İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Ali İhsan Dokucu, ”Türkiye’de her ne kadar sağlık sektöründe olağanüstü derecede büyük bir başkalaşım ve olumlu yönde gelişme yaşasak da organ nakli konusunda ülkemiz son yıllarda ciddi gelişmeler kaydetmiş olsa da maalesef özellikle kadavra sayısında çok büyük gelişme kaydedemedi” dedi.
Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesinde 100’üncü kalp nakli yapılması dolayısıyla düzenlenen basın toplantısında konuşan Dokucu, organ nakli ile alakalı konularda Türkiye’de gerek kamu hastanelerinde, gerek üniversite, gerekse de özel sektöre bağlı uzmanlaşmış hastanelerde çok başarılı cerrahi sonuçlar alındığını söyledi.
Dokucu, ancak ülke açısından bakıldığında dünya rakamları ile karşılaştırılabilecek iyi veriler sunulmakla birlikte kadavra sayısı konusunda Türkiye’nin iyi rakamlar veremediğini kaydetti.
Ülkelerin milyon nüfuslara göre bağış sayısı ile sıralandırıldığında Türkiye’nin bir milyon kişiye 3,6 donör verdiğini dile getiren Dokucu, bu sayının ABD ile karşılaştırıldığında 8 kat daha az, İspanya ile karşılaştırıldığında 10 kat daha az, Yunanistan ile karşılaştırdığında ise 3 kat daha az olduğunu kaydetti.
Dokucu, sözlerini şöyle sürdürdü:
”Türkiye’de her ne kadar sağlık sektöründe olağanüstü derecede büyük bir başkalaşım ve olumlu yönde gelişme yaşasak da organ nakli konusunda ülkemiz son yıllarda ciddi gelişmeler kaydetmiş olsa da maalesef özellikle kadavra sayısında çok büyük gelişme kaydedemedi.
İkinci talihsizliğimiz insanların beyin ölümü gerçekleşmiş hastalarını donör olarak vermesi konusundaki olumsuz yöndeki kararsızlıkları. İstanbul’da bundan 5 yıl önce yüzde 36, 40’larda olan beyin ölümü olan kişilerde kadavranın donör olarak bağışlanması durumu şu an da yüzde 23’e kadar düşmüş durumda. Her ne kadar toplamda verici sayımız kısmen artmış olsa da beyin ölümü gerçekleşen insanlardan donör olarak elde ettiğimiz rakam giderek azalmakta. Bu da toplumsal bilinci tekrardan harekete geçirmenin önemli işaretlerini bize veriyor.
Çünkü çok sayıda insanın bekleme listelerinde sessiz sedasız ölümünü biz sağlık çalışanları izliyoruz, gözlemliyoruz. Eğer yeterli organ bağışı olsa bu sessiz ölümleri belki hayata çevirebileceğiz.”
KALP, KARACİĞER VE AKCİĞER NAKİLLERİ İÇİN YENİ MERKEZ
Dokucu, Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesine 200 yataklı ek bir organ nakli merkezi yapılacağını ve bu merkezin ayrıca karaciğer ve akciğer nakillerinin de yapılabileceği bir merkez olarak tasarlandığını bildirdi.
Merkezin şu an planlama aşamasında olduğunu anlatan Dokucu, ”Komşu bulunan Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesine yeni yapılacak kompleks binaları da dikkate aldığımızda bu bölgede yaklaşık 2 bin yataklı büyük bir sağlık kompleksi daha olacak. Bu sağlık kompleksi içerisinde çok sayıda multidisipliner ameliyatlar yapılabilecek. Nakil konusunda da bu anlamda da uzmanlaşmış bir organizasyonun ülkemiz insanına hizmet vereceğini müjdelemek isterim” dedi.
DİĞER KONUŞMALAR
Hastane Başhekimi Doç Dr. Ali Metin Esen de 1987 yılında kurulan hastanenin her yeniliğe adapte olma, her yeni ve iyi uygulamayı Türkiye’ye taşıma ve halkla buluşturma gibi bir misyonu olduğunu söyledi.
Esen, bu anlamda kardiyoloji ve kalp cerrahisinin tüm güncel uygulamalarının yapılabildiği hastanede ayrı bir başlık altında transplantasyon uygulamalarının yapılabilmesi için ayrı bir klinik hizmeti oluşturduklarını ve bu konuda altyapılarının hazır ve yeterli olduğunu anlattı. Esen, hastanede 100’üncüsü yapılan kalp naklinin ardından 2 kişiye daha kalp nakli yaptıklarını sözlerine ekledi.
Kalp ve Damar Cerrahisi Klinik Şefi Opr. Dr. Mehmet Balkanay da hastanede 100’üncü kalp nakli olan 18 yaşındaki Gül Ahmet Şahin’in 4 Temmuz’da başarılı bir ameliyat geçirdiğini söyledi.
Balkanay, hastanın ağabeyinin de aynı hastalık yüzünden 18 yaşında vefat ettiğini, Şahin’e ise Adana’da tren kazası geçirmiş bir kişinin beyin ölümünün gerçekleşmesi sonucu bağışlanan kalbin nakledildiğini belirterek, hastanın şu an sağlık durumunun çok iyi olduğunu, sadece kullandığı bazı ilaçlara bağlı yürüme zorluğu çektiğini ve zamanla bunun da düzeleceğini dile getirdi.
25 gün önce kalp nakli olarak hayata yeniden ”Merhaba” diyen Gül Ahmet Şahin ise Samsun’da yaşadığını ve rahatsızlığı nedeniyle hastanenin yoğun bakım servisinde bir süre yattığını anlattı.
Yaşadığı rahatsızlık sonucu rahat nefes alamamak, merdiven çıkamamak gibi birçok zorluk yaşadığını dile getiren Şahin, ”Çok mutluyum. Kalp nakli olduktan sonra kendimi çok iyi hissediyorum. Şikayetlerimin çoğu geçti. Doktorlarıma çok teşekkür ederim. Yeniden doğdum. Organ nakli bekleyen çok hasta var. İnsanların organ bağışı yapma konusunda daha duyarlı olmalarını istiyorum” diye konuştu.
Haber 7