Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz Türküsünün Hikayesi

Müzik
Eşkıya dünyaya hükümdar olmaz deyince aklımıza yakın zamanda yayınlanan bir dizi, Zülfü Livaneli’nin bestelediği bir türkü, Sabahattin Ali’nin yazdığı bir şiir gelir. Biz ise bu yazıda San...
EMOJİLE

Eşkıya dünyaya hükümdar olmaz deyince aklımıza yakın zamanda yayınlanan bir dizi, Zülfü Livaneli’nin bestelediği bir türkü, Sabahattin Ali’nin yazdığı bir şiir gelir. Biz ise bu yazıda Sandıkçı Şükrü’nün hikayesine odaklanacağız

Sandıkçı Şükrü, Rize’de şimdiki adı Portakallık olan Haldoz mahallesindeki bir düğünde kardeşini bıçaklayan Abdi Ağayı vurduğu için hapse girer.  Hapishaneye girdikten kısa süre sonra birkaç arkadaşıyla birlikte hapisten kaçar ve dağa çıkar. Yıllarca Rize ve çevresinde eşkıyalık yapan Sandıkçı Şükrü yaptığı yiğitliklerle halk tarafından da sevilen biri olur.

Ünü gittikçe yayılan Sandıkçı Şükrü günün birinde ihanete uğrar. Manleli İsmail’in karısı Sandıkçının yemeğine zehir koyar. Bunu anlayan Sandıkçı çok sevdiği dostuna bundan haberi olup olmadığını sorar. Habersiz olduğunu anlayınca karısından boşanmasını ister. İsmail bunun onuruna dokunacağını söyler ve reddeder. Bu cevaptan sonra Sandıkçı Şükrü çok sevdiği arkadaşını öldürür. Kalan hayatı boyunca da bu kararının üzüntüsünü çeker.

Sandıkçı Şükrü, Fadime adında bir kızla evlenir. Ama Fadime’nin ablasının kocası Kikili Yusuf “Bir eşkıyayla evlenemez” diye karşı çıkar ve Sandıkçıyı öldürmek üzere yola koyulur. Ancak Sandıkçı ondan önce davranır ve Kikili Yusuf’u öldürür.

1908 yılına gelindiğinde İttihat ve Terakki yönetimi ele geçirir. Güvenliği sağlamak isteyen yeni hükümet tüm ülkede eşkıyaların peşine düşer. Sandıkçı Şükrü’nün yakalanamaması ve her geçen gün halk tarafından daha fazla sevilmesi üzerine Trabzon Valisi Kadir Paşa önemli sayıda adam toplayarak Sandıkçı’nın üzerine gönderir. Sandıkçı’nın üzerine gönderilen askerler, Kolcu kayıklarının Reisi Varilcioğlu Sadık’ı da yanlarına alırlar. Sandıkçı Şükrü Of ilçesinin İkizdere köyü yakınlarındaki Sanlı adlı bir mezrada yaşlı bir kadının evinde otururken ihbar edilir. Çevresi Varilcioğlu ve adamları tarafından sarılır.

Sandıkçı Şükrü teslim olmaz. Fakat eskiden tanıdığı Varilcioğlu Sadık teslim olursa öldürülmeyeceğini söyleyerek onu ikna eder. Sandıkçı Şükrü de buna inanır tüfeğini bırakarak teslim olur. Fakat Varilcioğlu ve yanındaki askerler tarafından kurşunlanarak öldürülür. Bölgede anlatılanlara göre Sandıkçı Şükrü’nün bedeni öldürüldükten sonra şehirde gezdirilmiş.

Yıl 1341 nefsime uydum
Sebep oldu şeytan bir cana kıydım
Katil defterine adını koydum
Eşkıya dünyaya hükümdar olmaz
Sen üzülme anam benim dertlerim çoktur
Çektiğim çilenin hesabı yoktur
Yiğitlik yolunda üstüme yoktur
Eşkıya dünyaya hükümdar olmaz
Çok zamandır çektim kahrı zindanı
Bize de mesken oldu Sinop’un hanı
Firar etmeyilen buldum amanı
Eşkıya dünyaya hükümdar olmaz
Sinop kalesinden uçtum denize
Tam üç gün üç gece göründü Rize
Karşı ki dağlardan gel oldu bize
Eşkıya dünyaya hükümdar olmaz
Bir yanımı sardı müfreze kolu
Bir yanımı sardı Varilcioğlu
Beşyüz atlıylan kestiler yolu
Eşkıya dünyaya hükümdar olmaz