Beş yıl önce Rafet El Roman’la ‘Aşkı Virane’ adlı şarkıya yaptığı düetle adını duyuran Yusuf Güney, üçüncü albümünü çıkardı. Romantik parçalarıyla tanınan Güney; 10 şarkılık ‘Sevgi Arsızı’ isimli albümünde, alışılmışın dışında hareketli şarkılara yer verdi. Ünlü şarkıcı ile yeni albümünü ve özel hayatını konuştuk…
Albüm çıkalı üç hafta oldu. Nasıl tepkiler aldınız?
Henüz çiçeği burnunda bir albüm olmasına rağmen gelen tepkiler çok olumlu. Çünkü bu albümü, diğer albümlerime göre daha olgun bir dönemimde hazırladım.
Bu albümünüzün, diğer çalışmalarınızdan farkı ne?
‘Sevgi Arsızı’ için iki yıl titizlikle çalıştım. Romantik şarkıların yorumcusu olarak tanınıyorum ama ‘Sevgi Arsızı’ bir yaz albümü olduğu için hareketli şarkılara ağırlık verdim. Her telden şarkı var; tam bir yaz albümü oldu. Flamenko’dan duygusal şarkılara kadar her şey bir arada.
Neden böyle bir şey yapma gereği duydunuz?
Her dinleyiciye ulaşmak istedik. Benim belli bir çizgim var; bu çizgiyi aşmadan farklı şeyler yapmaya çalışıyorum. Ayrıca insanlar beni dinlerken sıkılmasın istiyorum. Çünkü belli bir süre sonra her şarkım birbirine benziyormuş gibi geliyor.
TARKAN 20 YILDIR BİR NUMARA
Bu yönde eleştiriler de alıyorsunuz, öyle değil mi?
Maalesef öyle. İşin başındayken; neyi, nasıl yapacağımı bilmiyordum. Üstelik tek bir müzisyenle çalışıyorum; hep aynı kişiyle çalışınca da tüm şarkılar fabrikasyon gibi oluyor. Bazen ben bile kendi şarkılarımdan sıkılıyorum. Bu albümde bu sıkıntıyı aştığıma inanıyorum.
Bu albümde kimlerden destek aldınız?
Altan Çetin, Mehmethan Dişbudak ve Hakkı Yalçın’la çalıştım. Ayrıca Tarkan’dan fikir aldım; “Böyle bir albüm yapıyorum ve yeni bir şeyler denemek istiyorum” dedim. Tarkan, 20 yıldır pop müzikte bir numara; kendisini sürekli değiştirip geliştiriyor.
Size nasıl bir tavsiyede bulundu?
Hep aynı şeylerin üzerinde durmamam gerektiğini, biraz cesur olmamı, çok araştırıp yenilikleri takip etmemi söyledi.
Onun gibi mi olmak istiyorsunuz?
Yok, bir tane Tarkan var; o da yeter. Ben bu işte kalıcı olmak istiyorum; ‘Şunu geçeyim ya da ondan bundan daha ünlü olayım’ gibi bir düşüncem yok.
Tarkan’la bir düet yapar mısınız?
Tarkan’la birlikte düet yapmak benim için onur olur. Zaman ne gösterir bilinmez, sonuçta ses renginin uyması önemli. Ajda Pekkan’la da düet yapmak isterim.
‘Romantik şarkıların adamı’ olmak sıkıcı bir durum mu?
Hayır, ben bundan rahatsızlık duymuyorum. Yaptığım slow şarkıların beğenilmesi çok güzel. Kulüplerde çalınan ‘eller havaya’ şarkıların peşinde değilim. Öyle bir çabam da yok zaten. Bir yolda ilerliyorum; bunu da bana biraz Rafet (El Roman) Abi bulaştırdı. (Gülüyor) Onun sayesinde böyle şarkılar yapıyorum.
Evlilik teklif edenlere ne diyorsunuz?
Kabul ediyorum tabii ki! (Gülüyor) Evde de kalabiliriz, bizim işimiz belli olmaz.
ÜNLÜ BİRİYLE EVLENMEK İSTEMEM
Bir hayranınızla evlenir misiniz?
Ben asla, “Şununla evlenirim, bununla evlenmem” demem. Çünkü neyin, ne olacağını Allah bilir. Kiminle evleneceğimi bilmem ama ünlü biriyle evlenmek istemezdim. Çünkü ünlünün, ünlüyle evlenmesi çok zor.
Neden?
Evlilik çok kutsal bir kurum. Eşinle görüşemedikten sonra ne anlarsın o evlilikten? Benim bir oyuncuyla evlendiğimi düşününsenize; eyvah eyvah. Ben konserdeyim, o sette. Bu konuda sevgili Kenan Doğulu ve Beren Saat’e çok üzülüyorum. Aşklarını dolu dolu ne kadar yaşayabiliyorlar bilmiyorum ama takdir ediyorum onları. O yüzden bana “Evlenecek misin?” diye soranlara, “Önce onların mürüvvetini göreyim, ondan sonra bana sıra gelir” diyorum.
Haberin devamı için tıklayınız