Saçın parlaklığa ve gürlüğe sahip olması, yağlı veya kuru gözükmemesi, ince veya güçsüz olarak nitelendirilmemesi, uçlarında belirgin kırıklar olmaması, kepek, egzema (seboreik dermatit), saçkıran (alopesi areata) ile deride sivilce ve benzeri sorunların olmayışı özetle saçların kökten uca sağlıklı oluşunun ipucudur.
Bununla birlikte saçların doğal yaşam döngüsünde kişinin günde 50–100 tel saçının dökülmesi normal kabul edilir. Transmed Saç ve Kozmetik Cerrahi Kliniği Medikal Direktörü Dr. Melike Külahçı sağlıklı saçın sırlarını, saç dökülmesi sebepleri ve çözümlerini anlattı.
Ayrıca şampuan seçerken nelere dikkat etmek gerektiği, hangi maddelerin olup olmaması gerektiğini de paylaşan Külahçı saç nakliyle ilgili bilgiler verdi.
Sağlıklı bir saç ilk bakışta ne gibi özellikler taşır, nasıl anlaşılır?
Saçın yeterli sıklığa ve gürlüğe sahip olması, parlaklığı, yağlı veya kuru gözükmemesi, ince veya güçsüz olarak nitelendirilmemesi, uçlarında belirgin kırıklar olmaması, kepek, egzema (seboreik dermatit), saçkıran (alopesi areata) ile deride sivilce ve benzeri sorunların olmayışı özetle saçların kökten uca sağlıklı görünmeleri ile tanımlanabilir.
Bölgesel saç dökülmesi veya saçların tamamıyla kaybolmasının genetik yatkınlık dışında bir sağlık sorununa işaret edebileceği unutulmamalıdır. Bununla birlikte saçların doğal yaşam döngüsünde kişinin günde 50–100 tel saçının dökülmesi normal kabul edilir. Her bir saç telinin yaşam süresi dolunca dökülür ve süreci saç foliküllerinin yeni saç oluşumu takip eder.
KOZMETİKLERE DİKKAT!
Genç yaşlardaki saç dökülmelerinin sebepleri nelerdir? Nelerden şüphelenilmelidir?
% 90 oranında genetik yatkınlıktan kaynaklanır. Genetik yatkınlık dışında hormonal bozukluklar, menopoz dönemi, hamilelik sonrası dönem, yüksek stres, bazı ilaçların kullanımı, kronik hastalıklar, beslenme bozuklukları, vitamin ve mineral eksikliği ile özellikle demir eksikliği saç dökülmesine neden olur.
Ayrıca cerrahi operasyon sonrasında ya da fiziksel travmaya maruz kalan bölgelerde de saç kayıpları gerçekleşebilir.
Yukarıdaki nedenlerle birlikte gençlerin çok sık kuaföre ve berbere gitmeleri, saçlarına zararlı kimyasalları içeren boya ve şekillendiriciler uygulamaları, şampuan seçiminde saçtaki vitamin ve mineralleri uzaklaştıran petrol ve sodyum loril sülfat içerikli ürünleri tercih etmeleri ile saçların yüksek sıcaklıktaki fön ve maşa ile kurutulması ve şekillendirilmesi uzun vadede saç kayıplarına neden olmaktadır.
Erkeklerde ise yine kadınlardaki gibi genetik faktör en yaygın saç kaybı sebebidir. Saç dökülme genleri bazı saç köklerini erkeklik hormonuna karşı duyarlı yapar ve duyarlı kök androjenlere maruz kaldıkça faaliyeti durur ve saçlı deride önce seyrelme sonra kalıcı saçsızlık başlar.
Saç boyamanın uzun vadede saça zararları nelerdir? Beyazlamayla ilgisi var mıdır?
Saçların çok sıkı toplanması ve topuz yapılması, yüksek sıcaklıkta fön ve maşa kullanılması, kimyasal içeren boya ve kalıcı düzleştirme uygulamaları, yanlış şampuan ve krem seçimleri (silikon içerikli ürünler saçın nem dengesini bozar), içerisinde endüstriyel temizlemede kullanılan bileşimler bulunan ürünler saçın pH dengesini bozar.
Saçın beyazlaması, ilerleyen yaşlarda saça rengini veren melanin üretiminin azalmasından kaynaklanır. Saçları beyazlayan kişiler boyatmak istiyorlarsa organik içerikli boyaları tercih etmelidirler.
