotta alınan sıcak içecek tarzındaki sindirimi kolaylaştıracağı düşünülen gıdalar mide bağırsak sisteminde yoğunlaşmış, artmış olan kan miktarında göllenmeye neden olmakta. Isı artışı dolayısıyla bunu daha fazla artırdığını, kanın hareketini zorlaştırdığını biliyoruz” diye konuştu.
Prof. Dr. Küçükarslan, gün içerisinde “iki buçuk litre sıvı alın da ne içerseniz için” zihniyetiyle kahve ve çay tüketiminde oldukça fazla bir artış söz konusu olduğunu savundu.