Davranış bilimleri ve sağlık alanında birçok ilke, önemli projelere imza atan, beyin hastalıklarının tanı ve tedavisinde çığır açan çalışmaları yürüten Üsküdar Üniversitesi ve NPİSTANBUL Hastanesi eğitim-sağlık alanında sunduğu hizmetlerini uluslararası arenaya taşıyor. Bu kapsamda ilk girişimini Almanya’nın Köln kentinde gerçekleştiriyor.
Almanya’da yaşayan vatandaşlarımız için davranış bilimleri alanında eğitim ve sağlıkta danışmanlık vermek üzere Eylül ayında merkezini faaliyete geçirmeye hazırlanan üniversite ve hastane “Yeni gençliğe yeni çözümler” eğitim ve sağlıkta küreselleşme hedefiyle ilk olarak Almanya’da basın mensuplarıyla bir araya geldi.
Köln Kenti’nde Antik Hotel Bristol’daki basın toplantısına çok sayıda yerel ve ulusal basın temsilcisi katıldı. Üsküdar Üniversitesi ve NPİSTANBUL Hastanesi’nden heyet çalışmalar hakkında basın mensuplarına bugüne kadar yaptıkları ve Almanya’da hedefledikleri çalışmaları anlattı.
Hem Türkiyeli hem Almanyalılar için buradayız
Avrupa’da yaşayan Türkiyelilere hem eğitim hem de sağlık alanında danışmanlık hizmeti sunmak üzere Köln’de bir merkez açmak üzere çalışmalarının devam ettiğini belirten Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Üsküdar Üniversitesi ve NPİSTANBUL Hastanesi olarak Almanya’da varlık göstermeye karar verdiklerini kaydetti. “Hem Türkiyeli vatandaşlarımız hem de Almanyalılar için buradayız” diyen Prof. Dr. Tarhan, üçüncü nesil üniversitelerde ARGE, toplumu bilgilendirme ve akademik bilginin endüstrileşmesinin de önemli olduğunun altını çizdi. Bunun için de globalleşmek gerekiyor vurgusu yapan Tarhan, “Biz bu amaçla buradayız, hedefimiz bir mükemmellik merkezi oluşturmak…” diye konuştu.
Diğer üniversitelerle işbirliği yapacağız
Prof. Dr. Tarhan, şunları söyledi:
“Eylül ayında hizmete girecek olan merkezimiz, eğitim ve sağlık alanında küreselleşme adına bizim için önemli bir adım olacak. Köln, stratejik öneminin dışında Türkiyeli nüfusunun yoğun olduğu bir bölge. Ayrıca bir üniversite kenti. Bu kentte teknik, spor ve medya gibi farklı alanlarda eğitim veren 30 civarında saygın üniversite bulunuyor. Bu üniversiteler kendilerine eş değer kalitedeki eğitim kurumlarıyla eğitim alanında işbirliğine gidiyorlar. Üsküdar Üniversitesi olarak Köln ve yakın çevresindeki saygın üniversitelerle işbirliğine gidecek bir donanıma sahibiz. Bu bağlamda öğrenci değişimi, staj, özel sertifika programlarının uygulanması gibi hususlarda işbirliklerimiz olacak” dedi.
Aile birliğinin korunmasını hedefliyoruz!
Prof. Dr. Tarhan, Almanya’daki vatandaşlarımızın yaşadığı sorunları çözmelerine katkıda bulunmak amacıyla böyle bir merkez kurmaya karar verdiklerini belirterek “Biz Türkiye’de ne yazık ki Alman eğitim sisteminin mağdurları ile karşı karşıya kalıyoruz. Hastanemize tedaviye geliyorlar. Almanya’da maalesef kültür ayağını yok sayan bir sistem var. Zekası normal olan çocuklar Almanya’da zeka geriliği olan çocuklar statüsünde değerlendirilerek eğitim görüyor. Burada hem Türkiye hem Almanya kültürünü bilen psikologlara ihtiyaç var. Başta aile birliği, evlilik ve anne baba okulu konulu eğitimler vermek istiyoruz. Bunlar sertifikalı programlar olacak. Maksadımız kendi kültürümüzden yola çıkarak aile birliğinin korunmasına destek vermek” diye konuştu.
Kültürümüzü tanıyan uzman hekimin tedavisi etkili oluyor
Almanya’da özellikle psikiyatri ve psikoloji alanlarının Türkiyeli vatandaşlarımıza yönelik tedavide yetersiz kaldığına dikkat çeken Prof. Dr. Tarhan, şöyle konuştu:
“Sağlık alanında da kişinin kendini en kolay ve doğru şekilde ifade etmesi dolayısıyla ana dilini kullanması büyük farklılık oluşturuyor. Özellikle psikoloji gibi danışanın sorununu en iyi şekilde ifade edebilmesi gereken alanlarda bu bir kat daha önemli. Dil sorunu nedeniyle Almanya’da özellikle psikiyatri ve psikoloji alanlarında vatandaşlarımıza yönelik tedavide yetersizlik problemleri yaşandığını biliyoruz.
