Hamilelikte hiç kuşkusuz her ebeveynin tek dileği oluyor; o da bebeklerinin sağlıklı doğması. Ancak bazı alışkanlıklar ve kulaktan dolma öneriler var ki hamilelikte hem bebeğin hem annenin sağlığını olumsuz etkiliyor, hatta ölümcül sonuçlara bile neden olabiliyor. Örneğin kahvede aşırıya kaçmak, salam sosis gibi işlenmiş besinleri tüketmek, çok sıcak banyo yapmak gibi. Bu nedenle hamilelik başlar başlamaz, hatta birkaç ay öncesinden hatalı alışkanlıklardan vazgeçmek yaşamsal öneme sahip. Acıbadem Maslak Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Tansu Küçük hamilelikte kaçınmanız gereken 10 alışkanlığı anlattı, önemli önerilerde bulundu.
1.Sigara ve alkol tüketmek
Hamilelik sırasında sigara içmek nikotin ve kanserojen maddelerin bebeğe geçmesine neden oluyor; bunun sonucunda da bebekte gelişme geriliği, düşük, erken doğum ve ölü doğuma yol açabiliyor. Her gün alkol almak ya da kısa bir süre içinde çok fazla alkol tüketmek de bebek için tehlike oluşturuyor. Örneğin, yüzde anormallikler, gelişim yavaşlığı gibi çeşitli belirtileri olan fetal alkol sendromuna neden olabilmesi gibi.
2.Kahvede aşırıya kaçmak
Kahve anne adayında kan basıncını ve nabız atış sayısını artırıyor. Hamilelikte zaten artan bu değerler kahve ile daha da abartılı hale gelerek sorun oluşturabiliyor. Aynı uyarıcı etki bebekte de oluşuyor ve bebeğin uyku düzeni daha anne karnında iken bozuluyor. Ayrıca bebeğin idrar miktarı artıyor ve sıvı kaybı gelişebiliyor. Bu gibi sorunların önüne geçmek için kahve tüketimini kısıtlayın, içecekseniz dekafeinize olanları tercih edin. Asitli içeceklerden, sizde mide yanmasını artıracağı için kaçının. Kolalı içeceklerde de kafein olduğunu unutmayın, dolayısıyla kahve çin yapılan uyarılar bunlar için de geçerli.
3.Hatalı beslenmek
Kılıç balığı, orkinos, köpek balığı gibi büyük deniz hayvanlarının etlerinde civa oranı daha fazla oluyor. Bu da ağır metal zehirlenmesine yol açabiliyor. Başlangıçta pek belirti vermeyen bu durum ileride kansere kadar giden sonuçlar doğurabiliyor. Küçük balıkları ve diğer balıkları yemeyen balık etlerini tercih edin. Ayrıca salam, sosis gibi işlenmiş besinlerden de kaçının. Bunlar nitratlar gibi toksik madde içermeleri nedeniyle bebek için risk yaratıyor. Çiğ yenmeleri de etle geçebilecek toksoplazma gibi hastalıklar açısından tehlike oluşturuyor .
4.Çok sıcak banyo yapmak
“Çok sıcak banyo yapmak, buhar odaları ve saunalar tehlikeli olabiliyor.” uyarısında bulunan Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Tansu Küçük, “Örneğin tansiyonunuz düşebiliyor, bayılma riskiniz oluyor ve bebekte bu tansiyon düşmeleri sırasında kan akımı azalıyor. Bu süre uzarsa spastik bebek riski artıyor. Bu nedenle banyo suyu sıcaklığının 37 dereceyi geçmemesi gerekiyor. ”
5.Bol şekerli veya tuzlu besinler tüketmek
Hamilelikte plasentadan salgılanan HPL (insan plasental laktojen hormon) nedeniyle şeker yükselmesine zaten bir eğilim oluyor. Bunun asıl nedeni ise bebeğe sürekli şeker sağlamak ve beslemek. Diyabetik annelerde zaten yüksek olan şeker HPL etkisiyle daha da yükseliyor ve diyabetik komaya kadar giden sonuçları gelişebiliyor. Bol şekerli gıda ile beslenmek bu riski artırıyor. “Bol tuzlu beslenmek de hipertansiyonu artırıcı bir rol oynuyor” diyen Prof. Dr. Tansu Küçük sözlerine şöyle devam ediyor: “Hipertansiyon preeklempsi tablosunu oluşturarak anne ve bebeğin hayati tehlike altına girmesine neden oluyor. Bu yüzden hamilelik döneminde de tuz tüketimi miktarı 5 gramı geçmemeli. Doğrudan tuz alımı dışında, örneğin peynir, zeytin, turşu, kuruyemiş ve salamura gibi tuzlu gıdalara da dikkat edilmeli.”
