Kişi ve kurumlar, son günlerde gündemi önemli oranda işgal eden ve ciddi kaygıya yol açan domuz gribi salgınına karşı önlem almayı hızlandırdı.
H1N1 virüsünün yayılmasını engelleme yöntemlerinden biri olan ve özellikle Japonya’da tercih edilen ”hijyenik maske” satışlarında patlama yaşanırken, Türkiye’deki üreticiler, talebi karşılayamaz duruma geldi.
Kimya firmaları tarafından hastanelere sunulan dezenfektanların, bireysel kullanıcılara da satışında ciddi oranda yükselme gözlenirken, vitamin içeren meyve ve sebze ürünlerinin tüketimi ve aktarlarda grip önleyici bitkisel ürünlerin satışı arttı.
Gün içerisinde çok sayıda insanın ziyaret ettiği banka şubeleri ile alışveriş merkezlerinde de, virüsün yayılmasına karşı, kurumsal anlamda ve müşteri bazında çeşitli hijyen önlemleri alınıyor.
Hijyenik sarf malzemeleri üreten Bonmed Sağlık Ürünleri ve Makine Sanayi Ticaret Limited Şirketi Satış Müdürü Nihat Uludaş, domuz gribi dolayısıyla maske satışlarında yüzde 200-300 artış yaşandığını, maske talebinin karşılanamadığını söyledi.
Yurt içinden ve yurt dışından yoğun talep aldıklarını dile getiren Uludaş, ”Kapasite artırımına gitmemize rağmen malzeme yetişmiyor. Son 20-25 gündür evlerden bile arıyorlar. Mevcut müşterilerimizin taleplerine bile yetişmekte zorluk yaşıyoruz” dedi.
Perakende bazında maske fiyatlarının arttığını, ancak toptan satışlarda artış söz konusu olmadığını ifade eden Uludaş, 2-3 misli fiyat teklif edenler bile olduğunu söyledi.
PİYASADA AMBALAJ VE ALKOL KALMADI
Norm Kimya Genel Müdürü Ömer Yeniay ise dezenfektan satışlarında artış gözlendiğini ve özellikle jel formundaki alkol bazlı el dezenfektanı satışının yoğun olduğunu bildirdi.
Sattıkları ürünlerin tümünü hastanelere sunduklarına ancak, domuz gribi nedeniyle bireysel kullanıcılarda artış gözlendiğine dikkati çeken Yeniay, ”Ufak ambalajlarda, 50 cc, 80 cc, 100 cc’de önemli artış kaydediliyor, kapasite doldu’‘ dedi.
Yeniay, piyasada şu anda ambalaj bulunmakta zorlanıldığını, alkol bulunamadığını ve fiyatların artığını, farklı alkoller kullanıldığını kaydederek, üretim yapan firmaların kapasite raporu olması gerektiğini ancak oluşan pazar nedeniyle kimsenin belgeye bakmadığını söyledi.
Ömer Yeniay, pazarlama kadrolarının bir bölümünü, ”para ile bakteri transferi” konusuna yönelik çalışmalara ayırdıklarını da ifade etti.
Dezenfektan alırken, tüketicilerin dikkat etmesi gereken noktalara değinen Yeniay, şu bilgileri verdi:
”Kullanılan ürünün yüzde 70’i alkol olmak zorunda. Herkes bu konuda bu kadar hassasiyet göstermiyor. Tüketici, üretici firmanın belgelerine bakmalı. Firmanın, Sağlık Bakanlığı Üretim İzin Belgesi ve Dermatolojik Test Raporu olması gerekiyor. Ayrıca, ürününün etiketini basan firma ve ürünün güvenilirliği önemli.”
BANKA ŞUBELERİNDE PERSONEL VE MÜŞTERİLER İÇİN DEZENFEKTAN
HSBC Genel Müdürlük binaları ve şubelerinde hijyen ürünlerinin kullanılabileceği el dispenserleri yerleştirilerek, personel ile banka müşterilerinin bu ürünleri kullanması sağlanıyor.
Özellikle para ile muhatap olan şube personeli için antibakteriyel jeller satın alınırken, banka genelinde temizlik ve hijyen aktiviteleri de 2 katına çıkarıldı.
HSBC, grip salgınını tüm yönleriyle ele alırken, konuyla ilgili çalışma grubu oluşturdu. Kilit personelin uzaktan erişim yoluyla evlerinden çalışması planlandı ve yüzde 50 personelle çalışma düzeni hazırlandı.
Uzman bir hekimle çalışanı bilinçlendirme odaklı sunum yapılması için anlaşma yapan Banka, salgın seviyesinin yurt içinde yüksek seviyelere ulaşması durumunda, toplantılar, seminerler, eğitimlerin durdurulmasını planlıyor.
Banka, ayrıca H1N1 virüsü nedeniyle hastalanan personel ve oluşacak devamsızlıklar için takip ve rapor süreci geliştirdi.
