Dokunduğu hayatları iyileştirmek için tutkuyla çalışan Abdi İbrahim, 16 Kasım Dünya KOAH Günü’nde hastalığa dikkat çekmek amacıyla çeşitli uyarılarda bulunuyor.
KOAH olarak da bilinen Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı, ilerleyici, tam olarak geri dönüşü olmayan fakat uygun tedavilerle durdurulabilen kronik akciğer hastalığıdır. KOAH’ta zararlı toz, gaz ve parçacıklar hava yollarında ve akciğerlerde iltihaba neden olur ve hava yollarını daraltır. KOAH hastaları kronik bronşit, amfizem, öksürük, balgam ve nefes darlığı şikayetlerine sahiptir.
KOAH hastalığında solunum yolları daraldığı için alınmış nefes tamamen geri verilemez. Normal solunumdan daha fazla hava akciğerlerde kalır ki bu duruma ‘hava hapsi’ denir. Bu olay bir sonraki nefes alımını güçleştirir ve hastada nefes darlığına yol açar. Nefes darlığı, hastaların en fazla yakındığı semptomdur. Merdiven çıkma, tuvalete gitme hatta sadece öne eğilmeyle bile hastada nefes darlığı oluşabilir.
KOAH genellikle 40 yaş sonrası ortaya çıkar. Türkiye’de 40 yaş üstü her 5 kişiden 1’inde KOAH görülmektedir. 10 KOAH hastasının ise sadece 1’i doktora başvurmaktadır. Sigara içen kişiler öksürük ve balgam şikayetlerinin sigara kaynaklı olduğunu düşünerek kanıksarlar ve KOAH riskini bu nedenle göz ardı ederek doktora başvurmazlar. Bu sırada KOAH ilerlemiş bir hal alabilir.
Sadece sigara mı KOAH’a neden olmaktadır?
KOAH’ın en sık nedeni sigara içimidir. Pipo, puro, nargile ve diğer tip tütün kullanımları da KOAH gelişimine sebep olur. Ayrıca sigara dumanına maruz kalma (pasif içicilik), tozlu, dumanlı iş yerlerinde çalışmak ve hava kirliliği de KOAH gelişiminde önemli risk faktörleridir. AS-KO çalışması çocukluktan itibaren sigara dumanına maruz kalan pasif içicilerde KOAH gelişme riskinin %65 olduğunu göstermiştir.
KOAH tehlikeli bir hastalık mıdır?
Küresel Hastalık Yükü Çalışması verilerine göre KOAH yılda 2,9 milyon ölüme neden olmaktadır. KOAH, günümüzde dünyada 4. ölüm nedeni, bulaşıcı olmayan hastalıklar içinde 3. ölüm nedeni haline gelmiştir. “Breathe” çalışmasına göre ülkemizde yaklaşık 3 milyon KOAH hastası bulunmaktadır. KOAH maliyetli ve hayat kalitesini olumsuz etkileyen kronik bir hastalıktır.
KOAH tanısı nasıl konur?
Risk faktörlerine maruziyet öyküsü olan ve öksürük, balgam, eforla nefes darlığı çeken hastalarda tanı, solunum fonksiyon testleri ile konur. Solunum fonksiyon testleri (SFT) herhangi bir sağlık kuruluşunda spirometre cihazıyla yapılır. Spirometre, akciğerlerin ne kadar etkin ve hızlı boşaldığını ölçer. Spirometre cihazı kişinin nefes ile çıkarabildiği hava miktarı ve bunun için harcanan zamanı ölçerek akciğer kapasitesini değerlendirebiliyor. Kan basıncı ölçümü hipertansiyon tanısında ne kadar değerliyse, solunum fonksiyon testleri de KOAH tanısında o oranda önemlidir.
KOAH tedavisi nasıl yapılır?
Tedavide ilk yapılması gereken kişinin sigarayı bırakmasıdır. Bunun dışında, zararlı toz ve dumandan uzak durulması, grip ve zatürre aşılarının yapılması, yeterli fiziksel aktivite tedavide önemli rol oynar. Nefes kapasitesinin ve kondisyonun iyileştirilmesi için haftada en az beş gün, günde 30 dakika yürüyüş, önerilen fiziksel aktivitedir. Nefes kapasitesinin artırılması KOAH tedavisinde nefes yoluyla alınan ilaçların daha etkin bir şekilde akciğerlere gönderilmesini sağlar. KOAH tedavisinde nefes yoluyla alınan ilaç tedavilerinin düzenli ve doğru kullanılması, hastanın kontrollerini aksatmaması ve doktor kontrolünde tedavilerini sürdürmeleri önemlidir.