Ceviz ağacının dibinde ve gölgesinde oturulmaz, adamı erken öldürür” denir. Bununla beraber ceviz ağacının altında oturtmanın uyuşturucu ve sersemletici etkileri de özellikle eskiler tarafından hep ifade edilir. Bu söz yüzünden de ceviz gölgesinde oturmak makbul değildir…
Peki bunun neden söylenildiğini hiç düşündünüz mü?
Ceviz ağacı sülfür gazı salgılar. Havadaki diğer gazlardan daha ağır olduğu için dibe çöker ve cevizin altında oturanı sersemletir. Halkta yanlış bir kanaat olarak yerleşmiş. Oysa, Sülfür gazının ozon tabakasını tamir etme özelliği var. Sırf bu sebepten dolayı dünyadaki ceviz ağacının sayısının artırılması gerekiyormuş.
Cevizin insan vücuduna sağladığı faydaları saymakla bitmez. Ceviz, damarlarda daha az pıhtılaşma özelliği olan kan tipinin üretimine ve iyi kolesterol oranının kötü kolesterol oranına göre artmasına yardım ediyor, kolesterolün damarları tıkama aşamasında önemli bir adım olan şişme ve kızarıklığı azaltabiliyor.
Beyne benzeyen ceviz, kavrama ve anlamayı geliştiriyor. Asya’da ceviz hala beyin gıdası olarak kabul ediliyor, bu ülkelerde öğrenciler, sınavlardan önce ceviz yiyerek notlarını yükseltebileceklerine inanıyor.
Ceviz, omega-3 bakımından çok zengin. Cevizdeki yağ profili, fitosteroller ve magnezyum, safra taşı oluşumunun önüne geçiyor.
Cevizdeki melatonin, beyin bezesi tarafından salgılanan melatoninin insan vücudunun kullanıma hazır formunu içeriyor. Melatonin, gece çalışan ve zaman farkından dolayı uyku düzensizliği çeken kişilerde uyuma rahatsızlıklarını ortadan kaldırabiliyor.
Sülfür Gazı Neden Gerekli?
Sülfür gazı düşündüğümüz kadar tehlikeli değildir. Üstelik dünyanın ömrünü ve insanlığın bu dünyada yaşayabilmesi için var olan zamanı korumasını sağlar. Bu ne demek? Sülfür gazının ozon tabakasını tamir etme özelliği vardır. Bu sebepten dolayı dünyadaki ceviz ağacının sayısının artırılması gerekir ama elbette insan yoğunluğunun fazla olmadığı bölgelerde.