6.Bilgisayar ve cep telefonu kullanımına dikkat etmemek
Bilgisayar kullanımını kısıtlayın. Elektromanyetik radyasyon bebekte henüz çok iyi bilinmeyen bazı değişimlere sebep olabiliyor. Uzun saatler bilgisayara bakma pozisyonu sizin iskeletiniz için de zararlı olabiliyor; kas spazmları, lumbago gibi ani bel ağrılarına yol açabiliyor. Cep telefonu ile konuşma süresini günde 2 kez 5’er dakika ile sınırlandırın. Cep telefonlarını yakınınızda tutmayın, başucunuza koyarak uyumayın, şarja takmayın. Aksi halde batarya patlaması ve elektromanyetik radyasyon gibi fiziksel risklere maruz kalabiilirsiniz. Hem yaydığı dalgalardan korunmak hem de deliksiz iyi bir uyku için cep telefonunuzu kapatın.
7.İki kişilik yemek yemek
“Aylık kilo alımınız ne fazla ne de az olmalı” uyarısında bulunan Prof. Dr. Tansu Küçük şunları söylüyor: “Hedef kilonuzu doktorunuzla konuşun ve haftalık – aylık olarak kilonuzu kendiniz de takip edin. İstenenden fazla kilo almanız diyabet ve preeklempsi gibi hamilelik komplikasyonlarını artırabiliyor. Dolayısıyla günlük kalori alımınız 2900 kaloriyi geçmesin. İstenenden çok az kilo almanız da bebeğin gelişimini olumsuz etkileyebiliyor. Örneğin bebekte SGA (hamilelik haftasına göre küçük bebek) ve buna bağlı ileride nörolojik ve gelişimsel sorunlar, aşırı kısa boy gibi problemlerin görülme riski artıyor. Ayrıca hipertansiyon, kardiyovasküler ve serebrovasküler hastalık, insüline bağımlı olmayan diabetes mellitus gelişebiliyor.”
8.Hatalı spor yapmak ya da hareketsiz kalmak
Hatalı spor herşeyden önce iskelet sistemine zarar verebiliyor. Kas spazmları, hatta kas kopmaları ve kemik kırıkları bile gelişebiliyor. Bu nedenle iyi bir antrenör ile çalışmak, daha sonra tek başına spor yapmaya başlamak gerekiyor. Spor ne gereğinden az ne de gereğinde fazla olmalı. Çünkü gereğinden fazla spor erken doğuma bile sebep olabiliyor. İdeal spor herkese göre değişmekle birlikte kalp hızını yüzde 50 artıracak kadar olması yeterli geliyor. Bu da genellikle 30-40 dakika orta tempoda bir spor demek.
9.Özel bölge hijyenini hatalı uygulamak
Hijyenik kadın pedi doğal malzemeden üretilmiş, kokusuz ve renksiz olmalı. Çünkü perine bölgesi için yapılmış spreyler ve temzlik bezleri irritasyon yaratabiliyor. Yanlış perine hijyeni de vajinal enfeksiyon ve idrar yolları enfeksiyon riskini artırıyor. Bunun sonucunda da erken doğum olabiliyor. Ayrıca vajina içini yıkanmamalı, çünkü bu alışkanlık vajinanın asiditesini bozarak enfeksiyon ve erken doğum riskini artırabiliyor.
10.Yatak odasında çiçek bulundurmak
Yatak odanızda çiçek olmamalı. Geceleri kendileri de oksijen soludukları için çiçekleri diğer odalara almayı ihmal etmeyin. Aksi halde hipoksi, hipertansiyon ile baş ağrıları gibi sorunlar gelişebiliyor. Kurdele çiçeği ise formaldehiti yok ediyor ve bu sayede de zehirlenmelerden koruyor. Dolayısıyla evde bulunması önerilen bir çiçek.