Dikkat! düşmeyen ateşi ciddiye alın

Çocuk Sağlığı
Ateş, baş ve boğaz ağrısının yanı sıra yaygın vücut ağrılarıyla grip salgınının kendini gösterdiğini belirten  Uzm. Dr. Bekir Uygun, “Hastanın solunum sıkıntısı ve düşmeyen ateşi varsa; muh...
EMOJİLE

Ateş, baş ve boğaz ağrısının yanı sıra yaygın vücut ağrılarıyla grip salgınının kendini gösterdiğini belirten  Uzm. Dr. Bekir Uygun, “Hastanın solunum sıkıntısı ve düşmeyen ateşi varsa; muhakkak en yakın sağlık kuruluşuna başvurması gerekiyor. Çünkü bu hastalık için kullanılan ilaçlara ne kadar erken başlanırsa o kadar etkili olmaktadır. Geciken vakalarda ilacın etkisi azalmaktadır” dedi.

“HENÜZ, MEVSİM NORMALLERİ DÜZEYİNDE GÖRÜLÜYOR”

Son günlerde grip salgınıyla ilgili haberlerin çokça basında yer aldığını söyleyen Uzm. Dr. Uygun, “Ancak salgın konusunda bir takım yanlış bilgilendirmeler var. Avrupa’da; Fransa ve Almanya’da grip vakalarının kümelendiği yönünde bilgiler mevcut. Türkiye’de Sağlık Bakanlığı, S.B. İnfluenza Bilim Kurulu, Türkiye Hudut ve Sahiller Sağlık Müdürlüğü’nün verilerine göre Türkiye’deki grip olgu sayıları henüz mevsim normalleri düzeyinde görülmekte” ifadelerini kullandı.

“H3N2, DAHA ÖNCE KARŞILAŞMADIĞIMIZ BİR VİRÜS”

Grip tanısı konulan hasta sayısında son dönemde bir artışın olduğunun altını çizen Uzm. Dr. Uygun, “Fakat bu bir salgın düzeyinde değildir. Avrupa’daki salgının Türkiye’yi etkilemesi mümkündür. Türkiye’de bu yıl saptanan olguların yüzde 40’ının İnfluenza A, H1N1 (domuz gribi), yüzde 60’ına yakın bölümünü ise İnfluenza A H3N2 oluşturmaktadır. H3N2 daha önce karşılaşmadığımız bir virüstür ve bu hastalık H1N1’e göre daha ağır seyretmektedir” şeklinde konuştu.

“VİRÜS, 4 SAATE KADAR CANLI KALABİLMEKTE”

Hastalığın damlacık yoluyla bulaştığına vurgu yapan Uzm. Dr. Uygun, “Yüzeyler üzerinde etken virüs dört saate kadar canlı kalabilmektedir. Bu nedenle el hijyenine dikkat edilmesi, en çok elle temas edilen telefon, bilgisayar, masa, kapı kolu vb. gibi yerlerin temizliğinin sağlanması gerekmektedir. Hastalık belirtisi olan kişilerin en yakın hastaneye başvurmaları gerekmektedir. Zira hastalığa özgü ilaç tedavisi ilk 48 saatte uygulandığında etkili olmaktadır” ifadelerini kullandı.

“VÜCUT DİRENCİ DÜŞÜK HASTALARDA AĞIR SEYRETMEKTE”

Hastalığın klinik bulguları hakkında açıklamalarda bulunan Medical Park Antalya Hastane Kompleksi Dahiliye Bölümü’nden Uzm. Dr. Ezel Taşdemir ise, “Ateş, öksürük, boğaz ağrısı, genel vücut kırgınlığı ve bir kısım vakalarda bir gün kadar süren bulantı, kusma, ishal şeklinde seyretmektedir. Sağlıklı bireylerde ciddi klinik bulguların oluşma olasılığı düşüktür. Hastalık; astım, KOAH, diyabet, hipertansiyon, kalp yetmezliği, karaciğer ve böbrek yetmezliği gibi kronik hastalıklar ve vücut direnci düşük hastalarda ağır seyretmektedir” dedi.

“ELLER, MÜMKÜN OLUDUKÇA SIK YIKANMALI”

Medical Park Antalya Hastane Kompleksi Göğüs Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Evren Toprak ise; “Bu virüse bağlı olarak, geçmiş yıllarda gördüğümüz miktarda zatürree hastası görmekteyiz. Kişilerin gribe yakalanmaması için kişilere soğuktan korunmasını, vücut direncinin yüksek tutması için dengeli beslenmesini, düzenli uyumasını, spor yapmasını, ellerini sabunla sık sık yıkamasını ve her yıl grip aşısı yaptırmasını tavsiye ediyoruz” şeklinde konuştu.

“EYLÜL VE EKİM AYINDA GRİP AŞISI OLUNMALI”

Yıllık grip aşısı yapılması önerilen gruplar hakkında da konuşan Uzm. Dr. Toprak; “65 yaş ve üzerinde olan kişiler, kronik akciğer, kalp, böbrek hastalığı olanlar, bazı kan hastalıklarına yakalanmış olanlar, şeker hastaları, sağlık personeli olarak sıralayabiliriz. Grip salgınları en fazla aralık ve ocak aylarında görüldüğünden, aşı eylül, ekim aylarında yapılmalı ve her yıl tekrarlanmalıdır. Zatürre aşısı ise kişinin sağlık durumu ve aşının cinsine göre sadece 1 defa veya 5 yılda 1 tekrarlanarak yapılır” dedi.