Sabah gazetesinden İsa Tatlıcan Engin Ardıç ile referandum sonuçlarından CHP’ye, kontrollü darbeden sol aydınların tavrına kadar birçok konuyu konuşmuş. İşte o konuşma ve Ardıç’ın kendine has üslubu ile verdiği cevaplar…
CHP hakkında en çarpıcı analizler yazan köşe yazarlarının başında hiç şüphesiz Engin Ardıç gelir. Kendine özgü üslubuyla Türkiye Solu hakkında yaptığı yorumlar sık sık tartışma konusu olan Engin Ardıç ile 16 Nisan seçimleri sonrasında CHP ve Türkiye Solu’nun geleceğini konuştuk. 65 yıllık yaşamının 47 yılını yazarlıkla sürdüren Ardıç’a göre “16 Nisan’da %55’in üzerinde bir oran ile güçlü bir ‘Evet’ çıkacak ve 2029’a kadar yeni bir Erdoğan dönemi başlayacak.”
YENİKAPI’YA GELMEYECEKTİ
-15 Temmuz’dan sonra Yenikapı mitingine gelen Kılıçdaroğlu, bugün “kontrollü darbe” çizgisine nasıl geldi?
Önce bir şeyi düzeltelim. Kılıçdaroğlu aslında Yenikapı’ya gelmeyecekti. Cahil bir insandır aslında. Köşe yazarlarını okuyarak karar verir. Medyadaki CHP amigolarının gazına gelerek Yenikapı’ya gitti. Sonra da hemen yan çizdi. Neden yan çizdiğine gelince. Bir yerlerden işaretler alıyor. Varlık nedeni de tartışmalı zaten. Geldi mi getirildi mi bilmiyorum ama yanlış yapıyor. 15 Temmuz hakkında soru işareti oluşturmaya çalışıyorsa yanılıyor. Bu millet 15 Temmuz’u yaşadı, biliyor. Referandumu bahane ederek buradan pirim yapmaya çalışıyorsa yanlış yolda. Hele bir de birtakım adamlar çıkıp denize dökeriz, asarız, keseriz derlerse işin rengi değişir. İşi hakarete ve tehdide vurarak bir şey kazanamazsınız.
-Kılıçdaroğlu’nun FETÖ argümanları ile muhalefete soyunması sizi de şüphelendirmiyor mu?
FETÖ ile arasında nasıl bir pazarlık döndü bilmiyoruz. Savcılar da uyumasın bunları ortaya çıkarsın. Kılıçdaroğlu’nu FETÖ mü getirdi? Deniz Baykal kasetini FETÖ mü çekti? Kılıçdaroğlu’nun FETÖ paralelinde bir politika izlemesinin nedenleri çok iyi araştırılmalı. Görüyoruz işte yaptığı son çıkışlar ölmüş bir örgüte cansuyu veriyor. Yeniden orda burda toplanmaya çalışıyorlar.
-Son dönemde CHP’lilerin çok öfkeli olduklarını görüyoruz. Bunun sebebi nedir?
Bence kaybedeceklerini anladılar. Bakın eğer akıllı adam olsalardı Cumhurbaşkanlığı Sistemi’ne sahip çıkarlardı. Belki de kendi istedikleri birkaç maddeyi kabul ettirebilirlerdi. Mevcut sistemle zaten CHP’nin iktidara gelme ihtimali yok. Halbuki yeni sistemde küçük de olsa bir şansları olabilir. 2029’da Tayyip Bey’in aday olma şansı yok. AK Parti 2029’da güçlü bir aday bulamazsa CHP’nin küçük bir şansı olabilir. Kazanamazlar belki ama bir umutları olabilir.
-“Evet diyenleri denize dökeriz” diyen Hüsnü Bozkurt’un çıkışını nasıl değerlendirdiyorsunuz?
Ben bu CHP’li Hüsnü Bozkurt’un yargılanmasının takipçisi olacağım. Bir milleti tehdit edin kenarda oturamazsın. Eğer AK Partililer bu adamın dokunulmazlığını kaldıramazlarsa hesabını da AK Partililerden sorucam. Bir milleti denize dökmekle tehdit etmek, ‘evet’ diyen seçmeni Yunan ordusu ile aynı kefeye koymak bu kadar kolay olmamalı. Evet cephesinde biri çıkıp “denize dökeriz” falan deseydi günlerce konuşulurdu. Tuncay Özkan gibi halka ve polise hakaret etse adamın başına gelmedik kalmazdı. Ama CHP yapınca normalleşiyor. Ben de bunu anlamıyorum.
-16 Nisan referandumundan sonra CHP’de neler değişir?
