Bilim adamları, yaşlanmayla hücrede DNA onarımını engelleyen, dolayısıyla hücrenin kendini yenilemesine ve kanserle mücadelesine ket vuran bozulmayı önleyebilecek kritik bir moleküler bağlantı keşfetti.
ABD’nin Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesinden araştırmacılar, yaşlanmayla hücrede “NAD” adı verilen düzenleyici molekülün azaldığını ve bunun DNA tamirini sağlayan iki kilit proteinin etkinliğini engellediğini tespit etti.
Bilim adamları, NAD’ın, hücre yenilenmesini sağlayan SIRT1 proteinini arttırdığını, ayrıca hücre onarımını sağlayan PARP1 proteininin işlevini engelleyen DBC1 proteini bastırarak hücrenin yeniden yapılanmasında kritik rol oynadığını gözlemledi.
Öte yandan araştırma ekibi, klinik aşamada fareler üzerinde yaptıkları deneylerde, ürettikleri nicotinamide mononucleotide (NMN) adlı bileşke sayesinde NAD üretimini artırmayı başardı. Bunun farelerde yaşlanma etkisiyle veya kemoterapi sonucu maruz kalınan radyasyonun yarattığı DNA hasarını onardığı görüldü.
Bilim adamları, bulguların ancak insanlar ve hayvanlar üzerinde yapılacak daha ileri testlerle doğrulanabileceğini vurgularken, NMN’nin altı ay içinde insanlar üzerinde test edilmeye başlanacağı bildirildi.
Araştırmanın sonuçları “Science” dergisinde yayımlandı.