Selçuk Üniversitesi (SÜ) Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Rahmi Örs, AA muhabirine yaptığı açıklamada, fıtığın vücudun farklı yerlerinde oluşabileceğini söyledi.
Fıtık olma ihtimali yüksek olanların başında prematüre bebeklerin geldiğini belirten Prof. Dr. Örs, normal gelişimini tamamlamadan dünyaya gözlerine açan bebeklerde fıtığın oldukça sık görüldüğünü kaydetti.
Prof. Dr. Örs, anne karnında anatomik yapısını tamamlayamayan bebeklere dikkati çekerek, şöyle devam etti:
”Anatomik dediğimiz yapılarda, daha anne karnındaki gelişim sırasında bazı yapılarda yetersiz gelişim ve kısalıklar olabilir. Bir yerin kısa kalması vücudun bazı yerlerinde açıklıklar oluşmasına neden olur. Bu açıklıklara bağırsakların girmesiyle ‘fıtık’ diye bilinen durum ortaya çıkar.”
Prematüre doğan bebeklerde özellikle ‘kasık fıtığının’ sıklıkla görüldüğünü bildiren Örs, ”Erken doğan bebeklerde sıklıkla görülen fıtık tamamen gelişimsel bir problemdir. Prematürelerde kasık fıtığı yüzde 10-15 arasında görülüyor” dedi.
AĞLAMA VE IKINMA FITIĞI BELİRGİNLEŞTİRİYOR
Ağlama ve ıkınma gibi zorlayıcı hareketlerin bebeklerdeki mevcut fıtığı belirginleştirdiğini de anlatan Örs, ”Çocuk sakinken, kasık fıtığı kesesi boştur. Ancak çocuk ağlayınca ve ıkınınca fıtık oluşan yapılar fıtık kesesinin içine girer” diye konuştu.
Ikınma ve ağlama sonucu karın bölgesindeki iç basıncın artacağını da belirten Örs, karın içi basıncın artmasıyla birlikte, bağırsakların fıtık kesesi olan bölgeye gelebileceğini aktardı.
Bu durumla karşı karşıya kalan ailelerin, kulaktan dolma bilgilerle hareket etmemesi gerektiğini kaydeden Örs, bu sağlık sorunuyla karşı karşıya kalan bebeklere, yaşına ve kilosuna bakılmaksızın cerrahi müdahalede bulunulması gerektiğini sözlerine ekledi.
AA