Kafa tabanı tümörü ameliyatlarında robotik cerrahiyi kullanan Amerika Ohio State Üniversitesi Tıp Fakültesi cerrahlarından Doç. Dr. Enver Özer, ”Bu sayede kafa tabanı ameliyatı sonrası hastaların midesine tüp takılmasına ve nefes borusuna delik açılmasına gerek kalmıyor” dedi.
Marmara Üniversitesi Nörolojik Bilimler Fakültesi’nce düzenlenen ”Endoskopik Kafa Tabanı Kadavra Kursu” için Türkiye’ye gelen Amerika Ohio State Üniversitesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Doç. Dr. Enver Özer, iki hastanın, ”nazofarenks” olarak bilinen burnun arka tarafındaki bölgede bulunan tümörlerini hem endoskopiyi hem de robotik cerrahiyi kullanarak ağız boşluğundan çıkardı.
Özer, bu tümörlerin çıkarılması ameliyatlarını daha önce kadavra üzerinde yaptıklarını belirterek, ameliyat edilen hastaların tümörlerinin endoskobun ulaşamayacağı bir bölgede olduğunu söyledi.
”Öyle olunca dışarıdan herhangi bir kesi yapmadan direkt ağız boşluğunu kullanarak yaptığımız trans oral robotik yaklaşım dediğimiz ameliyat ile endoskopiyi birleştirmiş olduk” diyen Özer, bu ameliyatta her iki yöntemin birbirini tamamladığını ve yöntemin bu iki hastada başarı ile uygulandığını ifade etti.
Hastaların tümörlerinin endoskopla çıkarılamayacak durumda olduğuna işaret eden Özer, robotik cerrahinin bu anlamda kurtarıcı olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
”Erişilmeyen bölgelerde yapılan işlem genellikle eğer endoskopla da çıkarılamayacak durumda ise özellikle dil kökü, burunla ağız boşluğunun arkada birleştiği bölgelerdeki tümörlerin ameliyatı yüzde, burun ve dudak kenarında geniş kesiler açılarak gerçekleştirilebiliyor. Üstelik dudak ya da çene kemiğinin açılması de gerekebiliyor.
İşte bu anlamda robotik cerrahinin 540 derece dönebilen kolları ile insan elinin ve endoskopinin ulaşamayacağı bölgelere ulaşabiliyorsunuz. Kafa tabanı tümörlerinde endoskopik ve robotik ameliyatlar hastanın hayat kalitesini ciddi anlamda etkiliyor. Bu, ameliyatların hastada yara açılmadan yapılması, normal dokuların korunması demek. Hastanın tat, nefes alma ve yutkunma fonksiyonları bozulmuyor. Burun ve yüz üzerindeki kesilerden, yüz kemiğinin çıkarılması tekrar oraya takılmasından kurtulmuş oluyor. Üstelik hastanın midesine tüp takılmasına ve nefes borusunun açılmasına da gerek kalmıyor.”
Özer, robotik cerrahinin endoskopik cerrahiden pek çok yönü ile üstün olduğunu dile getirerek, ”Robotik cerrahinin bir avantajı, endoskopik yöntemde ekrana bakarak iki boyutlu çalışmanız gerekiyor. Cerrah açısından bazen iki boyut üç boyuta göre dezavantaj olabiliyor. Robotta üç boyutlu görme imkanı var. Endoskopi de uzun bir tünelin içinde çalışmak zorundasınız. Robotik kollar hastanın ağız içerisine yerleştirildikten sonra bileğiniz o bölgedeymiş gibi ameliyatı yapmanız mümkün. Üstelik ameliyat alanını istediğiniz kadar büyütebiliyorsunuz” diye konuştu.
Özellikle kanser hastalarında robotik ya da endoskopik olarak tümör çıkarıldıktan sonra radyoterapi, kemoterapi gibi tedavilerin hemen kullanılabildiğini de vurgulayan Özer, robotik cerrahinin baş ve boyunda yeni bir yöntem olduğunu, bunun 4-5 yıldır yaygınlaştığını belirtti.
AA