Türkiye Psikiyatri Derneği Duygudurum Bozuklukları Bilimsel Çalışma Birimi Koordinatörü Prof. Dr. Ömer Aydemir, depresyonun dünyada en fazla yeti kaybı yaratan dördüncü hastalık olduğunu, 2020 yılında ise bunun ikinci sıraya yükseleceğini kaydetti.
Aydemir, her on erkek ve dört kadından birinin yaşamlarında en az bir kez depresyon hastalığına yakalanacağını söyledi. Aydemir, depresyonun gündelik moral bozukluğundan farklı olduğunu vurguladı. Her gündelik moral bozukluğunun depresyon olarak tanımlanmaması gerektiğini ifade eden Aydemir, yaygın görülen bir hastalık olan depresyonun etkili tedavi edilmesi durumunda sağlık sorunu olmaktan çıktığını dile getirdi. Buna karşın iyi tedavi edilemeyen depresyon hastalığının başka ruhsal bozukluklara da neden olabileceğini belirten Aydemir, 2010 yılı başında yayımlanan bir çalışmaya göre toplumların yüzde 8-10’unda depresyon görüldüğünü söyledi.
Tedavi edilmeyen depresyonda intihar ile tamamlanmış intihar riskinin yüzde 15 olduğuna dikkati çeken Aydemir, ”Bunun dışında depresyon hastaları yaşam içindeki aktivitelerini sürdüremezler ve iş, aile, sosyal yaşamları olumsuz etkilenir” diye konuştu.
ABD’DE YAPILAN BİR ARAŞTIRMA
ABD’de yapılan bir araştırmaya göre, depresyon hastalarının yarısının hiçbir tedavi almadığına işaret eden Aydemir, tedavi alanların ise ancak yüzde 21’ine etkili tedavi uygulandığını söyledi.
Antidepresan ilaç tedavilerinin etki göstermedikleri yönünde bir tartışma olduğunu dile getiren Aydemir, bu ilaçları yüceltmenin ya da değersizleştirmenin doğru olmadığını söyledi.
Aydemir, antidepresanların depresyon hastalığında başarıyla kullanıldığını ve yüzde 80’lere varan yüz güldürücü sonuçlar alındığını da kaydetti.