BİNALARDA TAZE HAVA MİKTARI ARTIRILDI
Finansbank, tüm çalışanlarına Sağlık Bakanlığınca hazırlanan griple mücadele filmini izletip, öpüşme-el sıkma gibi fiziksel temasların engellenmesi gerektiği bilgisini verirken, binalarda çeşitli noktalara kişisel kullanım için dezenfektan spreyler yerleştirdi.
Hastalığa özel ek tedbir olarak, solunumla yayılıma karşı asansörlerin kapasitesi azaltıldı. Binalara taze hava üfleyen mekanik sistemler yeniden ayarlanarak, taze hava miktarı artırılıp, bina içi havanın daha sık dolaşımı sağlanıyor.
Denizbank, konuyla ilgili gelişmelerin, işyeri hekimleri tarafından takip edildiğini ve tüm çalışanların iç duyurular aracılığıyla bilgilendirdiğini belirtti.
Önlem olarak tüm binalarını ilaçlama yoluyla dezenfekte eden Banka, mevsimsel grip aşısının olunması yönünde çalışanları bilgilendirdi ve özel sağlık sigortası kapsamına aldı.
AKTAR ÜRÜNLERİNE AŞIRI RAĞBET VAR
Arifoğlu Baharat ve Gıda San. Ltd. Şti. Mısır Çarşısı Şubesi Satış Temsilcisi Cüneyt Gümüşova, domuz gribi nedeniyle yoğun ilgi yaşadıklarını, insanların gripten korunmak için bitkisel ürünlere aşırı rağbet gösterdiğini belirtti.
Gümüşova, ”İşlerimiz özellikle son 15 günde artış gösterdi. Satışlarda yüzde 50’ye varan artış var. En çok rağbet gören ürünler ıhlamur, ada çayı, zencefil, havlıcan, ebe gümeci, kuşburnu, ekinezya ve karanfil” dedi.
Ucuzcular Gıda Maddeleri Sanayicileri A.Ş Satınalma Müdürü Abdullah Koçyiğit de gelen 10 müşteriden 2-3 tanesinin ”Domuz gribinden korunmak için ne kullanabiliriz?” diye sorduğunu, en çok ekinezya, ıhlamur, tarçın, zencefil gibi bitkilerin satıldığını söyledi.
EL TEMASI OLAN YERLERE ANTİ-BAKTERİYEL KAPLAMA
Mesa Sağlık Hizmetleri Yöneticisi Dr. Mehmet Aydın da gelen talepler üzerine gittikleri kuruluşların firmaların ihtiyaçlarına uygun dezenfeksiyon işleri yaptıklarını, buralara danışmanlık verdiklerini söyledi.
Nanoteknoloji ürünleri kullandıklarını belirten Aydın, el temasının yoğun olduğu parmak izi cihazları, musluk, klavye gibi yerlere nanoteknoloji ürünü anti-bakteriyel koruyucu kaplama yaptıklarını, bu ürünün bakteri yoğunluğunu büyük ölçüde azalttığını kaydetti.
Aydın, ”Dünyada kısıtlı bir ürün. Japon menşeli Titanium Dioxide, 1 bir yıl boyunca bakteri yoğunluğunu azaltıyor. Türkiye’ye yetecek kadar ürün de yok. Ürün kıymetli olduğu için en kritik noktalarda kullanıyoruz” dedi.
Mehmet Aydın, Türkiye’de bütün uçakları kendilerinin dezenfekte ettiğini, ulaşım sektörünün dezenfeksiyonunu planlamaya çalıştıklarını, Tepe Nautilus, İstinye Park gibi alışveriş merkezlerine hizmet verdiklerini anlattı.
Türkiye’de domuz gribini önlemek için yapılan uygulamaların yanlış olduğunu, hastalığın yayılmasını önleyecek bir tedbir bulunmadığını da öne süren Aydın, ”Domuz gribine karşı uygulanacak en önemli önlem temizlik. Kesinlikle toplu taşıma araçlarına binen insanların bu dönem maske kullanması şart” diye konuştu.
GIDA YERLERİ DOMUZ GRİBİNE KARŞI TEDBİRLİ
Tüm Restoranlar, Lokantalar ve Tedarikçiler Derneği (TÜRES) Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Bingöl de lokantalar olarak domuz gribi ile ilgili özel bir çalışma yapmadıklarını ancak, bilinçli işletmelerin rutin aldıkları önlemler bulunduğunu söyledi.
Bingöl, ”Zaten personelin bulaşıcı hastalık taşıyıp taşımadığına ilişkin rutin muayenelerini dönemsel olarak yapılıyor. Gıda yerleri domuz gribine karşı tedbirli, hazırlıklı” dedi.
Bingöl, Sağlık Bakanlığı ile domuz gribine karşı eğitim yapmayı da düşündüklerini belirtti.