Zira kültürümüzü yakından bilen ve hastalarımızın dini veya kültürel hassasiyetlerini de tedavi unsuru olarak değerlendirebilen uzman hekimlerin sayısı son derece yetersiz. Psikolojik hastalıkların kalıcı tedavilerinde dil kadar önemli bir başka unsur da kültürel yakınlıktır. Geleneksel aile yapımızı bilmeyen bir Alman hekimin, Türkiyeli bir hastanın ailevi sorunlardan kaynaklanan rahatsızlıklarına çözüm sunmakta sıkıntılar yaşaması son derece doğaldır. Ancak bu durum kalıcı tedaviyi mümkün kılmamanın yanı sıra, tedavi sürecini de uzatacağından hastalıkların kronikleşmesine ve masrafların artmasına yol açacaktır.”
Almanya’daki vatandaşlarımıza gençlerine önemli bir alternatif
Almanya’da eğitim sisteminden kaynaklanan birtakım engellere ne yazık ki vatandaşlarımızın daha fazla takılabildiğini belirten Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Öğretmenlerin yanlı tutumu, önyargılar, dil sorunu ya da Türkiyeli çocuklardaki motivasyon noksanlığı gibi etkenler çocuklarımızın üniversiteye hazırlayan sınıflara, Abitur’a ulaştırmayabiliyor. Biz bu kesime bir alternatif sunmaya çalışacağız. Diğer yandan Türkiye’de yaşamak ve çalışmak isteyen Almanya’daki gençlerimizin sayıları giderek artıyor.
Bu kesim hem üniversite yıllarında Türkiye’yi yakından tanımak, Türkçelerini geliştirmek ve ülkemiz toplumuyla kaynaşabilmek için Türkiye’de üniversiteleri tercih ediyorlar. Üniversite okumak istemeyen veya okuyamayan ikinci ve üçüncü kuşak gençler var. Kendilerini ifade edemediklerini gördük. Onlara da eğitim vermek istiyoruz. Üsküdar Üniversitesi olarak Avrupa’daki bir çok üniversiteden daha kaliteli bir eğitim verdiğimizi de vurgulamak isteriz.” diye konuştu.
En büyük sorunları ana dilden uzaklaşmak!
Almanya’daki gençlerin en büyük sorununun ana dillerinden uzaklaşmaları olduğunu belirten Prof.Dr. Nevzat Tarhan, “Merkezimiz bir temsilcilik görevi üstlenecek. Burada özellikle Almanya’da doğup büyüyen yeni kuşakların Türkçe eğitim imkanlarından yararlanmasını sağlamayı hedefliyoruz. Çünkü evrenselleşmeden önce yerelleşmenin önemine inanıyoruz. Evrensel olarak var olabilmek için bireyin önce kendi dilini ve kültürünü iyi öğrenmesi gerekiyor. Anadil insanların doğuştan elde ettikleri bir zenginliktir. Ne yazık ki bu zenginliğin farkına pek varılmıyor. ‘Almanya’da yaşıyoruz, Almanca daha önemli’ diye düşünülüyor. Elbette Almanca şart ama bu anadilimizi ihmal etmek için bir gerekçe değil. Kendine güvenen bir nesil yetiştirmek istiyorlarsa Türkçeyi ihmal etmemeliler. Üsküdar Üniversitesi bu anlamda da önemli bir katkı sağlayacak” dedi.
Yaşam ve iletişim becerisi kazandırıyoruz
Prof.Dr. Nevzat Tarhan, Üsküdar Üniversitesi’nde pozitif psikoloji eğitimi de verildiğini belirterek öğrencilere yaşam ve iletişim becerisi kazandırmayı amaçladıklarını ve Almanya’daki Türkiyeli gençlerin de bu olanaktan yararlanmasını hedeflediklerini anlattı.
Üsküdar Üniversitesi’nin ABD Başkanı Obama’nın 2013’te başlattığı Beyin İnisiyatifi Projesi’nde yer aldığını hatırlatan Prof.Dr. Tarhan, “Bu kapsamda beyin hastalıkları üzerine bilimsel çalışmalar yürütüyor, uluslararası projelerin içinde yer alıyoruz. Türkiye’nin Beyin Üssü olmak ve beyin alanındaki hastalıkların tedavisine yönelik çözüm üreterek dünyaya bilim ihraç eden üniversite olma hedefini taşıyoruz. Teknolojiyi yakından takip eden tekno girişimci bir üniversite olmanın yanı sıra geleneksel değerleri de önemseyen, sadece akademik başarı değil “iyi insan” yetiştirme hedefi ile eğitim sunuyoruz” diye konuştu.
Sosyal hayata entegrasyonda yardımcı olacağız
Üsküdar Üniversitesi ve NPİSTANBUL Hastanesi olarak bağımlılıkla mücadele alanında çalışmalar yürüttüklerini de hatırlatan Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Bu alanda bilgilendirme amaçlı çalışmalar yapmayı planlıyoruz. Burada yaşayan vatandaşlarımızın sosyal hayata entegrasyonda karşılaştıkları sorunlar konusunda rehabilitasyon hizmetleri vermeyi hedefliyoruz. Burada yasayan Türkler kendi değerlerini koruyarak entegre olmalılar. Biz bu anlamda danışmanlık hizmeti vermek amacıyla buradayız. Alacağımız bildirimlere göre hizmetlerimizi arttırabilir ve çeşitlendirebiliriz” dedi.