Şunu çok net söylüyorum. 16 Nisan’dan sonra Allah’ın izniyle ‘Evet’ garanti. Referandumdan sonra CHP ciddi bir şekilde karışacak. Olağanüstü kurultay toplanacak. Ben o günü keyifle bekliyorum. Bana da gırgır yazılar yazma imkanı veriyorlar. Kurultay’da kim aday olur derseniz. Sosyalistler Muharrem İnce’yi destekliyor ama adaylarının profili ortada. Ankara bürokrasisi Deniz Baykal’ı ister ama o da artık yaşlı ve çok yıpranmış bir isim. CHP’li hukukçular da Metin Feyzioğlu’nu istiyor ama onların hiçbiri bu partiyi çekip götürecek liderlik vasıflarına sahip değil. Adayların tümünde bir soru işareti var.
CHP’nin işi çok zor. Baykal yaşlı olmasa aday olurdu. Belki saçmalar yine Ekmelettin İhsanoğlu gibi bir sağcıyı aday gösterir. Solcuları ve sosyalistleri yine kızdırırlar. İşleri çok zor. İsmet Paşa gelse 17 Nisan’dan sonra CHP’yi kurtaramaz.
-Kılıçdaroğlu’nun son propaganda sürecinde yaptığı gaflar çok tartışıldı. Taban bu durumdan rahatsız değil mi?
İnanılmaz saçmaladı, korkunç falsolar verdi. Bence CHP tabanı çok rahatsız. Basındaki CHP amigoları da Kılıçdaroğlu’ndan memnun değil. Bütün CHP’liler çok rahatsız. Ama üzerine çullanmak için referandum sonunu bekliyorlar.
-CHP’nin Atatürk’ü kullanmasını da çok eleştirdiniz.
Atatürk’ü savunur görünmek istiyorlar. Sağ olsaydı ‘Hayır’ derdi diyorlar. Ne alakası var? Hükümet sisteminin Atatürk ile ne ilgisi var. Atatürk devrinde adı konulmamış bir Başkanlık Sistemi vardı. Biz adı konulsun diyoruz.
-Referandum sonrasında sadece siyaset mi değişecek?
Hayır, referandumdan sonra medyada da çok şeyler değişecek. Hürriyet gazetesinde bir kontenjan vardır. İşi biteni Sözcü gazetesine gönderirler. 17 Nisan’da Hürriyet’te işi biten birkaç kişi biliyorum. Aydın Bey bunları ne zaman postalayacak merak ediyorum.
-HDP’nin hiç sesi çıkmıyor?
HDP’nin çıkacak sesi kalmadı. Adam yalandan açlık grevi yaptı kimsenin haberi bile olmadı. Kürt halkı mecburiyetten bunlardan yana görünüyordu. Kürt halkı ilk kez rahat bir nefes aldı. Halkın %5’i dışında ayrılmak istediklerini düşünmüyorum. HDP fiilen bitmiştir. PKK’ya köle oldukları için bitmiştir. Demirtaş ve çevresi PKK’ya karşı dik durabilseydi başlarına bunlar gelmezdi. Beyin takımı şu anda içeride. Kendileri kaybetti.
-Türkiye’de sol sadece CHP’den ibaret değil. Diğerleri neler yapıyorlar?
Türkiye Solu diye bir şey yok. Dün 250 aydının verdiği ilanı gördünüz. Bir şey olduklarını sanıyorlar. Oyları etkileyebileceklerini düşünüyorlar. Siz kimsiniz? Halktaki karşılığı %1 bile değil. Çok bağırdıkları için önemli bir güç gibi görünebilirler. Medyada köşeleri kaptıkları için önemli zannedersiniz. Hiç öyle değil. Türkiye tarihinde sosyalist solun alabildiği en büyük oy 1965 seçimlerinde %3’tür. En güçlü oldukları dönemde bile halk bunların yüzüne bakmamıştır. Kemalist oldukları ve CHP’nin payandası olduğu sürece Türkiye solu halktan bir şey beklemesin.
ERDOĞAN 2029’A KADAR BAŞKAN
-Türkiye’de solun ve sosyal demokratların hiç mi şansı yok?
2029’a kadar Erdoğan var. Bunu akıllarına koymaları lazım. CHP boşuna heveslenmesin. 2029’dan sonra AK Parti yeni bir güçlü aday çıkarabilir mi? Toplumun ihtiyaçlarına cevap verdikleri sürece çıkarır ve AK Parti 2029’da da kazanır. Toplumda sosyal demokrasi talebi oluşursa….
ropörtajın devamını okumak için…