Düzenli egzersiz kansere ilaç gibi geliyor

Hastalıklar
Türkiye Kanser Enstitüsü Başkanı, Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Üyesi Prof. Dr. Ahmet Özet, kanserin önlenmesi ve tedavisinde egzersizin önemli rolü bulunduğunu belirterek, ‘Yaşam boyunca fiziksel...
EMOJİLE

Türkiye Kanser Enstitüsü Başkanı, Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Üyesi Prof. Dr. Ahmet Özet, kanserin önlenmesi ve tedavisinde egzersizin önemli rolü bulunduğunu belirterek, ‘Yaşam boyunca fiziksel açıdan aktif olmak özellikle kolorektal ve meme kanseri olmak üzere birçok kanser riskini azaltmaktadır.’ dedi.

Özet, düzenli egzersizin, kardiyovasküler hastalık, inme ve kanser gibi hastalık risklerini azalttığını söyledi.

Kanserin önlenmesinin yanı sıra tedavisinde egzersizin önemli rolü bulunduğunu ifade eden Özet, düzenli egzersizin kanser görülme sıklığını yüzde 40 azaltabileceğini belirtti.

‘Yaşam boyunca fiziksel açıdan aktif olmak özellikle kolorektal ve meme kanseri olmak üzere birçok kanser riskini azaltmaktadır.’ ifadesini kullanan Özet, düzenli egzersizin prostat, endometrium, akciğer, testis, over gibi kanser türlerinin de görülme düzeylerini önemli oranda azalttığını dile getirdi.

‘Egzersizin türü ve süresi de önemli’

Prof. Dr. Özet, egzersiz ve kanserden korunma arasındaki ilişkiyi sağlayan en önemli mekanizmalardan birinin, kilo kontrolü ve özellikle karın bölgesindeki yağlanmayı azaltmak olduğunu vurguladı.

Yağ dokusunun endojen östrojen ve testosteronun başlıca kaynağı olduğuna işaret eden Özet, bu hormonlardaki artışın meme ve prostat kanserleri için risk faktörü oluşturduğunu söyledi.

Kanserden korumada egzersizin türü, şiddeti ve süresinin de çok önem taşıdığına dikkati çeken Özet, tek seferde ve çok şiddetli egzersiz yapıldığında üretilen antioksidanın savunma sisteminin kapasitesini aşacağını kaydetti. Özet, bu nedenle kanser riskini azaltmak amacıyla kısa süreli, orta şiddetli egzersiz yapılması önerisinde bulundu.

‘Egzersiz kemoterapinin yan etkilerini de azaltıyor’

Egzersizin, tedavinin bir parçası olarak hayat kalitesini artırmak ve yaşam süresini uzatmak amacıyla kanser hastalarının rutin klinik bakımlarına eklenmesi gerektiğini kaydeden Özet, şöyle devam etti:

‘Kanser tanısından sonra yapılan düzenli egzersiz, hissedilen yakınmalarda azalma, psikolojik olarak iyi olma halinde artış ve çeşitli mekanizmalar aracılığında yaşam süresinde artış sağlamaktadır. Bu nedenle, düzenli egzersiz özellikle de kanser açısından yüksek riske sahip kişiler başta olmak üzere tüm popülasyonda desteklenmelidir.’

Özet, kanser tanısı sonrası verilen egzersiz reçetesinin, cerrahi sonuçları geliştirmede, radyasyon ve kemoterapiye bağlı yan etkilerle baş etmede, fiziksel işlevi sürdürme veya artırmada, yağ alımını ve kas ile kemik kaybını azaltmada da yararları olduğunu bildirdi.

Bulantı ve kusma, alışılmadık yorgunluk veya kas zayıflığı, dezoryantasyon, bulanık görme, baygınlık, solukluk, gece ağrısı veya yaralanmayla ilişkisi bulunmayan ağrı gibi bulgular olduğunda egzersizden kaçınılması gerektiğini belirten Özet, enfeksiyon riskinin arttığı durumlarda yüzme ve kalabalık salonlarda spor yapılmaması gerektiğini sözlerine ekledi.