Yanlış oturma pozisyonu, uzun süre hareketsiz şekilde oturma, bel bölgesindeki kasların omurlara daha fazla basınç uygulamasına bağlı bel ağrısına yol açıyor.
Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Ali Kemal Erdemoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gripten sonra en sık rastlanan sağlık sorunları arasında bel ağrısının geldiğini belirterek, bunun toplumun yüzde 80’inde görüldüğünü ve kişinin yaşam kalitesini önemli ölçüde düşürdüğünü söyledi.
Gripten sonra en sık görülen sağlık sorunu olan bel ağrısının, kesinlikle ciddiye alınması gerektiğini vurgulayan Erdemoğlu, “Bel ağrısının bilinen en temel sebebi, yanlış oturma pozisyonlarıdır. Uzun süre hareketsiz bir şekilde oturmak, bel bölgesindeki kasların omurlara daha fazla basınç uygulamasına neden oluyor. Bu yüzden masa başında çalışanlar, hareket etme olanağı bulunanlardan daha büyük risk altındadır” dedi.
Erdemoğlu, bel ağrısının tedavi edilmediğinde ve ağrıya yol açan nedenler ortadan kaldırılmadığında sorunun kronikleştiğini ifade ederek, bu durumun tedavi sürecinin de uzamasına yol açtığını bildirdi. Bu nedenle, ofiste çalışanların gün içinde basit önlemler alması gerektiğinin altını çizen Erdemoğlu, kadınlarda duruş bozukluklarına ek olarak yüksek topuklu ayakkabı tercihinin de ağrıların artmasında etkili olduğunu söyledi.
Önlem alındığında ağrıların yüzde 50’si 2 haftada geçiyor
Erdemoğlu, sorunun hastanın durumuna göre değişmekle birlikte istirahat, bilinçlendirme eğitimi, ilaç tedavisi ya da fizik tedavi ile ortadan kaldırılabileceğini belirterek, gerekli görülmesi durumunda cerrahi müdahale yapılabildiğini anlattı. Cerrahinin, ilaç ile iyileşmeyen ağrı söz konusu olduğunda ya da hastanın sinirlerini etkileyerek yürümesini zorlaştıran özel durumlarda söz konusu olduğunu söyledi.
Erdemoğlu, gerekli önlemlerin alınması durumunda, ağrıların yüzde 50’sinin 2 hafta içinde, kalan yüzde 50’sinin ise 6 hafta içinde azalarak geçtiğine dikkati çekti. Bu sürede hala azalmayan bel ağrısının kronikleştiğini ifade eden Erdemoğlu, “Bunun dışında böbrek, mide, safra kesesi gibi başka organlardaki hastalıkların habercisi olabiliyor. Şikayeti devam eden hastaların mutlaka hekime başvurması gerekiyor” uyarısında bulundu.
İş stresi bel ağrısını tetikliyor
Bel ağrılarında duruş bozukluklarının yanında iş stresinin de önemli bir etken olduğunu vurgulayan Erdemoğlu, “Bel ağrısı vakalarının ortalama yüzde 30’u stres kökenli. Stres, fiziksel olarak yapılan hatalarla birleşince bel ağrısı sonu doktorda biten bir hastalığa dönüşüyor. Bu yüzden özellikle işyerinde krizlere kapılmadan sakin çalışmak, düzgün nefes alıp vermek, kasların istemsiz kasılmasına olabildiğince engel olmak gerekiyor” dedi.
Erdemoğlu, tedavi sürecinde gerekli görülmesi halinde hastanın gerginliğinin azaltılması ve uyku bozukluklarının giderilmesi gerektiğini de belirterek, masa başında çalışırken dikkat edilmesi gerekenleri şöyle sıraladı:
“Çalışırken dik durulmalı ve sırtın sandalyenin arkasına yaslanmasına özen gösterilmeli, belin kavisli duruşunu destekleyen yastık kullanılmalı, bilgisayar ekranına çok uzak çalışılmamalı ve ekran açısı göz hizanızda tutulmalı, çalışırken baş dik, bel ve kalçanın arka kısmı destekli, köprücük kemikleri yere paralel tutulmalı, otururken kalça ve dizlerin 90 derecelik açı ile durduğuna dikkat edilmeli.
Sert, kol konacak yeri olan, arkalığı en az omuz hizasına kadar gelen ve beli destekleyen sandalyeler tercih edilmeli, her yarım saatte bir kısa süreli de olsa ayağa kalkılmalı ve yürünmeli, öğle aralarında kısa yürüyüş yapılmalı, çok yüksek topuklu ayakkabılar giyinmekten kaçınılmalı ve hareketsiz geçen günün ardından kaslarını güçlendirmek için egzersiz yapılmalı.”