Sıcaklara Karşı Önleminizi Alın

Yetişkin Sağlığı
Herkesi yakından ilgilendiren sıcak havalar, kuşkusuz en çok açık alanda uzun süre işi olanları etkiliyor. Güneş ışınlarının dik geldiği zamanlarda değil, günün bütün saatlerinde kendini hissettiren s...
EMOJİLE

Herkesi yakından ilgilendiren sıcak havalar, kuşkusuz en çok açık alanda uzun süre işi olanları etkiliyor. Güneş ışınlarının dik geldiği zamanlarda değil, günün bütün saatlerinde kendini hissettiren sıcaklara karşı bilinçli hareket etmek gerekiyor. Kişilerin gerekli önlemleri alarak sıcak havaya uyum sağlaması gerektiğini söyleyen uzmanlar, kalp hastası ve kronik rahatsızlığı olan hastaların sıcak havanın etkisiyle ölüme varan sorunlarla karşılaşabileceği uyarısında bulunuyor. Nem ve sıcaklık oranları yüksek iller ile metropoller, sıcak çarpmasının en etkili olduğu yerler oluyor.

Aşırı sıcaklara karşı vücudun en önemli savunması terleme ile sıvı kaybı. Ancak nem oranı yükseldiğinde, terleme ile olan sıvı kaybı azalmaya başlıyor ve bu durum, sıcak çarpması ihtimalini artırıyor. Sıcağa bağlı acil durumların nemli bölgelerde daha sık yaşandığına dikkat çeken Memorial Hastanesi Dahiliye Bölüm Koordinatörü Prof. Dr. Yavuz Baykal, nemin sıcak havayla oluşan sorunları büyük oranda artırdığını söylüyor. Sıcak etkisine bağlı damar genişlemesi sonucunda kan hacminde azalmaların sıcak bitkinliğine sebebiyet verdiğini belirten Baykal, bu durumun genellikle aşırı sıcak ve nemi yüksek ortamlarda çalışan kişilerde görüldüğünü anlatıyor. Vücut sıvısı azalmış, yaşlı ve hipertansiyonlu kişilerde bu yatkınlığın daha fazla olduğuna dikkat çeken dahiliye uzmanı Baykal, "Çünkü yaşlılar, susama hissi yaşla orantılı olarak azaldığı için terlemelerine karşın az su içerler. Hipertansiyonlularda ise aldıkları ilaçların etkisiyle elektrolit ve sıvı kaybı yatkınlığı zamanla artar." diye konuşuyor. 

Çamlıca Medicana Hastanesi Dahiliye Uzmanı Doktor Engin Yurt ise sıcaklığın 35 dereceyi geçtiğinde nem oranının etkisiyle vücudun fazla ısıyı dışarıya veremediğini söylüyor. Sıcak çarpması veya vurgun durumunda ilk başta belirgin terleme, susuzluk ve baygınlık hissi olduğunu dile getiren Yurt şunları söyledi: "Bu rahatsızlıkların akabinde ağrılı ve istemsiz kas krampları, sonrasında baş ağrısı, baş dönmesi, zayıflık hissi, bulantı ve kusma, nemli deri ve düşük tansiyon ortaya çıkar. Hastalık ilerlediğinde ise ateş, davranış bozuklukları, kuru sıcak kırmızı renkli deri, hızlı yüzeysel nefes alıp verme, hızlı ve zayıf nabız, en sonunda kasılmalar ve bilinç kaybı durumu görülebiliyor. Bu belirtiler çok ciddiye alınmalı. Çünkü bazı hallerde bu göstergeler ölümle sonuçlanabiliyor."

Çocuklar, sıcaktan nasıl korunur?

Bebek 6 aydan küçükse koruyucu krem sürmektense koruyucu elbise ve gölgelikli bebek arabası kullanın.

Koruma faktörü en az 15 olan güneş koruyucu kremler kullanın. Güneşe çıkmadan yarım saat önce uygulayın. Çocuk suda fazla kalıyorsa tekrar sürün.

Ultraviyole ışınlarına karşı koruyuculuğu yüksek olan güneş gözlüğü takın.

Güneş ışınlarının yansımalarına dikkat edin. Beyaz kum ve su ışınları yansıtır, bu gibi alanlarda korunmayı artırın.

Hangi tedbirler alınmalı?

Zorunlu olmadıkça sabah 10.00 ile öğleden sonra 15.00 arası dışarıya çıkmayın.

Kapalı alanların havalandırılmasına, yeterli hava akımı almasına özen gösterin.

Bol sıvı ve mineral içeren içecekler tüketin. Hafif yemekler, sulu yiyecekler yiyin.

Kalp hastalığı veya hipertansiyonu olup tuzsuz diyet alan kişiler dışında gıdalarla tuz alımı artırılmalı. Tuz kısıtlaması olanlar ise sıvı ve tuz kaybı yönünden çok dikkatli olmalı.

İnce, açık renk, bol giysiler giyin. Giysi, güneşten korumalı ama terletip su kaybettirmemeli.

Kapalı ve park edilmiş araç içinde hiçbir canlı bırakılmamalı.

Dışarıda çalışanlar, güneş altında korunmasız kalmamalı, ağır eforlardan kaçınmalı.

Sıcak çarpması ve bitkinlik belirtilerini bilip bu belirtilere karşı tedbirli olunmalı.