Erkek tipi saç dökülmelerinde eğer sorun genetikse çözümler nelerdir?
Ciddi boyutlardaki erkek tipi saç dökülmesinde en etkili ve kalıcı çözüm saç naklidir. Günümüzde uygulanan saç nakli teknikleriyle (FUT ve FUE) çok başarılı ve doğal görünümlü sonuçlar elde edilmektedir. Transmed bünyesinde her iki tekniği de kullanarak saç nakli yapıyoruz.
FUT yöntemi ile FUE yönteminin arasındaki tek fark saç kökü alım tekniğidir. Kanal açımı ve yerleştirme aşamaları her iki yöntem için de aynıdır.
GÜZEL SAÇLAR İÇİN PROTEİN
Saç dökülmesine karşı dışarıdan yapılan bakımlar, zeytinyağı, saçını kestirme vs. etkili midir? Sağlıklı bir saç için neler yapmalıyız?
Sağlıklı saçlar %88 protein ve %12 sudan oluşur. Nem ve protein dengesi bozulduğunda saçlar sağlığını kaybeder. Protein saça dayanıklılık ve şekil verirken nem, canlılık ve elastikiyet katar. Saçın yağlı olması iyi nemlendiği anlamına gelmez.
Saçınızı jojoba, hindistancevizi yağı ve zeytinyağı içeren bakım ürünleriyle nemlendirebilirsiniz. Bol su içmek de vücudun nem dengesini içeriden destekleyecektir. Ayrıca protein ağırlıklı beslenmenin saç sağlığına olumlu etkisi bulunur.
Kadınların saç dökülmesini engellemek için önerilen tedaviler; saçlı deriye lokal uygulanan ilaç, vitamin ve diğer tetikleyiciler; ağızdan alınan besin takviye tabletleri, Reversa, hair detox, saç mezoterapisi ya da saç dökülmesinin ileri boyutlara ulaşması durumunda saç naklidir.
ŞAMPUANLARDAKİ BU MADDELERE DİKKAT
Şampuan seçerken nelere dikkat edilmeli? Şampuanlarda bulunmaması gereken, dikkat edilmesi gereken maddeler hangileridir?
Piyasadaki şampuan ve saç kremlerinin önemli bir kısmı silikon bazlıdır. Silikon, saç tellerinin etrafını sararak daha parlak ve dolgun görünmesini sağlar ancak saç telinin nem almasını da bloke eder.
Kuruyan saçlar parlaklığını yitirir ve kırıklar meydana gelir. Silikon bazlı olmayan esansiyel yağlar içeren kaliteli şampuanlar tercih edilmelidir. İyi kalitedeki şampuanlarda nemlendirici olarak gliserin bulunur.
Doğal gliserin yerine sodyum loret sülfat veya daha da kötüsü loril sülfit içeren şampuanlar kullanmaktan kaçınılmalıdır, çünkü bu maddeler saçı tahriş eder; yağlı, kepekli ve kaşıntılı bir kafa derisine neden olur. Petrol türevi maddeler içermediğinden de emin olunmalıdır.
Saç nakli herkese yapılabilir mi? Saç nakli yapılan kişilerde ekilen saçın ömrü ne kadar? Birkaç yılda bir yenilemek gerekiyor mu?
Verici alan yani iki kulak arasındaki bölgede yeterli miktarda ve kalınlıkta saçı olan sağlıklı erişkin kadın ya da erkeklerin çoğu saç nakli için uygundur.
Ekilen saçlar yeni yerlerine yerleşir ve bir daha dökülmemek üzere diğer saçlarımızın arasındaki yerlerini alırlar. Normal saç gibi uzar, taranabilir ve boyanabilirler.
Zira bu saçlar, genetik olarak dökülmemeye programlanmış donör bölgesi köklerinden oluşur. Bunlar kolayca kopmayacak ve renkleri daha uzun yıllar beyaza dönmeyecektir. Donör bölgesindeki saçlar diğer saçlara göre daha geç beyazlaştığı için ekilen saçları boyatma derdiniz uzun yıllar olamayacaktır.
Kişinin şikayetinde ve donör alanın elverişliliğine göre birden fazla tekrarlanabilir fakat hastaların büyük bir kısmında tek operasyonla dahi yeterli olmaktadır. Saç nakli, medikal saç tedavileri (Reversa/ PRP, ozon ve lazerle tedaviler) ile topikal krem ve losyonlar ile desteklenmelidir.
Hürriyet