Merkez müdürü psikoloji uzmanı Doç. Dr. Ömer Geçici, yaptığı açıklamada, Türkiye Bağımlılık Yapıcı Maddeler ve Bağımlılık ile Mücadele 2009 Yılı Ulusal Raporu‘na göre Türkiye genelinde alkol ve madde bağımlılığında artış olduğunu söyledi.
Eroin kullanımının ön planda olduğunu kaydeden Doç. Dr. Geçici, "Ancak madde bağımlılığı kader değil" dedi.
Eroin temininin kolay olduğunu, internette bile teminiyle ilgili bloglar kurulduğunu ifade eden Geçici, "Hastalardan gördüğüm kadarıyla madde temin eden yerler kebap salonu gibi çalışıyor. Bir telefonla bile ulaşmak mümkün" diye konuştu.
"Okulu yarım bıraktırıyor"
Okullarda madde bağımlılığının arttığına ilişkin görüşlere katılmadığını söyleyen Doç. Dr. Ömer Geçici, okulu bırakan çocuğun boşluğu doldurmak için madde kullanımına yöneldiğini söyledi.
Geçici, eroin kullanan gençlerin yüzde 90’ının lise eğitimini yarıda bıraktığını kaydetti.
Alkol ve madde kullanımıyla mücadelede daha çok merkeze ihtiyaç olduğunu bildiren Geçici, "Bu tür merkezlerin sayısı bir elin parmak sayısını geçmiyor. Bu konuda Antalya şanslı. Antalya Valisi Alaaddin Yüksel ile AÜ Rektörü Prof. Dr. İsrafil Kurtcephe bu konuya çok duyarlılar ve bu konuyla çok fazla ilgileniyorlar.
Merkezin daha etkin çalışmasını sağlamak için de birtakım projelerimiz var" dedi. Bağımlılığın dünyanın en bulaşıcı hastalığı olduğunu söyleyen Geçici, bağımlılığın kanserden daha ağır bir hastalık olduğunu bildirdi.
Geçici, bu kadar ciddiye alınması gereken ağır bir hastalığın toplum olarak ciddiye alınmadığını kaydetti.
Sinema ile terapi
5 yıl önce kurulan, 20 yataklı AMBAUM‘da bağımlılığın tedavisi için çeşitli yöntemler kullandıklarını söyledi. Bağımlıların tedavisinde sinema terapilerine başladıklarını ifade eden Geçici, şöyle konuştu:
"Hastalara bağımlılıkla ilgili filmler izlettiriyoruz. Sinemayı hastalarla birlikte yorumluyoruz. Filmi izleyen hastalarla bağımlılıklarına dair farkındalıklarını artıran görüşmeler yapıyoruz. Amacımız hastalardaki farkındalığı artırmak. Seçtiğimiz filmler hastaların sorunlarına yönelik filmler. Bu yolla hastaların sorunlarını konuşma fırsatını da buluyoruz. Filmi izleyen hastanın kafasında bağımlılığından kurtulma konusunda bir şeyler oluşuyor. Sinema terapimizi haftada bir defa yapıyoruz."
Hastalara Selvi Boylum Al Yazmalım, Babam ve Oğlum, Kader gibi Türk filmleri izlettirdiklerini belirten Geçici, "Selvi Boylum Al Yazmalım filminde güzel bir aşk yaşarken alkole yönelen bir adam var. Alkol nedeniyle yaşadığı sorunlar var. Severek evlendiği kadın ise alkol sorunu nedeniyle eşini terk ediyor. Filmde kadının iki erkek arasında seçimi var. Bu seçimde alkol kullanan kişi kaybediyor. Hastalar bu filmleri izledikten sonra duygulanıyor. İleride iyi sonuçlar alacağımıza inanıyorum" diye konuştu.
Geçici, okuldan kaçan küçük bir çocuğun hikayesinin anlatıldığı 400 Darbe, kadınlarla uzun süren ilişkilerden uzak durmaya çalışan gencin hikayesinin anlatıldığı Erkek Severse, televizyon bağımlısı dul bir kadın ile uyuşturucu madde bağımlısı oğlunun hikayesinin anlatıldığı Bir Rüya İçin Ağıt adlı yabancı filmleri de bağımlılara izlettirdiklerini bildirdi.