Caz, Rock, Folk ve İşte Viya

Yerli Müzik
Ayşe Tatlıcı’ın haberi Folk, caz, rock soundlarını harmanlayarak, zaman zaman da doğaçlama yaparak kendilerine özgü bir tarz yaratan Viya topluluğunun ilk albümü Huzur İsyanda yayınlandı. Viya, ...
EMOJİLE

Ayşe Tatlıcı’ın haberi

Folk, caz, rock soundlarını harmanlayarak, zaman zaman da doğaçlama yaparak kendilerine özgü bir tarz yaratan Viya topluluğunun ilk albümü Huzur İsyanda yayınlandı. Viya, Lazcada vücut sörfü anlamına geliyor. Bu bağlamda topluluk, müziklerinin hırçınlığını Karadeniz’in dalgalarına bağlıyor. İlk albümleri olan Huzur İsyanda ile karşımıza çıkan ve geçtiğimiz yıl 15. Roxy Müzik Günleri’nde ikincilik ödülüne değer görülen Viya grubunun şarkıları insana sürekli engin sulara atlama hissi veriyor.
 
Doğaçlama gerçek bir dünya yarattı

Keman ve perküsyonda Zeynep Türkmen’in, trompet ve vokallerde Barış Demirel’in, gitarlar ve efektlerde Özgür Çakır’ın, bas gitarda Aydın Türkoğlu ve davulda Ege Türkmenler’in yer aldığı Viya, Kadıköy’lü. Tamamı dostlardan oluşuyor, hatta aralarında kuzenler bile var. Albümlerini, öncelikle müzikal dayanışmayı ön planda tutan Oopa Tzupa Zound Zystem ile çıkaran Viya; Ahibba, Bandista, Hariçten Gazelciler, Enzo Ikah, Fitisound, Fuji Kureta gibi topluluklar tarafından oluşan Oopa Tzupa Zound Zystem’in kardeşi. Belli tarzları olmayan Viya, doğaçlama yaparak dinleyenleri istediği yere veya görmek istediği gerçekliğe sürüklüyor. Grup elemanları, kendi soundlarını ortaya çıkardıklarını vurguluyor. Onlar için festivaller müzikseverlerle buluşmak için ideal organizasyonlar. Kendi kendine form bulan müzikleri ise elemanlarının iyi birer dinleyici olmalarıyla istenilen ritme oturmuş.
 
Acemilik onların efendisi

Viya, sahne performansında doğaçlamaya verdiği önem ile özgün bir tarz ve deneyim sunuyor. Etkilendiği, öykündüğü durumları da var tabii ki. Ama onları da içine aldığında bir müzik türünü değil, kendi soundlarını ortaya koymaya çalışıyorlar. Doğaçlama, onların her şeyi. Canlı performanslarda seyircinin de verdiği enerjiye göre kendi şarkılarını deforme ederek farklı şekillerde çalıyorlar. Ortaya muhteşem, tadından yenmez bir müzik ziyafeti çıkıyor. Albüm kapağında Turgut Uyar’ın “Hâlbuki acemilik. Efendimiz acemilik. Bir taş alacaksınız, yontmaya başlayacaksınız. Şekillenmeye yüz tutmuşken atacaksınız elinizden. Bir başka taş, bir başka daha. Sonunda bir yığın yarım yamalak biçimler bırakacaksınız. Belki başkaları sever tamamlar. Ama her taşa sarılırken gücünüz, aşkınız, korkunuz yenidir, tazedir. Başaramamak endişesinin zevkiyle çalışacaksınız” dizeleriyle karşılayan grup, yaptıkları işte ne hissettiklerini bu dizelerle betimliyor aslında. Acemilik onların efendisi, müziklerini ise dinleyiciler tamamlayacak.

Grup, aralık 2008’de Rus internet plak şirketi Clinical Archives’ın çıkardığı ve dünyanın pek çok ülkesinden grup ve sanatçının dahil olduğu VA – Clinical Jazz isimli toplama albüm projesine dahil olarak başladığı müzik hayatına, İstanbul’un birçok canlı müzik mekânında, şenliklerde ve müzik festivallerinde sürdürüyor.

Taraf