Türkiye’nin Beyin Hastanesi…
Toplantıda Üsküdar Üniversitesi ve NPİSTANBUL Hastanesi Mütevelli Heyeti Başkanı Furkan Tarhan da NPİSTANBUL Hastanesi çalışmaları hakkında bilgi verdi. Yeni açılacak hastane ile birlikte beyin hastalıkları alanındaki en yetkin ve uzman hastane olarak Brain Hospital (Beyin Hastanesi) hizmetini sunacaklarını belirtti.
NPİSTANBUL Hastanesi’nin Türkiye’de kendi alanında bir özel dal hastanesi olduğunu belirten Furkan Tarhan, “Vatandaşlarımızın en iyi sağlık hizmetlerine en doğru kanaldan ulaşarak sağlıklarına kavuşmalarını sağlamak en büyük arzumuz. NPİSTANBUL Hastanesi olarak alanımızda iddialıyız. Psikoloji, Nöroloji, Davranış Bilimleri, Bağımlılık gibi beyin hastalıkları ve ruh sağlığı alanında Türkiye’nin en iyi uzmanları ile çalışıyoruz. Alzheimer, otizm, şizofreni, depresyon, parkinson ve bağımlılık gibi beyin hastalıklarının tedavisinde iddialıyız. Hasta memnuniyetinde son altı aya baktığımızda yüzde 96 memnuniyet değerlendirmesi aldık.
Ayrıca Dünyanın en büyük ve prestijli sağlık akreditörü olan JCI (Joint Commission International) akreditasyon belgesine sahibiz. Bu akreditasyon dünya üzerinde Amerika dışında bizim de dahil olduğumuz sadece 3 hastaneye verilen özel bir belge… Nöropsikiyatri alanında uluslararası standartların üzerinde tanı ve tedavi hizmeti sunuyoruz. Şu anda 7 bin metrekarelik kapalı alanı olan 50 yatak kapasiteli hizmet veren hastanemiz kısa bir süre sonra açılışını yapacağımız yeni bina ile birlikte 250 yataklı kapasiteye ulaşacağız. NPİSTANBUL Hastanemiz ile acil psikiyatrik hizmet, psikoacil ambulans, düşünce teknolojisi ve beyin ‘Check Up’ı ile bir çok yeniliği ülkemize kazandırdık.
Hastalarımızın güvenliği ve konforu bizim için çok önemi… 15 yıllık tecrübemizle ve alanında en iyi uzmanlardan oluşan güçlü kadromuz ile beraber kişiye özel tedavi yöntemleri sunuyoruz. Alkol ve madde bağımlılığında Türkiye’nin bu alanındaki en iyi uzmanları ile çalışıyoruz. Hastanemiz AMATEM temsilciliğini alan ilk özel dal hastanedir. Yeni binamız hizmete girdiğinde bu binada beyin cerrahisi ve beyin hastalıkları ile ilgili tedavilere yoğunlaşırken; eski binamız AMATEM olarak hizmet vermeye devam edecek” diye konuştu
Almanya’daki toplantıda Üsküdar Üniversitesi ve NPİSTANBUL Hastanesi heyeti olarak; Rektör Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Mütevelli Heyeti Başkanı Furkan Tarhan, İDER Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Fırat Tarhan, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Konuk, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Zelka, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Haydar Sur, Rektör Danışmanı/ Tasavvuf Araştırmaları Enstitüsü Prof. Dr. Mahmud Erol Kılıç, Rektör Danışmanı/PAMER Müdürü Doç. Dr. Merve Kavakçı, Rektör Danışmanı/ÖYEMER Müdürü Halide İncekara, Genel Sekreter Selçuk Uysaler, Uluslararası İlişkiler Direktörü Emre Üçsular, NPİSTANBUL Hastanesi Kurumsal İletişim Yöneticisi Simge Yıldırım Yurğa ve Almanya Temsilcisi Öznur Özcan Yıldırım yer aldı.
Öte yandan Almanya Köln’de kurulacak merkezde gezi ve incelemelerde bulunan heyet daha sonra Diyanet İşleri Türk İslam Birliği Merkezi’nin (DİTİB) düzenlediği organizasyonlar kapsamında gerçekleştirilen iftar yemeğinde bulundu. Yemeğin ev sahipliğini Üsküdar Üniversitesi ve NPİSTANBUL Hastanesi üstlendi.
Üsküdar Üniversitesi ve NPİSTANBUL Hastanesi heyeti iftar yemeğinde yaklaşık 2 bin davetliye de çalışmaları hakkında bilgi verdi. Üsküdar Üniversitesi Rektörü ve NPİSTANBUL Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Nevzat Tarhan ile beraberinde her iki kurumun yöneticileri Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti Başbakanı Hannelore Kraft, bakanları, milletvekilleri ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri ile birebir temaslarda bulundu.