Dünyadaki insanların üçte ikisinden fazlası, Camellia sinensis adlı bir çalının yapraklarından yapılan bu içeceği (çayı) içiyor. Genellikle yaprakları birkaç dakika buharlı sıcak suda bekletip ardından çayı sıcak veya buzlu olarak servis ediyorsunuz.
Çaylar yeşil, oolong ve siyah olarak gruplandırılıyor.
Farkları Nelerdir ?
Çay üreticileri yaprakları kurutup eziyorlar, ardından yapmak istedikleri çay türüne bağlı olarak bir süre havaya maruz bırakıyorlar. Buna “fermantasyon” deniyor. Bu işlem yaprakların lezzetini etkileyen ve onları kahverengine çeviren bir kimyasal reaksiyondur.
Çay yaprakları ne kadar uzun süre habaya maruz kalırlarsa o kadar fazla kafein içerirler. Yeşil çayda hiç fermente edilmemiş yapraklar kullanılır, bu yüzden neredeyse hiç kafein içermez. Oolongda, bir süre fermente edilmiş yapraklar kullanılırken, siyah çay yaprakları en uzun süre fermente edilen çaydır.
Aşağıdaki rahatsızlıklarda çay ve kahve içmenin faydalı olduğu düşünülmektedir.
Tip 2 Diyabet
Hem çay ve hem de kahve, vücudunuzun yakıt olarak kan şekerini daha etkili kullanmasıyla bağlantılıdır. Kahve, kan şekerinizin daha düşük ve daha sabit kalmasına yardımcı olan belirli bir antioksidandan bol miktarda içerir. Çaydaki antioksidanlar da vücudunuzun kanınızdaki şekeri işlemesine yardımcı olur.
Parkinson Hastalığı
Kahve ve çay, beyninizdeki sinir hücrelerine saldıran ve hareket etmenizi zorlaştıran bu ciddi hastalığa karşı size yardımcı olabilir. Bazı çalışmalar, kafeinin Parkinson’un erken semptomlarını hafifletebileceğini öne sürerken, diğerleri kahve ve çay içmenin beyninizi ilk etapta bu hastalıktan korumaya yardımcı olabileceğini gösteriyor.
Kalp Hastalığı
Doktorlar, bir zamanlar bu hastalığa sahip kişilerin kafein nedeniyle çay ve kahveyi azaltmaları gerektiğini düşünüyorlardı ancak şimdi bu iki içeceğin sizi bu hastalıktan koruyabilecekleri anlaşılıyor. Bir çalışmada, günde 3 ila 5 fincan kahve içen kişilerin kalp kaslarına kan getiren damarlarda kalsiyum birikmesi olasılığı daha düşük bulunmuştur.
Bu, kalp hastalığı riskinin daha düşük olması anlamına gelir.
Karaciğer Hastalığı
Karaciğer, muhtemelen sabah içtiğiniz kahvenizden faydalanan bir diğer organdır. Günde 3 veya daha fazla fincan kahve içmek, kronik karaciğer hastalığı, siroz ve karaciğer kanseri olma olasılığınızı düşürür ve bu sorunları yaşayan kişiler için alternatif bir destek olabilir. Kahvede 100’den fazla farklı kimyasal bileşik vardır ve bilim insanları bunların ne işe yaradığını ve karaciğerinize yardımcı olmak için nasıl birlikte çalışabileceklerini anlamaya çalışmaktadır.
İnme (Felç)
Bu, beyninizin belirli bir bölgesinde kan akışının kesilmesi ile olur ve günde bir fincan kahve veya çay, bu kötü olayı yaşama riskinizi azaltabilir. Bunun muhtemel nedeni, kahvenin iltihabı hafifletebilmesi ve kan şekeri seviyenizi kontrol etmenize yardımcı olabilmesidir. Siyah çay içmek de kan basıncının düşmesiyle bağlantılıdır, bu da felç geçirme olasılığınızı azaltabilir.
Kanser
Kahve ve yeşil çay meme ve prostat kanserlerini önlemeye yardımcı olabilirken, her türlü çay yumurtalıkları ve mideyi etkileyen kanser türlerine karşı sizi koruyabilir. Araştırmacılar, polifenoller adı verilenler de dahil olmak üzere çaydaki antioksidanların bunun için önemli olduğunu düşünüyor.
Alzheimer Hastalığı
Bu hastalıkta, beyninizin sinir hücrelerine (nöronlar) saldırı olur, hu durum hafıza kaybına ve düşünce kalıplarında ve davranışlarda değişikliklere neden olur. Kahve, nöronları korumaya yardımcı olabilecek antioksidanlara sahiptir, yeşil çay da hastalığa neden olduğuna inanılan protein kümelerini önlemeye yardımcı olabilecek bazı antioksidanlara sahiptir.
Safra Taşları
Bunlar, safra kesenizde oluşan sertleşmiş kolesterol ve diğer maddelerin küçük parçalarıdır. Safra kesesi karnınızın yakınında, sindirime yardımcı olan küçük armut biçimli bir organdır. Safra kesesindeki taşlar tedavi edilmezlerse, bazen ciddi ağrılara ve sağlık sorunlarına neden olabilirler. Kahve, safra kesenizden sıvı geçişine yardımcı olarak kolesterolün safra kesesi taşlarına dönüşme olasılığını azaltır ve bu hastalığa yakalanma riskini düşürür.
Kilo Kaybı
Şekerli içecekler yerine kahve ve çay gibi düşük kalorili içecekler içerseniz, kilo vermenizin daha kolay olduğunu görebilirsiniz. Elbette, bir sürü şeker ve krema eklerseniz bu işe yaramaz. Bu yüzden sade, şekersiz çay içmeyle yetinmelisiniz.