Takıntılı Düşünceler Stres Nedeni!

Yetişkin Sağlığı
Başak Demir’in takıntının kişiye zarar verdiğini söyledi. Merake edilen soruları cevapladı.. Takıntı bir hastalık mı? -Her insanın zaman zaman aklına takılan şeyler olur ama bunların şiddeti, sı...
EMOJİLE

Başak Demir’in takıntının kişiye zarar verdiğini söyledi. Merake edilen soruları cevapladı..

Takıntı bir hastalık mı?

-Her insanın zaman zaman aklına takılan şeyler olur ama bunların şiddeti, sıklığı ve hayata etkisi arttığında psikolojik bir bozukluk olarak kabul edilir. Bu aşık olduğunuz bir kişi de olabilir, nefret ettiğiniz bir kişi de. Takıntı, bilimsel literatürde, kişi tarafından saçma ve mantık dışı olarak görüldüğü halde kontrol edilemeyen ve kişinin isteği dışında, ısrarlı, zorlayıcı ve yineleyici bir şekilde akla gelen, yoğun kaygı ortaya çıkarıcı düşünce, dürtü ya da imgeler olarak tanımlanmıştır. Takıntılı düşünceler büyük stres ve anksiyeteye sebep olsa da, bu düşüncelerden kurtulmak kolay değildir.

Aşık olunca neden kafasına bu kadar takıyor?

-Obsesif bozukluğa yol açan psikolojik veya biyolojik birçok etken vardır. Bu etkenlerden birinin de beyindeki serotonin maddesinin salınımının dengesizliği olduğu düşünülmektedir. İtalya’nın Pisa Üniversitesi’ndeki psikiyatri profesörlerinden Donatella Marazziti, çoğu aşık kişinin takıntılı davranışlar sergilediğinden yola çıkarak, obsesif kişilerle aşık kişilerin beyin fonksiyonlarında benzerikler olup olmadığını araştırdı. Marazziti, aşık kişilerin beyinlerini incelediğinde serotonin fonksiyonlarında bir azalma gözledi, özellikle aşkın ilk evrelerinde, beyin içinde önemli değişiklikler buldu. Amerika’da buna benzer yapılan araştırmalar da aynı sonucu verdi: Aşık olanların kanlarında daha düşük miktarda serotonin vardı, tıpkı obsesif kişilerde gözlendiği gibi.

‘Onsuz yaşayamam’ sözü aslında kişinin aşkının bir ifadesi olmaktan çok o kişi için yaşadığı obsesyonun (takıntının) bir ifadesidir. Aşkı takıntılı şekilde yaşayan kişiler dikkatlerini sadece karşısındakine yoğunlaştırır ve onu mutlu etmek tek amaçlarıdır. Bu arada kendi mutlulukları ve ihtiyaçlarının önemini unuturlar. Dolayısıyla başkalarının hayatlarını, hayallerini yaşamaya başlarlar. Bunun ne kadar sağlıksız olduğunun farkına varmadan daha fazla bağlanırlar. Böyle bir ilişkinin sonu problemlere ve mutsuzluğa gider.
 

Uzman Psikolog Başak Demiriz – Milliyet