Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatri Öğretim Üyesi ve Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği Kayseri Şube Başkanı Prof. Dr. Mehmet Akif Özdemir, topraktaki mevcut uranyumun zamanla radon gazı ürettiğini, oluşan radon gazının ise tek katlı evlerde tabandan içeri sızarak kişide akciğer kanseri riskine yol açtığını kaydetti.
Pediadri Öğretim üyesi ve Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Dernği Şube Başkanı Prof. Dr. Mehmet Akif Özdemir, günümüzde kanserin teşhis imkanı arttığı gibi, görülme sıklığının da buna paralel çoğaldığını söyledi.
Prof. Dr. Özdemir, "Kanser, yüzde 20’si genetik, yüzde 80’si ise çevresel etkenler ile, kanserojen maddelerin tüketiminden meydana gelen hastalıktır. Sebze ve meyvelere dayalı beslenme, kansere yakalanma riskini azaltmakta. Buna daha aktif bir hayat ve temiz çevreyi ekleyebiliriz. Kansere yol açan kanserojen dediğimiz maddeler hemen bugünden yarına kanser yapmazlar. Belirli zaman aralığı sonrası vücutta genetik merkezleri bozarlar. Bu da bazen 10 yıl, bazen 20, bazen de 30 yılı bulur. O yüzden mümkün olduğu kadar kanserojen madde içeren gıdalardan kaçınmalı, radyasyon yayan cihazlardan ve ortamlarından uzak durmalıyız" dedi.
Gelişmiş ülkelerde kanser nedeni olarak bilinen ve önlemi de alınan radon gazının tek katlı müstakil evlerde yol açtığı tehlikeye de dikkat çeken Özdemir, "ABD’de yapılan çalışmalarda her yıl tahminen evlerdeki radon gazına maruz kalınmasıyla ilişkili 20 bin kişinin akciğer kanseri nedeniyle öldüğü sonucunu ortaya koymakta. Bundan dolayı da ABD ve bir çok gelişmiş ülkede evlerde düzenli olarak radon düzeyine bakılmakta. Evin temeline bir havalandırma sistemi kurularak, radon düzeyi düşürülmekte. Ülkemizde ise böyle bir önleme, bir çalışmaya rastladığımız söylenemez" diye konuştu.